İlk sorumu Selim Akar fikir danışmanlığında verdiğiniz ‘Cesurca’ konseptli fotoğraflar hakkında sormak istiyorum. Fotoğrafların konsepti nasıl ortaya çıktı? Nasıl yaptınız bu çalışmayı; bahsedebilir misiniz?

Herhalde yaptığım en uzun çalışma bu oldu. Hiç bu kadar üzerinde çalışıp, düşünüp, tasarlayıp da bir şey yapmamıştık. Selim Akar, bu konuda çok titiz ve ayrıntılı çalışmayı seviyor. İstiyor ki kendi görmek istediği ve amaçladığı şey de olsun, aynı zamanda benim de içime sinsin, ben de mutlu olayım… Bizim istediğimiz şey açıkçası sadece poz vermek değil, sonuçta ben model değilim. Bir şarkıcılık, müzisyenlik tarafım var, bir de oyunculuk tarafım var. Her ikisini de birleştirebileceğim ve ikisini de yansıtabileceğim bir şeyler olsun istedik. Dolayısıyla işte bu fotoğraflar çıktı ortaya.

Fotoğraflarınızı gören hayranlarınızın ne düşünmesini istiyorsunuz?

Emre Altuğ’un müzikal yaşamındaki, oyunculuktaki ve kişiliğindeki cesareti, cesurluğu Hafta Sonu için bu fotoğraflarla ispat etmek istedik. Ben orta yolu takip etmedim, hep alternatif yolları tercih ettim. Bu bir riskti, bu yüzden de cesaretti. Teklifler geldi, dizilerde çok fazla ortaya dökmedim ama sinema filminde çirkin ve kötü adamı oynamayı ben tercih ettim. Bu da bir cesaretti. ‘Testosteron’ oyununda da herkesin üzerine çullandığı, dayak yiyen bir adamı oynuyorum. Bunlar hep cesaret işi. Ama bu, sanatçının içinde barındırması gereken cesarettir. Selim’in bana önerdiği de bu cesareti ortaya çıkarmaktı. “Siz eskiden daha cesur yürüyordunuz. Bu cesaretinizi eskiden fotoğrafta bile yansıttınız. Fakat ben senelerdir görüyorum, hep aynı fotoğrafları çektiriyorsunuz. Madem beraber çalışacağız, ilk sizi tanıdığım gibi değişik, hareketli ve cesaretinizi ortaya koyacak fotoğraflar çekmek istiyorum sizinle” dedi. Ben de sonuçta ortaya çıkan şeyden çok memnunum. Bu fotoğraflardan sonra da en cesur halimizi, Sevgililer Günü için 9 Şubat’ta vereceğimiz konserimizde görecekler. Güzel bir sahne şovu olan, güzel bir konser hazırlıyoruz.

Konsept neden ‘Cesur’ oldu?

Son dönemlerde özellikle son 10 senedir klasik pozların dışına çıkmamıştım. Bu biraz daha hareketli, biraz daha dinamik, daha konsepte dayalı pozlar oldu. Pelerin ve şortla zıplayarak havada asılı kaldığım bir poz var mesela, benim en sevdiğim fotoğraflardan bir tanesi bu. Bugüne kadar hiç bu kadar enerjik ve dinamik pozum olmamıştı. Elimde hep bir gitar vardı ama ayaklarım hep yerdeydi. Ayaklarımın yerden kesildiği ya da altımda şort, üstümde pelerinle her şeyin uçuştuğu bir pozum hiç olmamıştı. Sekiz, 10 sene evvel cesur pozlarım olmuştu, olmamış değil yani. Sonuçta cesaret içeride olan bir şey. Hepsi de benim oyunculuğumu, müzisyenliğimi ve bir artistik tarafı ortaya çıkaran cesur pozlar oldu. Selim sekiz senedir o gömdüğüm cesareti tekrar ortaya çıkardı. Bana bu pozları vermek, 10 bin kişinin önünde şarkı söylemekle aynı cesarette gibi geldi.

RÖPORTAJIN DEVAMI HAFTA SONU DERGİSİNDE

Haber ile ilgili diğer fotoğraflar