TÜRKİYE?DE GAZETESİ?NDE NELER OLUYOR? YENİ GENEL YAYIN MÜDÜRÜ VE YAZIİŞLERİ MÜDÜRÜ ÇALIŞANLARIN TOZUNU NASIL ATIYOR!
Türkiye Gazetesi?nde bir süreden beri inceden inceye yaşanan bir değişiklik var... Gazete yönetimindeki yaşanan bu değişiklik, kendini her alanda da gösteriyor... Türkiye Gazetesi?nin yeni Genel Yayın Müdürü ve Yazı İşleri Müdürü, çalışanların adeta tozunu atıyor. Gece gündüz demeden, Türkiye?yi yeni vizyonuna taşıyan bu Yazı İşleri Müdürü kim ve hedefleri neler?
Türkiye Gazetesi'ne sanki "sihirli bir el" değmiş gibi.
Bu "el", kendisini, yöneticiliğini ve habere bakış açısını da gösteriyor...
Tıpkı, gazetenin 1. sayfasına koyduğu ve manşetine taşıdığı "el" gibi...
Türkiye Gazetesi, bugünkü magazin manşetinde "Bu el kimin?" başlığını kullanmış.
Merak bu ya, herkes hemen, ister istemez sayfayı çeviriyor...
El'in sahibi, anlı-şanlı güzel assolist Petek Dinçöz, haberi çeken, servisin magazin muhabiri, Muammer Yaşar.
Hani bizlerin yakından tanıdığı "gecelerin ödüllü habercisi, cevval muhabiri", son aylarda sanki üzerine "sanki ölü toprağı serilmiş!" Muammer Yaşar'a bir hal olmuş? Uykusundan uyanmış, gazetesindeki diğer meslektaşları gibi?
Bir o yana, bir bu yana? Özel haberden bir diğerine nasıl koştururumun telaşı içinde..
Türkiye Gazetesi'ne uzanan bu sihirli el, magazin servisini olduğu gibi, çalışan herkesi canlandırmış.
Bu genç yöneticinin adı, Bülend Ayanoğlu.
Henüz 45 yaşında...
Dinamizmi ve mesleki bakış açışı, hırsı, yaşının çok altında, hedefleri ise olgunluk çağında...
Gazeteciliğin neredeyse "karbon kağıt konularak" kopyalandığı dönemde ortaya çıktı Bülend Ayanoğlu
Türkiye Gazetesi'nin içinden, yani altyapı'dan gelme...
Büyük takımların övündüğü gibi, "Altyapıdan yetişen bir yıldız" Bülend Ayanoğlu...
Medyanın yeni Ardası, gazeteciliğin Çetin Emeç dönemlerinin özlenen ustası olmaya aday?
Ek'lerden, yazıişlerine uzanan Türkiye Gazetesi serüvenine, şimdi aynı gazetenin Yazı İşleri Müdürü olarak devam ediyor... Ve tabi ki eski Yazı İşleri Müdürü şimdi ki Genel Yayın Yönetmeni Nuh Albayrak'ın desteği sayesinde...
Gazetenin, magazin müdürü Muharrem Acartürk anlatınca, ondan daha fazla ben heyecanlandım.
Koltuğunda gözüm yok... Kaybolan mesleki heyecanın, yeniden geri gelmesi adına çok sevindim...
Türkiye, Bülend Ayanoğlu ile vizyon değişikliği için start verdi...
Bu kez büyük paralarla "logo" çalışmaları yapılmıyor, hele şükür!
İnsana ve habere dair çok önemsenen çalışma prensipleri hakim olmuş gazetenin tüm birimlerine..
Alpet reklamına uzaktan bakan "büyük petrol" şirketleri gibi...
Satışlarıyla övünen "büyük gazeteler"de, uzaktan, tepeden bakmasın bu gelişmeye sakın...
Türkiye Gazetesi, haberciliğe verdiği değerle yeniden ve gerçekten büyük hamlelere kalkıştı...
Magazin'e bakış, özellikle de özel habere verdiği önem, yeni Genel Yayın Yönetmeni Bülend Ayanoğlu'nun en büyük silahı.
Yani, gazeteleri haber sattırdığına göre...
Genç Genel Yayın Yönetmeni ve Yazı İşleri Müdürü, doğru yolda...
Özel haber yapanlar, karşlığını özel pirimlerle aldığı gibi, gazeteci olmanın keylfini daha da yaşayacaklardır kuşkusuz...
Çoktandır unutulan habere gerçek ve özel habere dayalı, atlatma habere dayalı ruh geri geldi.
Türkiye, seçimden önce şahlanmaya başladı...
Tirajdaki sesinin yansıması, yankı bulması yakındır.
Eylül'deki sürprizler, gerçek haberlerin getirdiği "kaymaklı haberlerin" semeresi olacak...
Tebrikler ve başarılar sayın Bülend Ayanoğlu...
Uyuyanların, uykusunu kaçırma çabasını başlattığın,
Emeklerin boşa gitmediğini gören medya emekçilerinin çabalarına biçtiğin değerler için..