90'lı yıllarda pop müzik dünyasını "abajur kız" imajıyla kasıp kavuran Bendeniz, yıllar sonra çok daha dişi, çok daha olgun bir imajla geri döndü. "Değiştim" adlı 10'uncu albümünü çıkaran şarkıcı, lezbiyen olduğu dedikodularına "Sevgililerimi koluma takıp gezdirmem. Dedikodular bu yüzden çıktı" diye yanıt verdi.

1,5 yıl aradan sonra 10'uncu albümünüzü çıkardınız. Çalışmadan biraz bahsedebilir misiniz?

- Albümü altı ayda hazırladım. Yaz dönemine yetiştirmeye çalışmıştım, ama olmadı. İlk defa bir de cover parça koydum albümüme... Aslında böyle bir düşüncem yoktu, ama bir rüya gördüm ve o şarkıyı okumam gerektiğine inandım.

Nasıl bir rüyaydı?

- Ben rüyalara çok inanıyorum. Bazılarının mesaj içerdiğini düşünüyorum. Rüyamda da o şarkının hazırlama aşamasını ve bitmiş  halini gördüm. Uyandıktan sonra da şarkıyı mırıldanmaya başladım
.
Hangi şarkıydı bu?

- Kemancı...

Albümleriniz arasında uzun zaman aralıkları oluyor genelde, neden?

- Aslında yok. Ben 14 sene içinde 10 albüm yaptım. Sadece iki senedir daha profesyonel bakıyorum olaylara. İyi bir şey olmasını istediğim için bu kadar bekledim.

Bu arada sizi çok iyi gördüm, kilo da vermişsiniz...

- Evet, 10 kilo verdim.

Eski halinize döndünüz diyebilir miyiz?

- Tam olarak eski halime dönmem gibi bir şey değil. Bu daha çok enerji işi... Kendini iyi hisettiğin zaman ve kendine olan güvenin de artıyor. Bazı şeyleri ciddiye almaya başlıyorsun. 30 yaş sonrası daha olgun adımlar atıyorsun.

Bu değişimin temelinde ne var?

- Bu, enerjinin verdiği bir değişim oldu. Daha güçlü hissettim kendimi. Kendi içimden geldi ve kilo verdim. Şu an çok mutluyum. Biraz da çevrem beni kilo vermem için teşvik etti.

Sahne sanatlarında görselliğin önemini mi fark ettiniz?

- Tamamen kendi isteğimle alakalı olan bir şey bu... Kendimi iyi hissettiğin zaman her şeyin iyi olmasını istiyorsun. Ben Türkiye'de imaj çalışması yapan ilk sanatçılardan biriyim. Hem de çok enteresan bir imajla çıktım. Galiba sonrasında insanlar benden hep farklı imajlar beklediler. Şu anda yaptığım şey de galiba dikkat çekmek.

İddialı olmayı sevmiyor musunuz?

- Hırçın değilim... İyi işler yapmak için kendimde güç arıyorum. İddialı olmak da bunun altında yatıyor.

Şimdiye kadarki albüm satışlarınızdan memnun muydunuz?

- Evet, zaten beni en mutlu eden tarafı o... Mesala, bundan üç sene önce bir dergide bir sıralama vardı; son 10 senede en çok kaset satan sanatçılar arasında ilk 6'daydım.  Bu beni çok mutlu etti. Satışlardan her zaman memnunum.

Müzik sektöründe son zamanlarda yapılan işleri nasıl buluyorsunuz? 

- Müzik sektörünün şu anda iyi durumda olduğunu söyleyemem. Dünyada da aynı durum söz konusu gerçi... Her şeyin magazine dönmesi ve gösterilen özenin azalması, aynı tarz müziklerin yapılması... Açıkçası piyasayı kötü görüyorum.

Albümleri, piyasaya ilk çıktığında bir takım özel ilişkiler ve sansasyonlarla duyurma durumları var. Siz bu konuda ne düşünüyorsunuz?

- Sansasyon, bir albümün ve bir sanatçının değer kazanması, akıllarda kalması açısından çok fazla önem taşımıyor. Bir günde çıkıp bir günde yok olanların başvurdukları bir yöntem bana kalırsa...

- Bir dönem lezbiyen olduğunuz yönünde dedikodular çıkmıştı. Bunlar sizi yıpratmadı mı, küstürmedi mi?

- Benim çok doğal bir hayatım var. Bu dedikodular da pek alakadar olduğum bir mevzu değil. Şu kadarını söyleyeyim; ben aşk insanıyım, aşka bağımlılığım var.

Birkaç ünlü kadınla ilişkiniz olduğu da ileri sürüldü aynı dönemlerde...

- Yok öyle bir şey, ben hiç duymadım. Medyada gözükmediğim için böyle haberler çıkarıyorlar. Ben sevgililerimi koluma takıp gezdirmem çünkü, bu tarz hareketler bana göre değil. Kendimi hiçbir zaman deşifre etmem. Dedikodular bu yüzden çıkmıştır.

Gay barlara gitmeniz de dikkat çekmişti yanlış hatırlamıyorsam...

- Hayatımda olsa olsa üç kere gitmişimdir, hepsi bu... Böyle şeyler bana çok komik geliyor. Dediğim gibi, magazinden uzak olmam insanların gözüne batıyor. Sürekli senaryo üretiyorlar. Ben bu tür dedikoduların önüne geçmek isteseydim, koluma 10 kişiyi takıp gezerdim. Bunlara hiçbir zaman ihtiyaç duymadım.

Aşka bağımlı olduğunuzu söylediniz, şimdi de bir aşkınız olmalı o halde...

- Hayatımda biri olsun ya da olmasın, özel hayatımı kimseyle paylaşmam. Benim hayalim 35 yaşına kadar evlenip çocuk yapmak. Ama müzik bana izin vermiyor. Sesim kısılana kadar şarkı söylemeye devam edeceğim.

Ortadoğu'ya beste yağdırıyor

 Müzik tüm zamanınızı almıyordur herhalde. Başka neler yapıyorsunuz?

- Aslında zaman kendimi toparlamakla, enerji depolamakla geçiyor. Belirli dönemlerde yurt dışına giderek dinleniyorum. Bu arada başka projelerim de oluyor. Mesela Ortadoğu'ya epey beste verdim, onun telaşını yaşadım.

 Yorulduğunuz zamanlarda neler yapıyorsunuz peki?

- Soğuğu çok seven bir insanım. Sıcak iklimleri pek sevmiyorum. O yüzden olabildiğince soğuk ülkelere kaçmayı tercih ediyorum. Yüzmeyi çok seviyorum ama havuzu tercih ediyorum. Spor yapmaya, kitap okumaya çalışıyorum. Yazmak ve üretmek çok hoşuma gidiyor. Resim yapmak da beni çok rahatlatıyor.
Büşra Bozok-Kelebek