DERYA?YI YÜZMEDE YETENEKSİZ BULMUŞLAR
Türkiye?nin son zamanlarda en çok konuşulan isimlerinden biri olan milli yüzücümüz ve aynı zamanda Survivor?ın birincisi olan Derya Büyükuncu, Hande Alpata?nın yapımcılığını ve sunuculuğunu üstlendiği ?Private Lounge? adlı programa bu gece konuk oluyor. İşte Derya?nın hayatından kesitler ve ilginç itirafları...
Bunlar ya yüzme öğrensin Ya da bi daha hiç gelmesinler....
Ben küçükken, ablam anaannem ve dedem ile birlikte Büyük Ada'da ki yazlığa giderdik. Bütün yazı Büyük Ada'da geçirirdik. Tabi okul yok rahatız o yaşlarda ve suyu çok severdik. Ben zaten yengeç burcuyum. O yüzden yaşadığım yer olsun, bulunduğum ortam olsun hem hep suyun yanında olmak isterim. Ablam ile ben küçüğüz ve yüzme bilmiyoruz ama her zaman ya havuzdayız ya da denizde koşturuyoruz. Anaannem dediki bir gün “Bunlar yüzme bilmiyor ve sürekli gözden kayboluyorlar. Tehlikeli olmaya başlıyor. Ya yüzme öğrensinler Ya da bidaha hiç gelmesinler” dedi. O yüzden annemde ablam ile beni yüzme öğrenmemiz için yaz okuluna yazdırdı. Spor hayatım da bu şekilde başlamış oldu.
Beni yeteneksiz buldular...
Yüzmeye 5 yaşında başladım. Beni ilk başta yeteneksiz buldular ve kendimi dışlanmış hissettim. Bende 1 sene ara verdim ama bu sürede ablam devam etti. Ailem spora çok önem verdiği için beni karateye yazdırdılar. Ablam eve sürekli madalyalar, nazar boncukları vb. Ödüller getirmeye başladı. Bende ablamın ödüllerine bakınca ablam ödüller getiriyor bende yok dedim o hevesle yüzme eğitimine devam ettim. Bu sefer bırakmamak üzere devam ettim. Zaten çok çabuk rekorlar gelmeye başladı ve milli takımda derecelere girdim. Sonrası kendiliğinden geldi.
Aile özlemi çekiyoruz...
Los Angeles'ın Güney'inde 20 yıldır eşimle birlikte Amerika'da yaşıyoruz. İkimizinde aileleri Türkiye'de bu yüzden aile özlemi yaşıyoruz. Senenin yarısını Türkiye'de yaşamaya özen gösteriyoruz.
Hollywood'a film yapsanız kimse inanmaz...
Ben 25 senedir Milli takımdayım ve defalarca yarışlara gittim. Eşim Zehra'da eski milli yüzücü aynı zamanda Balkan şampiyonu ve yaklaşık 10- 15 sene milli takımdaydı. Zehra'da defalarca yarışa gitmiştir ve entresan olan birbirimizi hiç görmedik. Aynı kulvarda ısınmış aynı kulvarda yarışmışız. 2004 senesinde Madrid'e giderken havaalanında karşılaştık. Ben Havaalanına gitmiştim kafileyi bekliyordum karşıdanda Zehra'da kafile ile geliyordu. Daha önce tanımadığım için ben Derya dedim. Sonra ben onu arkadaş olarak gördüm ama Zehra bana göz koymuş. İlk buluşmamızdan 11 ay sonra ise evlendik. Kader kısmete inanırım Zehra benim kaderime yazılmış. Hollywood'a film yapsanız kimse inanmaz...
Forma girmem lazım...
Londra'da düzenlenecek olan olimpiyatın elemeleri bu ay başlıyor.Bir seneniz var barajı aşmak için benimse antrenmanlarım yeni başladı.Buyüzden birkaç ayımı alacak tabi ki benim forma girmem toparlanmam.
Acun'un bana ulaşması dualarımın kabulu gibi oldu...
Ben Amerika'daydım birgün telefon geldi bana Acun Ilıcalı'dan, bir projemiz var ve seni düşünyoruz, engelli çocukarımıza bağışanan miktarlarla okul yaptıracağız bu işte var mısın yok musun dedi bana....Onun için çok düşünmedim zaten hemen tamam varım dedim. Yok Böyle Dans Çok eğlenceli ve zevkliydi. Acun'un bana ulaşması dualarımın kabulu gibi oldu. O zamana kadar çok zorlukar geçirdim. Kimse bana destek çıkmıyordu. Çok kapılar çaldım sponsorluk, destek için. Acun'un, beni araması hayatımın dönüm noktası oldu.
Macera doluydu...
Survivor çok keyifli ve macera doluydu. Böyle bir heyecanı, tecrübeyi bir kez yaşıyorsunuz. Gerçi çok zordu, açlık vardı, duş alamıyorduk, elbiselerimizi yıkayamıyorduk, tuvaletimiz yoktu. Doğa ile iç içeydik.Pascal ile olan arkadaşlığımız süperdi. Çünkü adada insan olarak bir tek Pascal'ı tanıyordum. Birlikte Yok Böyle Dans yarışmasındaydık.
Hollywood'la iç içe oldum...
Çocukluğum, gençliğimden beri sinema, dizi ve aktörlüğe karşı bir ilgim var. Çünkü Amerika'daydım bu durumda Hollywood'la iç içe oldum. Sinemaya gitmeyi çok severim. Amaçlarımdan biride oyunculuk eğitimi almak. Türkiye'de kaliteli bir iş yapmak isterim...
Bir oturuşta 12- 14 porsiyon döner yerim...
Bunu tabi ki kimseye tavsiye etmiyorum. Bir oturuşta 12- 14 porsiyon döner yerim. Ben yüzdüğüm için çok efor sarfediyorum. Bu yüzden yemek yeme ihtiyacı duyuyorum.
Sakin bir tatil geçiririm...
Türkiye tatil açısından çok güzel bir ülke. Ege, Akdeniz, Karadeniz kıyılarımız muhteşem. Benim en çok gittiğim yerler Çeşme, Bodrum, Alanya, Kaş... Roma'yı çok seviyorum. Barcelona çok güzel ve Avusturalya'yı çok beyeniyorum. Sakin bir tatil geçiririm. Tekne ile dolaşmayı çok severim çünkü sessiz oluyor ve istediğiniz yere gidebiliyorsunuz. Suyla hep iç içesiniz. Alışveriş konusunda ise ilk akla gelen Paris oluyor. Zaten çok güzel bir şehir ve Pascal'ın ülkesi.İnşallah bir gün Pascal'la gideriz.