Tatlıses ile meslek hayatım botunca tanımanın dışında, yaklaşık üç yıl birlikte medya girişimi sırasında çalışma fırsatı buldum.
Güneş bünyesinde bulunan bu deneyimli kadronun Tatlıses’e dair anlatacakları, kitap sayfalarına sığacak  türden.
Benim yeni  Tatlıses’le ilgili tespitim” Bana göre de Tatlıses daha da mülayim olmaz. Çünkü bulunduğu imparatorluğun devamı için Kanuni kadar hırslı ve ısırgan olmaya devam edecek. Etrafındaki bazı insanları, dostlukları giderek elemeye başlayacaktır” ylundaydı.
Şahin Büyükkaya,“Benim yakından tanıdığım Tatlıses, kafasına neyi koyarsa onu yapar. Başına gelmeyen kalmadı. Ne badireler atlattı. Kasetini yapar, sahneye çıkar, turneye bile çıkar. Çünkü hırs var hırs” diyordu.
Vehbi Dinçcan ise,Adamın bir hayatı var. Nereden para kazanacak. Düğün yapacak, düğünü de para karşılığı bir kanala yayınlatacak. Bu parayı kazanmak için bunu yapacak. Mecbur buna” ifadesiyle anlatıyordu usta yorumcuyu.
Uğur Güneri’nin görüşü ise “Bir adam yedisinde neyse yetmişinde de odur. Tatlıses  asla değişmez.Tatlıses, Mucize albümünde “merhaba sevgili dinleyenlerim. Ben gayet iyiyim. Allah sizden razı olsun dese bile o kaset 600 bin satar. Tatlıses’i adı yeter. İnşallah eski haline yakın bir sesle önce kendisi mutlu olur” şeklindeydi.
Arkadaşım İdil Çeliker de “Çok fazla popüler sanatçı var. Hepsinin sesini toplasanız Tatlıses’e yetişmez. Yakın dostum dediği insanların programına bile bağlanmıyor şimdi.
” tespitinde bulundu.
Güneş’te yayınlanan “Tatlıses Analizi”nin mürekkebi bile kurumadan, dün öğlen saatlerinde tüm medyaya Tatlıses bombası düştü.
Her televizyonun ekrana çıkarmak için “aportta” beklediği, “katır yüküyle para” saymaya razı olduğu Tatlıses, sesiyle, konuşmasıyla, o bildiğimiz ve alışık olduğumuz ağlamasıyla, Show TV’de, Saba Tümer’in programına konuşuyordu.
O’nu yakından tanıyan herkesin bir an aklından eksik etmediği “acaba”ları da tuz-buz ederek karşımızdaydı üstelik.
O saatte milyonlarca kişi Show TV ekranına dönmüştü zaten.
O dakikalarda ben dahil milyonlarca kişi Tatlıses’in “ne diyeceği” kadar, şarkı söyleyip söylemeyeceği yolundaydı.
Saba Tümer ve Sibel Can o anı öyle güzel değerlendirdiler ki, ondan şarkı istemelerine bile gerek kalmadı.
Tatlıses  Kazım Koyuncu’nun dillerde dolanan şarkısı “Hayde gidelim Hayde”yi söyleyerek sesiyle ilgili “endişe duyan” herkesin yüreğine su serpti.
Öyle ya, böyle bir sesten kim mahrum olmak isterdi ki.
“Geliyorum, daha son sözümü söylemedim” diyordu Tatlıses.
Söyleyecek o kadar çok şeyi vardı ki, bir kısmını dillendirdi, bazıları için ise ip uçları verdi.
“Dost bildiklerimin yüzüne haykıracağım” serzenişi bu yeniden dönüşün en keskin sözleriydi.
Show TV İç Yapımlar Koordinatörü Caner Erdem, yine yaptı yapacağını.
Dün, öyle bir programa imza attılar ki Saba Tümer’le…
Bazı şeylerin “parayla” yapılamayacağını, tüm medya dünyasına üstelik kıskandırak bir kez daha gösterdiler.
Tebrikler Caner Erdem, iyi ki doğdun Saba!
Böyle bir hediyeyi, “Ben de isterem”…
Hoş geldin “Mucize”  adam İbrahim Tatlıses…
Sen aylarca yokken, kimse yerine “yan gözle bakmaya” bile cesaret edememişti.
Hem kimse de itibar etmezdi ya…
Şimdi o sahne yine senin.