DENİZ AKKAYA ’15 YIL ÖNCESİNİN İNTİKAMI’ DEDİ, ODABAŞI’NA ESTİ GÜRLEDİ
Eski model Deniz Akkaya, bir ödül töreninde fotoğrafçı Nihat Odabaşı ile yaşanan gerginlik sonrası sosyal medya hesabından açtı ağzını yumdu gözünü. Akkaya yazısında Gülben Ergen’İ de hedef aldı.
Geride bıraktığımız akşam özel bir moda kanalının düzenlediği ödül gecesinde ödülünü almak üzere sahneye çıkan fotoğrafçı Nihat Odabaşı, gecenin sunucusu Deniz Akkaya’dan ödülü almamasına ve onun kendisine mesafeli durmasına kızmış ya da içerlemiş olacak ki ödülünü alırken Akkaya’yı vefasızlıkla suçladı. Odabaşı, “Kendisinin modellik kariyerinde önemli bir yere sahip olduğum Deniz Akkaya’nın elinden bu ödülü almak isterdim” şeklinde bir çıkışta bulundu.
Nihat Odabaşı Instastory'ye gecenin sunucusu Akkaya için “Keşke için de dışın gibi güzel olsaydı! Ah be kadın!” yazdı. Bu tepki, kısa süre içerisinde magazin gündeminde önemli bir tartışma konusu haline gelince Deniz Akkaya sessizliğini bozdu ve sosyal medya hesabından Odabaşı’nın yakın arkadaşı Gülben Ergen’e de ağır göndermeler içeren o metni kaleme aldı.
Geride bıraktığımız akşam özel bir moda kanalının düzenlediği ödül gecesinde ödülünü almak üzere sahneye çıkan fotoğrafçı Nihat Odabaşı, gecenin sunucusu Deniz Akkaya’dan ödülü almamasına ve onun kendisine mesafeli durmasına kızmış ya da içerlemiş olacak ki ödülünü alırken Akkaya’yı vefasızlıkla suçladı. Odabaşı, “Kendisinin modellik kariyerinde önemli bir yere sahip olduğum Deniz Akkaya’nın elinden bu ödülü almak isterdim” şeklinde bir çıkışta bulundu.
Nihat Odabaşı Instastory'ye gecenin sunucusu Akkaya için “Keşke için de dışın gibi güzel olsaydı! Ah be kadın!” yazdı. Bu tepki, kısa süre içerisinde magazin gündeminde önemli bir tartışma konusu haline gelince Deniz Akkaya sessizliğini bozdu ve sosyal medya hesabından Odabaşı’nın yakın arkadaşı Gülben Ergen’e de ağır göndermeler içeren o metni kaleme aldı.
İŞTE DENİZ AKKAYA’NIN O SATIRLARI:
“İkonik bir fotoğraf; fotoğrafçı Nihat Odabaşı… Bu fotoğraf çekildiğinde bendeniz 20’lerin başındayım, modellik mesleğine ‘star’lık kavramını getirdiğim zamanlar (fazla tevazu göstermeyeceğim çünkü bu yazı tevazuyu yanlış anlamış bir kişiye ithafen yazılmakta) podyumda kilometrelere varan adımlarım yanında moda dergilerine kapaklarım ve çok merak edilen özel hayatım ile o zamanların gündemi belirleyen Şamdan Dergisi ile ilk kapağım/ bu oradaki yanlış yerleşmiş bilgiyi hemen düzeltelim; beni inanılmaz bir şöhrete kazandıran ilk kapakta Nihat Odabaşı değil Mehmet Verner fotoğrafçı idi.
Nihat Odabaşı çok iyi bilir ben gık demeden saatlerce, pis soğuk ya da cehennem azabı sıcaklarda günde 22 saate varan çekimler ile buralara geldim; evet şahane kapaklar ve işler çektik çünkü biz ikimiz de o ara vizyoner ve çağdaş insanlarız. Sonra Nihat Bey bir anda müzik sektörüne geçiş yapma telaşına giriyor ve zaten sesi kendi kadar olan bir kadın şarkıcının peşine takılıyor… Olabilir hepimiz kendimize ve duruşumuza ters insanlar ile arkadaşlıklar yaptık ama iş aşkımız bizi kendimize getirdi bir şekilde. Bir akşam Beyaz Show’da Nihat’ı görüyorum; o aralar moda sektörünün ilahı dostum yerlerde yuvarlanıp türlü acayip hallerde… İstanbul Hatırası yazan bir arka fon, önde şeker kız candy en önde Nihat Odabaşı. Elime telefonu alıyor ve şöyle yazıyorum: DOSTUM SEN SANATÇISIN, İKİNCİ SINIF BİR UVERTÜRÜN ÇANTACISI DEĞİL’ kendine gel silkelen ve kim olduğunu hatırla. Asıl sorun burada başlıyor; SÖZDE DOSTUM mesajı olduğu gibi o şahısa gösteriyor ve kendisi benim için bitiyor… DOST ACI SOYLER ARADA AMA DOSTLAR SIR TUTAR benim bildiğim…
Konu bu; 15 sene sonra sahnede hesaba giren bir zamanların o ekol fotoğrafçısı. Ben bir profesyonelim ve özel konularımı asla işe taşımam. Dün gece Fashion tv ödül töreninde BİLE BİLE GÖRE GÖRE VE İSTEYEREK; BUGÜN TÜM GAZETELERE HABER OLACAGINI BİLEREK SEN BUNU YAPTIN ben değil. Şimdi moda sektörünün dışında olanlar bilmez ama öngörüm maalesef tuttu; çünkü orada başlayan makas değişikliği ile Nihat Odabaşı moda sektöründen hızlıca yok oldu; şimdilerde kimlerin fotoğraflarını çekiyor bir bakınız. Evet içim acıyarak bakıyorum o eski işlerimize… Çünkü daha iyileri yapılamadı.”