Geçen yıl evlendiği ve evliliğini kadınlardan korumak için kimliğini açıklamadığı İzmirli varlıklı bir aileye mensup kocasının kendisini kadınlarla aldattığını dostlarından öğrendiğini belirten Ahu Tuğba yaptığı bu evlikten öncekiler gibi pişmanlık duyduğunu vurguladı.
 
“Kocalarımın hiçbirine hakkımı helal etmiyorum” diyen Ahu Tuğba’nın Bilal Özcan’a yaptığı çok ilginç açıklamalardan bir bölümü şöyle:
 
Bilal Özcan: Sinemada, Tarık Akan, Kadir İnanır, İbrahim Tatlıses, Cüneyt Arkın, Kemal Sunal gibi isimlerle film yaptınız en çok hangisiyle oynamaktan keyif aldınız?
Ahu Tuğba: Hepsi çok değerli insanlardı,  zorlukları aşıp gelen insanlardı. Bana her şeyi öğreten Kadir İnanır’dı, onun hakkı ödenmez.
B.Ö: Ya Tarık Akan?
A.T: Kamera bende iken boş boş bakıp muziplikler yapardı, oyunumu bozardı.
B.Ö: Hiç, pire için yorgan yaktınız mı?
A.T: Yaktım, bir kelimeyle. Çok kırılganım beklerim beklerim bir kelimeyle dünyayı yakıp giderim. Eskiden daha sabırsızdım, gençken. Kafam attığında boşanıyordum, Berker  İnanoğlu, Türker İnanoğlu “boşanacaksın” diyordu, boşuyordum.
B.Ö: Kimden öyle boşandınız.
A.T: Rahmetli Süha Kutlu’dan öyle boşandım. Patronlarım, “Bu evlilik yürümeyecek” dedi, “Peki” dedim eve gitmedim, boşandım.
B.Ö: Berker İnanoğlu size, “Bu rolü oynayacaksın” demiş, oynamak istememişsiniz. Silahını çıkarmış, koymuş masaya, sonra neler oldu?
A.T: Sıktı, hatta resmim vardı ona sıktı. Bende, “Vur” dedim, “Oynamayacağım” dedim.
B.Ö: Ne sahnesiydi.
A.T: Bir kadının kendini tatmin etme sahnesiydi. Film oradan çok gişe getirecekti. O zamanlar bana çok evlenme teklifi vardı.  Bende ismi lazım değil gittim birine, “Benimle evlenir misin?” dedim. Herşey bir günde halloldu, imam nikâhım kıyıldı, belediye nikâhım kıyıldı. Daha sonra film setine gittim, rahmetli Orhan Elmas bana bağırdı, “Nerde kaldın?” diye. Bu sırada benim evli olduğumu bilmiyorlardı. Dedim ki “Kocam izin vermiyor, o sahneyi çekmeme”, iş patladı, çekmedim. Yani o zamanlar öyle bir evlilik yapmıştım.
B.Ö: İlk evliliğinizi 14 yaşında Mustafa Ulusoy ile yaptınız, ikinci sırada Nafiz Kavi adlı kişi, üçüncü sırada Süha Kutlu var, sonra Osman Soyer, Enis Karaduman, Mete Has geliyor, çocuğunuzun babası Timmy var ve son evliliğinizi de ekleyince hepsi 8 oluyor.
A.T: Hiçbirini hatırlamıyorum, ben hiç evlenmedim. Hayatımda yaptığım en büyük hatalar evlilikler oldu. Ailelerine saygım var ama şimdiki aklım olsa bir tanesiyle evli kalırdım.
B.Ö: Sadece imam nikahı yapıp, ayrıldığınız da olmuştu değil mi?
A.T: Evet hatırlamak istemiyorum.
B.Ö: Bu saydıklarımın bir çoğu vefat etti.
A.T: Edecek, çok beddualı gittiler çünkü. Hakkımı da helal etmedim, bunu da ilk defa söylüyorum. Dualarını ediyorum ama kocalarımın hiçbirine hakkımı helal etmiyorum.
B.Ö: 8’inci evliliğiniz devam ediyor değil mi?
A.T: Artık bitecek, mecbur bitecek.
B.Ö: Geçen sene yaptığınız evlilik sona mı eriyor?
A.T: Ben nefsine hâkim olan, gözü başı oynamayan, sözünün eri olabilecek insanları severim. O telefonlardan, facebook’lardan nefret ediyorum. Bir erkek “evet” dediğinde ‘evet’tir, içinde kadın lafı geçtiği an bende her şey bitiyor.
B.Ö: Sizi aldattığından mı şüpheleniyorsunuz?
A.T: Evet duydum. Çok değerli dostlarımdan duydum. Son evliliğimi de 16-17 sene öncecinden tanıyordum yine inat uğruna evlendim. Bir şeylere kızdım. Ama şimdi yine pişmanım.
B.Ö:  Bir zamanların genelev patronu, Türkiye vergi rekortmeni Matild Manukyan’ın hayatını oynadınız. Size bir öğütte bulunmuştu. Ne söylemişti?
A.T: Bu evliliklerin sonu yok. Sanatçı çalışıp para kazanmalı, aklını kullan, 50 yaşına gelince 19-20 yaşında erkekleri ayağına getirtirsin, paranı tut dedi. Dinlemedim onu yine evlendim.