ARKADAŞLARIM ?SAZAN? DİYOR
?Jazznağme? adlı sanat müziği albümünden sonra özüne döndüğünü ve pop albümü yapacağını söyleyen İzel, "Kendimi en güçlü hissettiğim yer sahne! Çünkü kendimde en güvendiğim şey sesim" dedi ve ekledi: Normalde saf bir yönüm var; hatta bana "Sazan" derler. Ama sahnede resmen karakter değiştiriyorum.
'Jazznağme' adlı Türk Sanat Müziği albümü ile geçtiğimiz aylarda sevenleriyle buluşan İzel, babasının ölümünün ardından hayatında radikal değişiklikler yaptığını söyledi. Kendine daha iyi bakmaya başladığını anlatan İzel, "Pilatese yazıldım, kilo vereceğim. Sağlıktan önemli bir şey yok" dedi. Türkiye'de gençlerin Tarkan'ı ve Ajda Pekkan'ı örnek almasını söyleyen İzel, çevresindeki mutsuz evliliklerden dolayı evlenmeyi düşünmediğini de belirtti.
VERDİĞİM SÖZÜ TUTTUM
'Jazznağme' adlı albümüzü çıkardıktan sonra sizi çok fazla televizyonlarda göremedik. Neden?
Bu albümün nedeni; 20 yıl önce anne ve babama verdiğim sözdü. Çünkü; ben Türk Musikisi Devlet Konservatuvarı'nda okudum. Annem-babam hiçbir zaman "Kızımız şarkıcı mı?" olacak demedi. Elimden tutup beni okula kendileri yazdırdı. Sanat müziği eğitimi alırken, onların TRT'de sanatçı olmam yönünde hayalleri vardı ama bir anda popçu oluverdim. Annem huzursuzluğunu belli etti ama babam belli etmedi. Bunu hissedince; onlara, "Popçu oldum ama söz, size sanat müziği albümü yapacağım" demiştim. Aradan yıllar geçti ve ancak zamanı geldi. Albüm bitince babama dinlettim, ağladı. "Aferim kızım" dedi. 10 gün sonra da yoğun bakıma girdi. O dönem albüm tanıtımını falan unuttum, babamla ilgilendim. Önemli olan babamın dinlemesiydi. Artık yeni albüme hazırlanmaya başladım. Tekrar özüme döneceğim.
Babanızın ölümünden sonra hayat felsefenizde neler değişti?
Çok şey! Yoğun bakım başlı başına ayrı bir tecrübeymiş. Ailenin ne kadar önemli olduğunu gördüm. Annem ve ben, hep babamın yanındaydık. "Acaba yaşlandığımda benim de yanımda birileri olacak mı?" gibi düşünceler oluştu. Hayatı ciddiye almak ama biraz da hafife alıp dengeyi kurmak gerekiyor. Dünyada bir tek gerçek var; sağlık! Bunu anlayınca; kendime dikkat etmeye ve daha iyi bakmaya karar verdim.
ARTIK GÜZEL ŞARKI ÇIKMIYOR
Sanat hayatınızda 25 yılı geride bıraktınız. Özel bir gece yapmayı düşünüyor musunuz?
Bu yaz Açıkhava Konseri gibi özel bir organizasyon yapacağım. O gece, hayatımda önemli yere sahip insanlarla aynı sahneyi paylaşmak istiyorum.
Sahne sizin için ne ifade ediyor?
Çok şey. Ben şarkı söylemeden yaşayamam. Kendimi güvende ve güçlü hissettiğim tek yer sahne! Resmen karakter değiştiriyorum. Yakınlarım, "Sahnedeki İzel'le, normal İzel'in arasında çok fark var" diyor. Saf ve çocuksu bir yönüm vardır. Hatta bazı arkadaşlarım "Sazan" der bana. Çok pot kırarım. Ama sahneye çıkınca başka biri oluyorum. Benim kendimde güvendiğim tek şey; sesim galiba...
Bir sanatçı olarak günümüzün müziğiyle, 90'ların müziğini karşılaştırsanız... Sizce neler değişti?
Dünyada bir araştırma yapılmış; artık melodiler bitiyormuş. Sonuçta bütün şarkılar, sekiz notadan çıkıyor. Ama bir yerden sonra tekrarlar başlıyor. Ben 'Işıklı Yol' albümünü yapalı beş yıl oldu. Bu süre içinde neredeyse iki yüz şarkı dinlemişimdir ama içlerinden sadece iki tanesini beğendim. Çok zorlanıyorum, şarkı çıkmıyor.
Sizce neden çıkmıyor?
Bu aslında insanların yaşadıklarıyla da ilgili... Artık eskisi gibi aşk yaşamıyorlar. Çünkü şarkı nedir; aşktır. Eskiden aşkın zorluğu, tadı-tuzu vardı. Şimdi gece bir yerde karşılaşıp sabah birlikte kahvaltı edildiği zaman olmuyor, o duygu yaşanmıyor. Cinsellik çok ön planda! Dolayısıyla bütün bunlar sözleri ve müziği etkiliyor. Sözler daha basit olmaya başlıyor. Bu bütün dünyada böyle! Beyonce'ye, Justin Timberlake'e bakıyorum; onların da yeni şarkıları, eskileri gibi değil... Yaşam tarzımız çok fast-food oldu. Bir de her sene albüm yapmak doğru değil! Nadasa girmeli insan. İlham denilen şey var ya... Bir tane ilham var, Allah onu insandan insana gezdiriyor. Bir dönem birinde, bir dönem başkasında... Ama onun kıymetini bilirsen onda kalıyor. Mesela; Sezen Aksu.
TWITTER'A İYİ Kİ GİRMİŞİM
Yeni albümden de biraz konuşalım... Heyecanlı mısınız?
Çok heyecalıyım. Uzak kaldığınız zaman, sizi sevenleri de üzüyorsunuz... Aslında açıkcası onları çok fazla takip de edemiyorum. Öyle internetten filan da anlamıyorum. Geçen hafta beni zorla Twitter'a soktular. Sahte bir İzel vardı da, bari gerçeği olsun dedim. Ama orada ne kadar sevildiğimi gördüm. Onların mesajlarıyla güç aldım. İyi ki Twitter'a girmişim.