O, doğuştan bir sarışın... Avrupai havasına bir çok özelliği birden sığdırmayı başarmış genç bir kadın Özlem Gizli...
Radyo mikrofonlarına, TV ekranlarına olan aşinalığı, onun sunuculuk ve programcılığı olan sevgisini de açığa çıkarıyor...
Numberone Grup'da iki radyoda birden program hazırlayıp sunan Özlem Gizi, kısa bir süre öncesine kadar, gençliğin kanalı Numberone TV'de de program sunuyodu..

Radyoların Güzeli ünvanıyla, dinleyicilerine zaman zaman ipuçları veren Özlem'in "Gizli dünyasına" uzanmak istedik... Spor ve yemek yapmak en büyük zevkleri arasında Özlem Gizli'nin.  Bir de özellikle "yürümek"... Bıraksalar, İstanbul'u  her gün "bir baştan bir başa yürüyecek" kadar da hevesli...
Ancak, "güzelliğinin başa bela" olacağını düşünerek, temkinli mekanlarda spor yapmayı terncih ediyor...
"Nolmaz, nolmaz!" diyerek...
Özlem Gizli, mutfağı çok eğlenceli bir yer olarak değerlendiriyor. İnsanı kazanmanın hayatta ki en büyük zenginlik olduğuna inanıyor.
Etrafı görünürde pek kalabalık görünmese de "insan biriktirmeye" devam ediyor radyo güzeli... Bir çok konuda olduğu gibi, bu konuda da "seçici" davrandığını söylemek mümkün...
Hayatı lezzetli bir yemeğe benzetiyor. Ve bunu "İçine koyduğun malzemeleri ve yemeği pişirme şeklinde de kendi seçimlerini yapıp tarzını ortaya koyabiliyorsan, iştahlı ve mutlu hissedebilirsin" sözleriyle tamamlıyor...
Tipik Boğa Burcu'nun özelliklerini taşıyan Özlem Gizli'nin keyif aldığı şeyler arasında, radyo dışında kalan zamanın bir bölümünü internette sörf yaparak geçirmek...
Bir radyo programcısının çok şey bilmesi ve  öğrenmesi gerektiğine inanan Özlem Gizli, programında bunun çok faydalarını gördüğünü belirtmeden edemiyor...

Onu, yakından tanımak gerekirse...
Güzelliğine çok düşkündür çünkü..
Spor yapmaya haftanın beş günü GYM'e gider, ...
Spor salonunun bahçesindeki Aşk Cafe'de soluklanır...
Bu da yetmezmiş gibi, daha yürümek ister...
En  "İn" mekanı, Bebek Luca'dır...
Sağlıklı beslenir... Kolay kolay istemediği şeyi yediremezsiniz..
Düzenli yaşar....
Ve yakın arkadaşlarına çok değer vermesiyle tanınır...
Sesinin çok gözül olduğu hep söylenir... Şarkı söylemeyi şöhret olmayı yıllar önce rafa kaldırdığı için, bunu sadece dost meclislerinde söylemeyi tercih eder...
Sohbeti çok güzeldir... Konuşunca, sohbet denizinde yüzesi ve  dizinde uyuyası gelir insanın...
Kazandığını meyveye-sebzeye yatırır neredeyse... En çok  Elma ve Muz düşkünüdür..
Geceleri sevmez ama haftada bir gün gezmeye ve arkadaşlarıyla şarap içmeye bayılır...
Alışveriş ve ayakkabı düşkünü olduğu, arkadaşlarının "hadi gidelim artık Özlem" sözleriyle bile, bitip-tükenmezdir...
En değer verdiği şeylerden biri de "Kunt"  "er"dir...
Bu ne, çok sevdiği "meyve"dir... Ne de, almak istediği bir  değerli eşyanın adıdır:
"Kunt"  "er", bir "dost eli"dir... Creatiftir... Eleştirendir... Yönlendirendir de...
"Kunter";
Dost elidir, uçsuz-bucaksız Afrika çöllerinde değil, burnunun hemen dibinde kendisine uzanacak kadar yakındır da...
Kibirli ve kolay kolay beğenmeyen, seçici özelliklere sahiptir...
Onu bu haliyle beğenenler...
Radyo başına gelsin...

Haber ile ilgili diğer fotoğraflar