İstanbul Üniversitesi (İÜ) İletişim Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Murat Özgen, sosyal medyanın verdiği her bilginin gerçek olarak kabul edilmemesi gerektiğini söyledi.

Sosyal mecralarda yapılan paylaşımların olayın etkisini genişletmek için kullanıldığını belirten Özgen, özellikle bu tür paylaşımlarla toplum üzerinde bir yılgınlık oluşturulmak istendiğini kaydetti.

"Korku mekanizmasını harekete geçiriyorlar"

Marmara Üniversitesi (MÜ) İletişim Fakültesi Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Ali Murat Kırık, sosyal medyadaki "denetimsiz"liğin terör ve teröre destek verenlerin her zaman işine geldiğini anlatarak, şöyle konuştu:

"Bir film görüntüsünü bile 'Ankara'da patlama anı' diye sosyal medya üzerinden sahte hesaplarla paylaşım yapabiliyorlar. Sahte sosyal medya hesaplarından manipülasyon ve dezenformasyon amacıyla paylaşım yapıp, korku mekanizmasını harekete geçiriyorlar"

"Sosyal medyada da akil adamlara ihtiyaç var"

Uluslararası Sosyal Medya Derneği Başkanı Said Ercan da "Sosyal medyada da akil adamlara, süzgeçten geçirilmiş, denetlenmiş bilgiye ihtiyaç var. Bu bilgi çöplüğü içerisinden işinize lazım bir kaç bilgiyi almaya çalışıyorsunuz. Bu son saldırıda WhatsApp'ın da ne kadar denetimsiz olduğunu gördük" diye konuştu.

"Hem eylem yapıyorsun hem de seni kimse suçlamıyor"

MÜ İletişim Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ali Murat Yel ise terör örgütünün gerçekleştirdiği eyleminden sonra kınanmayıp, tam tersine suçun mağdurlar üzerine bu kadar yıkıldığı başka bir ülkenin olmadığını anlatarak, "Hem eylem yapıyorsun hem de seni kimse suçlamıyor. Bu yapılanlar, seçimlerle iktidara gelemeyen bir grubun, seçimler dışında ve demokratik olmayan yollarla hükümeti düşürme çabalarıdır" değerlendirmesinde bulundu. AA