Din İşleri Yüksek Kurulu, “Dinimizde müzik dinlemek yasak değildir ancak ahlaksızlık ve harama sevk eden müzik dinlemek günahtır. Dinimizin temel inanç, amel ve ahlak ilkelerine aykırı olmayan ve haramların işlenmesine sebep olmayan müzik türlerini dinlemekte dinen sakınca yoktur” dedi. ‘Ahlaksız ve haram müziğin’ ne olduğuna ise açıklık getirmedi. “Müziğin dindeki hükmü nedir?” sorusuna yanıt veren Yüksek Kurul şu görüşü paylaştı:

“İslam dini müzik konusunda ayrıntılı ve özel hüküm koymak yerine, genel ilke ve amaçları belirlemekle yetinmiştir. Buna göre İslam'ın ilke ve esaslarına aykırı, günaha sevk eden, haramı teşvik eden müzikleri yapmak ve dinlemek günahtır. Dinimizin temel inanç, amel ve ahlak ilkelerine aykırı olmayan, haramların işlenmesine sebep olmayan müzik türlerini dinlemekte ise dinen bir sakınca yoktur.

PEYGAMBER YASAKLAMADI

Kur'an ve sünnette müzikle meşgul olmanın, müzik dinlemenin mutlak anlamda günah olduğunu gösteren deliller bulunmamaktadır. Aksine, Resûlullah'ın (s.a.s.), ilke olarak müziğin caiz olduğuna işaret sayılabilecek nitelikte ifadelerinin bulunduğu bilinmektedir. Nitekim o, nikâhın duyurulması için def çalınmasını öğütlemiştir. Yine bir bayram günü Hz. Âişe'nin yanında def çalıp türkü söyleyen iki cariyeye çıkışmak isteyenlere ‘Bırakın bu gün bayramdır' diye uyarıda bulunmuştur.

Müzik yapmanın ve dinlemenin hükmünün ne olduğu konusu İslam bilginleri tarafından çokça tartışılmış, lehte ve aleyhte çok şey söylenmiştir. Tarafların ileri sürülen görüşleri, gerekçeleri ile birlikte değerlendirildiğinde müziğin mutlak anlamda yasaklanmadığı, aksine ilke olarak mubah kılındığı sonucuna ulaşılır”

DİYANET’TEN ÇARPICI BOŞANMA AÇIKLAMASI!

Diyanet İşleri Başkanlığı Din İşleri Yüksek Kurulu, yerleşik hukuk düzeni, Medeni kanun ve yasalara aykırı bir görüş açıkladı. Hayret uyandıran görüşe göre, erkeğin “Telefon, faks, mektup, mesaj ve internetle ile de, karısından boşanabileceğini” açıkladı.

Kurul, mektupla yapılan boşanmada, boşanma işleminin “Kadının mektubu okuduğu andan itibaren” geçerli olacağını da öne sürdü. Kurul bu görüşü yazılı olarak açıkladı. Açıklamada “Bir kimse yüzüne karşı, ‘Seni boşadım, benden boş ol' gibi boşamayı ifade eden sözleri şifahî olarak söylemek suretiyle, eşini boşayabileceği gibi, bu sözleri telefon, mektup, mesaj, internet ve faks yoluyla bildirerek de boşayabilir” denildi.

“BOŞ OL”

Daha önce “Boş ol” denildiğinde boşanmanın meydana geleceğine dair görüşü de tartışma yaratan Din İşleri Yüksek Kurulu, şimdi de, “Telefon, faks, mektup, mesaj ve internet aracılığı ile de boşanma kararı alınabileceğini'' savundu. Bir vatandaştan gelen “Telefon, mesaj ve internet yoluyla boşama geçerli midir?” sorusunu yanıtlayan Din İşleri Yüksek Kurulu aynen şu cevabı verdi:

“Bir kimse, yüzüne karşı ‘seni boşadım, benden boş ol' gibi boşamayı ifade eden sözleri şifahî olarak söylemek suretiyle, eşini boşayabileceği gibi, bu sözleri telefon, mektup, mesaj, internet ve faks yoluyla bildirerek de boşayabilir. Söz konusu iletişim vasıtalarıyla boşamak, sözlü olarak yüz yüze boşamak gibi geçerlidir. Ancak, bu durumda kocanın, boşamış olduğunu inkar etmemesi gerekir. Boşamanın yazılı olması halinde ise boşanan kimse, yazının veya mesajın eşinden geldiğinden emin olmalıdır. Bu durumda boşama hükümleri, kadının mektubu okuduğu andan itibaren başlar. Fakat koca eşini daha önce gıyaben boşamış da bunu mektupla haber veriyorsa, boşamanın hükümleri, kocanın boşadığı andan itibaren başlar.”