TOPALOĞLU: SEN KİMSİN! DELİKANLIYSAN AT KENDİNİ!"> TOPALOĞLU: SEN KİMSİN! DELİKANLIYSAN AT KENDİNİ!"/>

Bir kaç gece önce, Orhan Gencebay'ın bir dil sürçmesi sonucu Bülent Ersoy'a, "Bülent Bey" diye hitap etmesinin yankıları sürerken, bu kez sahneye Mustafa Topaloğlu çıktı...
Mustafa Topaloğlu'nun Bülent Ersoy'a karşı ilk kez bu kadar kesin ve netü ifadelerle ağır konuşması, sanat dünyasında günün konusu oldu... Programda birbirleriyle kapışan iki sanatçı arasında diyaloğlar şöyle gelişti.

M.T: Ben senin elini öptüğümü hatırlamıyorum. Sanatınıza saygım sonsuz.

Bülent Ersoy: Orada büyük, çok önemli, saygı duyduğumuz bir hocamız var. Bir kadın, bir erkek birbirleriyle anlaşır ondan sonra elektirik alırlar ve birleşme sonucunda Allahüteala ol der ve bebek dünyaya gelir. Bunun neticesinde Allah insanlara o ömrü o sıfatı o duyguyu verir. Allahüteala'yı mı yargılıyorsunuz? Bülent Ersoy Türkiye Cumhuriyeti'ne gelmiş çok büyük, erişilmez bir sanaatkardır. İnsanlar çeşitli şekillerde yaşarlar. Beni mercek altına yatırdığınız zaman cinsiyetimi araç ve amaç olarak kullanmayan bir eda ve bir yapı vardır. Ben benim diyen aile kadınından daha temiz yaşıyorum. Beni hiç bir zaman klüplerin kapılarında birilerinin kolunda, ağzı salyalanmış, alkol duvarını aşmış bir tek insan bile görmemiştir. 59 yaşımdayım hayatıma giren partnerler 4 kişiyi geçmemiştir. Bir deli bir kuyuya taş atar, sizde buna bu müsadeyi verirsiniz. Burada konuşulan herşey bir dava konusudur. Türkiye Cumhuriyeti bana pembe nüfus cüzdanı vermiştir. Ona göre dikkatli konuşun. Ben öyle herkese bağlanıpta konuşmam. Benim ağzım en kıymatli yerimdir. Ben Bülent Ersoy'um. Ayrıca burada bunu konuşanları saygıya davet ediyorum. Kadınım, kadınım, kadınım. İsteyen kabul eder istemeyen kabul etmez. Bende kalkıp "Bu adamın aptal saptal konuşmaları bir sanatçıya yakışıyor mu? Sanatkarlar küçülüyor" desem bana yakışmaz.

- M.T: Bülent Hanım, sizin konuşmalarınız da yargıya gider.
- B.E: Bak nasıl Bülent Hanım diyorsun. Diyeceksin...
- M.T:  Sen benim kim olduğumu bilsen sen benim elimi öpersin. Kimsin, nesin
- B.E:  Yazık...
- M.T:  Asıl sana yazık. Nasıl bir sanatçısın. Bülent Hanım, ben bu ülkede 4 milyon 700 bin kaset sattım. Sen bu kadar kaset sattın mı? Sen kendini nerede görüyorsun. Sen görme kendini orada, ben seni göreyim. Zorla mı sevdireceksin kendini. Kendine, sözlerine dikkat et. İnsan ol. Ben ona Bülent diyeceğim. Diyebilir mi ki, "Sanatta ben Mustafa'dan büyüğüm" diye.
- B.E: Ne kadar saçma şeyler...
- M.T: Senin öğrendiğin makamları ben 9 yaşında öğrendim.
- B.E: Birilerinin sırtına basarak sivri konuşmalarla gündeme gelmek istiyorlar. O şimdi o kadar rahat ki... Bir hafta 10 gün boyunca herkes bu konuyla ilgili haber yapacaklar.
- M.T: Tabii ben meşhur olmak istiyorum. Lütfen beni meşhur yapın.
- B.E:  Sussss. Ben sana kanunlar önünde öyle güzel  Hanım dedirtirim ki adama yer, yutar yalattırırım. 
- M.T:  Kendimi atarım da Hanım demem.  Kanunlar önünde eğilirim ama Bülent diyeceğim size.
- B.E: Delikanlıysan at kendini...
- M.T: Sen kendini at.