Sergi, genel teması bakımından çağdaş tarzda eserler ile manipüle edilmiş çizgiler barındırmakta. Meltem Koyuncu, eserlerinde duygunun mahiyetini tam anlamı ile elde etmeden hiçbir olaya ve olayın özünün ve gerçeğinin bilgisine varılamaz demektedir adeta . Kimi zaman sanatçının tarzlar arası geçişleri o kadar ince ve hızlı ki renkler arasında bir hayal dünyasında somut gerçekliklerle yüzleştiriyor.

Küratör Şükrü Sarıdere, serginin ismini “ALCHERA” olarak belirlemiş ve Aborjin inancına göre dünya yaratılmadan önce her şeyin ve herkesin fiziksel olarak değil ruhsal olarak var olduğu düş zamanı olduğunu belirtiyor. Sergi tam manası ile ismini yansıtmakta, sanatçıların işlerini yaratma sürecinde içinde bulundukları duyguların dışa vurumunda maddi bir manipülasyon havası izleyicilerin üzerinde gezinmekte.

Meltem Koyuncu, Edouard Manet’in sanata açtığı kapıdan içeri girerek yeni bir soluk kazandırdığı modern resim çalışmalarıyla ileride isminden çok bahsettireceğe benziyor. Sanatçı eserlerini hazırlarken renk teorisini düzgün kullanmış. Duygu yoğunluğu bakımından da tablolarına bakarken estetik haz uyandırmaması mümkün değil. Genel teması ile bu denli yoğun bir serginin bu şekilde izleyici ile buluşmasında Küratör Şükrü Sarıdere’nin izleri de kendini saklamıyor.

Rana Ulusoy  ise günümüz sanat dünyasının modern resimleri arasında kendine bir yer etmiş olarak görülmekte.  Bir diğer sanatçı Halil Erden, doğa ile arasında olan bağdan kendini alamamakta... Yapmış olduğu işlerde daima doğa ananın bir esintisi ile karşılaşmak mümkün.  Özgürlük teması ise sanatçının vazgeçilmez tutkuları arasında... 'ALCHERA' sergisi 10 Mayıs’a kadar izleyiciler ile buluşmaya devam edecek.

Haber ile ilgili diğer fotoğraflar