Yaklaşık sekiz yıl önce Bülent Ersoy ile nikah masasına oturarak Türkiye'nin gündemine gelen Cem Adler ile annesi Fatma Adler, dün sabah atv'de yayınlanan 'Herkes Yalnış Biliyor' adlı programda, Şengül Balıksırtı ile Ali Çınar'ın konuğu oldu. Anne Adler, program boyunca adı Bülent Ersoy ile aşk dedikodularına karışan, hatta evleneceklerini söyleyen Armağan Uzun'u bir hata yapmaması için uyardı.

OĞLUMA BENZİYOR
Armağan'ı; oğlu Cem'e benzettiğini söyleyen Fatma Adler, "Herkes çocuğuna sahip çıksın, yaptığım yanlışları kimse yapmasın" dedi. Anne Fatma Adler, program boyunca tam anlamıyla günah çıkardı. "Bülent Ersoy ve ben bu çocuğa yaşattıklarımızdan dolayı cehennemin en dibinde yer alacağız" diyen Adler, oğlunun o dönemde lego oynadığını, bu yüzden Bülent Ersoy'un kendisine şu soruyu sorduğunu söyledi: "Fato, biz ne günah işledik?" Evli oldukları dönem Cem'in iki annesi olduğunu; birinin kendisi, diğerinin de Ersoy olduğunu açıklayan Fatma Adler, "Bülent ile o dönem çok yakındık" diyerek Armağan Uzun'u ve ailesini bir kez daha uyarmayı ihmal etmedi: "Çok yakın arkadaş olmuştuk Bülent'le. O dönem onunla iyi geçinmem gerekiyordu; oğlumun yanında olmak için mutluluk pozları verdim. Ben de o büyüye kapıldım. Bülent'in çevresini etkileyen bir büyüsü vardır. Ama kimse o büyüye kapılmasın, çocuklarına sahip çıksın. Biz boşandıktan sonra Almanya'ya kaçtık. Ama Türkiye bu durumlara alışık değil, o insanlar Torbalı'da nasıl yaşayacak? Alsınlar o zaman silahı, dayasınlar başlarına... Biz kaçtık, onlar nereye kaçacak? Lütfen anneler çocuklarına sahip çıksın!" Cem Adler de Ersoy ile annesinin baskısı nedeniyle evlendiğini açıklayarak, o dönem kendisinde olmadığını, Bülent Ersoy ile evlenmenin kendisi için bir kaçış olacağını düşündüğünü açıkladı.


Omzum dik yürümek istiyorum
Cem Adler 'Herkes Yanlış Biliyor'da açık açık her şeyi anlattı: "Bülent'in benim elimden tutacağını zannediyordum. Bir kaçıştı benim için... Beni Kral Hüseyin gibi yapacağını söylüyordu. Para veriyordu. Ben de o dönem ne yaşadığımı bilmiyordum. Beni kız arkadaşımla bastı. Aynı gece Bülent Ersoy'la nikahlanmaya zorlandım. Çünkü o durumdan ancak öyle kurtulabilirdim. Evlendikten sonra ise sürekli evden kaçıyordum. Bülent beni buluyordu. Hatta ablam Almanya'dan gelmişti. Yan yana yattığımızı gören Bülent; aramıza çanta koymuş, kıskançlık krizine girmişti. O dönem ben de sinirlerime hakim olamamış, Bülent'in sırtına vurmuştum. Ben o dönem herkese farklı sebepten dolayı evlendiğimi söylüyordum. Kimine para için, kimine şöhret için evlendiğimi söylüyordum ama asıl gerçek annemin evdeki baskısıydı." Yaşadığı evliliğin çok yanlış olduğunu ve bu yüzden de insan içine çıkamadığını söyleyen Adler, "Artık omuzlarım dik yürümek istiyorum" diyerek isyan etti: "4 yaşında Tijan adlı bir oğlum var. Bana dolandırıcı deniyor. Yok öyle bir şey! Sabıka kağıdımı alacağım, herkes görecek!"