ARMAĞAN ÇAĞLAYAN İÇ VE İŞ DÜNYASINI DOBRA DOBRA ANLATTI...
Son bir yılın en çok konuşulan ismi o... Herkesin neredeyse parmakla gösterdiği ve el attığı her işi başarıyla yapan Armağan Çağlayan, iş ve iç dünyasını anlattı...
BEN O ÇİFTLİKTE KALAMAZDIM...
Kimileri için sivri dilli ve bir o kadar da itici, kimileri için ise dobra ve duygusal bir adam Armağan Çağlayan. İlk olarak Popstar yarışmasının jüri üyesi olarak dikkatleri üzerine çeken, ardından oynadığı reklam filmleri ve yazıları ile ününe ün katan Çağlayan, atv?nin iddialı yarışma programı "Ünlüler Çiftliği" ile farklı bir karakter çiziyor.
İzmit?te başlayan lise hayatının ardından İstanbul Hukuk Fakültesi?nde hukuk eğitimi... Bununla da yetinmeyip üzerine bir de İstanbul Üniversitesi?nde Uluslararası İlişkiler master?ı... Ekranların kimilerine göre itici, kimilerine göre ise dobra ama duygusal ismi Armağan Çağlayan... ?5 sene süren avukatlık deneyiminin ardından neden medya? dediğimizde, "Kel alaka" sözleriyle anlatmaya başlıyor Çağlayan; formunu korumak için her sabah 5 zeytin, 2 dilim kepek ekmeği, kibrit kutusu kıvamında beyaz peynir ve çaydan oluşan kahvaltısını ederken... "İzmit?te 5 yıl avukat olarak çalıştım ancak sonra avukatlığı bıraktım. Bir süre işsiz kaldım. O dönemlerde Medyapım yeni kuruluyordu. Bir arkadaşım da orada çalışıyordu. Bana ?gel burada çalış? dedi. İşte böyle başladım ve hala da buradayım."
AİLEM HEREKE?DE YAŞIYOR
Popstar?daki ?sivri? çıkışları ile dikkatleri üzerine çeken Armağan Çağlayan, şimdi sakin tavırları eşliğinde Ünlüler Çiftliği ile yine ekranlarda... Çiftliğin Hereke?de olmasınınsa özel bir nedeni var Çağlayan için. O da, çocukluğunun orada geçmesi ve ailesinin de hala orada yaşıyor olması: "Hereke bildiğim bir yer, dağını her şeyini biliyorum. Ayrıca Hereke Belediyesi de bize çok yardımcı oluyor. O yüzden de orayı seçtim". Her çekime gittiğinde ailesine de gittiğini belirten Çağlayan, "Üzerimi ailemin evinde değiştiriyorum. Çünkü çekim yaptığımız yerde giyinip soyunacak yer yok. Onlar da çok seviniyorlar zaten bu duruma" diyor. Çağlayan, Ünlüler Çiftliği?ni gittiği bir fuarda gördüğünü anlatıyor: "Dünyada bir format popüler oluyor, sonra bütün dünya televizyonlarında onun versiyonları başlıyor. Bir zamanlar ?Kim 500 Milyar İster? vardı. Şimdi de çiftlik moda. Bizdeki çiftliğin tek farkı, 2 kişinin eleniyor olması. Çünkü ünlüleri o kadar uzun süre kalmaya ikna etmek çok zor"...
EŞİTLİK BAZ ALINDI
Evde yaşayacak sekiz ünlü ismi seçerken eşit cinsiyet ve farklı meslek gruplarında olmalarına dikkat ettiklerini anlatan Çağlayan, içerideki yarışmacıların belirli bir kalitenin altında durmaması için çok özen gösterdiklerini söylüyor. Evdeki bazı yarışmacıların onu şaşırttığını da söylemeden geçemeyen Çağlayan, "Seren Serengil beni çok şaşırttı. Çok doğal bir kadınmış. Ben hiç onu böyle tahmin etmiyordum. Türkiye?de kendi silikonlarıyla dalga geçen çok az insan vardır herhalde" diyor. Popstar?daki sert, eleştirel tavırların yerine bu yarışmada daha yumuşak ve anlayışlı bir Armağan Çağlayan gördüğümüzü söylediğimizde ise şöyle cevap veriyor: "Orada jüri üyesiydim. Ayrıca doğruyu söylemek zorundaydım. Burada ise bu programı idare etmek ile yükümlüyüm. Ayrıca üç buçuk hafta orada yaşamayı kabul etmiş cesur insanlara bir şey söylemem şık olmaz"...
İKİ GÜNDE KAÇARIM
"Ben asla öyle bir yerde yaşayamam" diyen Çağlayan, "Olympos?a tatile gittim, iki günde geri kaçtım. Herkesin mizacı farklı. Çiftlik evine gece çekim için gittiğimizde kurtlar uluyor, etraf karanlık. Bu nedenle o yarışmacılar çok cesur" diyerek çiftlik evinde asla yarışamayacağını da söylüyor. Geçtiğimiz günlerde Seda Üren?in bir röportajında söylediği "Seren Serengil oraya kirpikçisini getirdi, kameralar kapanınca Yunus kendi seks hayatını anlatıyor" iddialarına ise Çağlayan, "Dağın başına bizim kirpikçi getirmemiz söz konusu olamaz. Ayrıca Yunus?un ve diğer ev halkının seks ile ilgili yaptığı konuşmaları zaten yayınladık. Ortada söylendiği gibi bir şey yok" diye cevap veriyor. Evde kendisini en çok güldüren şeyleri Seren Serengil ve Yasemin Kozanoğlu?nun yaptığını anlatıyor Çağlayan: "Bir sabah Seren kalktı ve evdekilere "Yüzümü yıkamam lazım saçlarımı tutar mısınız?" dedi. Orada çok güldüm. Bir de Yasemin, sakinleştirmek için sevdiği keçinin üzerine konan bir sineğe eliyle vurdu. Bu gibi olaylarda çok eğleniyorum".
EVLİLİĞİ DÜŞÜNMÜYOR
Bu kadar yoğun iş hayatından geriye özel hayatın kalmadığını da söylemeden geçemeyen Çağlayan, ilerisi için bir hayali olduğunu söylüyor: "38 yaşındayım. Bu saatten sonra zaten evliliği düşünmüyorum. Bu meslekte evlilik çok zor. Geriye de bir tek hedefim kalıyor. O da öyle bir program yapayım ki, bütün dünyada çok tutsun"...
Armağan Çağlayan?a göre Serengil şaşırtıcı, Kolçak her şeyi biliyor!
Seren Serengil: Şaşırtıcı Yasemin Kozanoğlu: Çocuk Hakan Ural: Sessiz Yunus Günçe: Agresif Seda Üren: Hevesli Ercan Akışık: Komik Harun Kolçak: Doğal ama her şeyi biliyormuş gibi bir tavrı var.
Kaynak:Öykü Yazıcıoğlu/Sabah