Mona Kitap imzasıyla geçtiğimiz ay okurlarına ulaşan kitapta, kendi gerçekliğini bulma yolculuğundaki iki kadının hikayesi samimi bir dille anlatılıyor. Toplumun, ‘Zaten evlenmelisin, zaten çocuk yapmalısın, zaten mutlu olacaksın’, ‘gerçekliklerine’ farklı bir bakış açısı getiren kitabı okuyan herkes kendinden ve hayatından izlere rastlıyor… Herkesin çok ‘mutlu olduğu’ ve bunu sosyal medyasından da her an paylaştığı günümüzde, sanal ortamın gerçek sanıldığı, gerçeğin de sanallığa dönüştüğü algısı hakimken ‘Zaten’, herkesin en derinlerdeki duyguların okurun yüzüne tokat gibi çarpıyor.

Güneş ve Nil, iş hayatı da olan, evli ve birbirini henüz tanımayan iki kadındır. Güneş, toplumun her maddesini onayladığı, kendisine aşık, yakışıklı bir kocası olan, aynı zamanda da itibarlı bir beyaz yakalıdır. Resimde her şeyi yolunda olan Güneş’in hayatı, çocukluk arkadaşı ile yıllar sonra verdiği bir konferansta yollarının kesişmesiyle geri dönüşmez bir şeklide değişecektir. Nil ise tüm ‘görevlerini’ layıkıyla yerine getirmesine rağmen, çocuğuyla tek başına ilgilenen ve kendisini sürekli aşağılayan bir kocaya sahiptir. Evine, işine ve eşine sahip çıkan Nil’in Güneş’ten farklı görünen ama aslında paralel duygularla ilerleyen hikayeleri herkesin kendisiyle yüzleşmesine neden oluyor.

‘Zaten olması gereken’lerle, herkesin ‘Zaten yaşadıkları’nı’ Güneş ve Nil üzerinden anlatan roman ‘kral çıplak’ diyor. Haklı değil mutlu olmayı seçen Güneş ve Nil, kalplerinden başlayarak tüm hayatlarına yayılan kendi gerçekliklerine kavuşma hikayesi, okuru yargı, zaten gerçek bu ve biraz da ‘ah keşke ben de’ dedirtecek türden merakı bol bir yolculuğa çıkarıyor…. Okur bu iki kadının aşk yolundaki çarpıcı hikayesinde en büyük sırdaşı olurken, azın yetmediğini, yetenin de mutlu etmediğini görerek geleceklerini yeniden inşa etmeye karar verecekler…