ELELE DERGİSİ 30 YAŞINDA
10 Aralık 2006 Pazar | 16:29
Aralık 1976?da, yani bundan tam 30 yıl evvel, bir anne ve çocuk sağlığı dergisi olarak yola çıktı Elele. Zaman içinde pek çok değişimden geçti, farklı kimliklere büründü. Yönetim ve yazar kadrosunda birbirinden önemli sayısız isim yer aldı. Bugün bildiğimiz haline 1990?lı yıllarda büründü.
| ||
Pek çok kişi Elele'nin kapağında göründükten sonra üne kavuştu, pek çok ünlü Elele fotoğraflarıyla gündeme oturdu. Türkiye'nin yüzde 100 yerli malı kadın dergisi Elele, bu ay 30. yaşını kutluyor. Ama 30 yaş sendromuna girmeden. Yayın yönetmeni Seda Ercan'ın dediği gibi; 29+1 yaşında tipik bir kadın o. 1976 yılı ortalarında Hürriyet okurları gazetede "Bir İsim Aranıyor" ilanıyla karşılaştı. Diğer gazetelere de verilmişti aynı ilan. Yeni çıkacak bir kadın dergisine acilen isim bulunması gerekiyordu: "Türkiye'de şimdiye kadar benzeri yayınlanmamış bir dergi için... Bir isim aranıyor! Bu dergi, nikah masasından hamileliğe kadar genç annenin ve babanın, beşikten buluğ çağına kadar da çocukların dergisidir... Bu dergi, bilimle gazeteciliğin el ele verip; genç çiftlere, aile hayatına atılan yeni kuşaklara yol gösterecek bir dergidir. Ona ne isim verelim?" Çağrıya tam 25 bin okur cevap verdi. Gelen öneriler içinden öne çıkan Elele oldu. Bu ismi 27 kişi önermişti. Aralarından biri de Malatya'dan, beş kız çocuk babası Osman Akyüz'dü. Osman Bey, evde oturmuş dergi için bir ad düşünüyordu. Çocukları bir köşede oyun oynamaktaydı. Kızların en büyüğü Muazzez 10, en küçüğü Rabia iki yaşındaydı. Birden gözleri el ele tutuşmuş, sessiz sedasız oyun oynayan kızlarına takıldı. Osman Bey o anı şöyle anlatmıştı: "Kardeşlik, sevgi, kısacası bir ailenin bütün değerleri onlarda birleşmişti. El eleydiler! Hemen Elele adını yazıp, postaladım. Böylece ailece elimizden düşürmediğimiz derginin isim babalarından biri olmaya hak kazandım, mutluyum." İLK SAYIDAKİ DOĞUM FOTOĞRAFLARI OLAY OLDU Elele'nin ilk sayısı Aralık 1976'da çıktı. Hürriyet Yayın Grubu, Batı Alman Eltern dergisiyle işbirliği yapmış, anneler, babalar ve anne adayları için rehber niteliğinde bir yayın yaratmıştı. Görüntüsü ve içeriği bugünki Elele dergisine hiç benzemiyordu. Boyutları farklıydı, A4 (dosya kağıdı) ebadında ve sadece 66 sayfaydı. Kapağında güzel kadınlar değil, sevimli bebekler vardı. 25 liradan piyasaya çıkan ilk sayı 100 bin adet basıldı ve tamamı satıldı. Ek 30 bin baskı da tükendi. O tarihte Hürriyet gazetesinin fiyatı 150 kuruştu. Derginin ilk Genel Müdürü Nezih Demirkent, Genel Yayın Müdürü Çetin Emeç, Yazı İşleri Müdürü Mehmet Ali Kayabal'dı. Yazı ekibinde Aysel Okan, Nalan Kayhan ve Tuncer Ertaş bulunuyordu. Tıp alanındaki önemli isimlerden kalabalık bir de danışman kurulu vardı. Tomris Uyar serbest yazılar yazıyordu. Derginin ekleri, rehber niteliğindeydi: Annenin Ansiklopedisi, Çocuk Hastalıkları Ansiklopedisi, Seks Dünyamız, çocuklar için Çitlembik. Türkiye, ilk çengel bulmacayla da Elele sayesinde tanıştı. Daha bu ilk sayı olay yarattı. Türkiye'de ilk kez, bir bebeğin doğum anı renkli fotoğraflarla, bir kadın dergisinin sayfalarındaydı. Sapanca'dan bir genç kız, bu haberin ardından dergiye şu mektubu gönderdi: "Biz doğum olayının nasıl gerçekleştiğini değil bilmek, tahmin dahi edemeyen bir toplumda yaşıyoruz. Büyüklerimize sorduğumuz zaman 'leylek getirdi' gibi saçma sapan cevaplar alıyorduk. Fakat Elele'yi okuduktan sonra, bunların yalan olduğunu söyleyip, itiraz edebiliyorum. Benim sizden isteğim, kız ve erkeklerin cinsel organları hakkında resimler, bilgiler vermenizdir. Bizi aydınlatmanızı, çelişkilerden kurtarmanızı dilerim." |
Diğer magazin Haberleri
TümüYukarı