FAHİŞELER GECEDE KAÇ ERKEKLE SEVİŞİR? PEKİ TÜRKLER YATAKTA NASIL?
30 Ekim 2006 Pazartesi | 13:55
Fahişelik mesleğinin inceliklerini en ince ayrıntısına kadar öğrenebilmek için 8 yıldır Amsterdam?da fahişelik yapan ve 15 000?den fazla erkekle birlikte olan Helena ile 20 dakikalık vizite ücretini vererek görüştü. Amsterdam?ın turistik ve renkli fuhuş merkezi Redlight?ta tanışan Nagehan Alçı ile foto muhabiri Celal Yıldız?ın bu ilginç röportajı Akşam gazetesinde şöyle yeraldı:
|
Fahişelik mesleğinin inceliklerini en ince ayrıntısına kadar öğrenebilmek için 8 yıldır Amsterdam'da fahişelik yapan ve 15 000'den fazla erkekle birlikte olan Helena ile 20 dakikalık vizite ücretini vererek görüştü. Amsterdam'ın turistik ve renkli fuhuş merkezi Redlight'ta tanışan Nagehan Alçı ile foto muhabiri Celal Yıldız'ın bu ilginç röportajı Akşam gazetesinde şöyle yeraldı: Helena ile Amsterdam'ın turistik ve renkli fuhuş merkezi Redlight'ta tanıştık. 20 dakikalık vizite ücretini verdik, müşteri olduk. Ama seks değil, röportaj yaptık 8 yıldır Amsterdam'da fahişelik yapan ve 15 000'den fazla erkekle birlikte olan Helena anlatıyor: Yatakta en iyisi Surinamlı ve Vietnamlılar Türkler çok aceleci ve çok mekanik 1)Fahişeler geceleri kaç erkekle sevişir? 2)Yatakta en iyisi kim? 3)Peki ya Türkler? Yatakta nasıllar? Bu ve bunun gibi bir çok sorunun cevabı için Amsterdam'da vizite ücretini ödeyerek bir fahişe kiraladık. Ve mesleğinin inceliklerini en ince ayrıntısına kadar öğrendik. İsmi Helena. Soyadını söylemiyor. Yaşı 26. Boyu yaklaşık 1m 70 cm. Gözleri yeşil, saçları kumral. Fiziği mükemmel. Mesleği, FAHİŞELİK. Helena ile Amsterdam'ın turistik ve renkli fuhuş merkezi Redlight'ta tanıştık. 20 dakikalık vizite ücretini verdik, müşteri olduk. Ama seks değil, röportaj yaptık. Hollandalı Helena tam 8 yıldır aynı odada çalışıyormuş. Üstelik işinden gayet memnun. Parayı doğrudan o alıyor, aracı yok, zorlama yok. Biz ona acısak da o kendine acımıyor. Aksine kendi kararlarını kendi veriyor. "İşimden memnunum, iyi para getiriyor ama bu sene bırakıyorum. Yeterince biriktirdim" diyor. Helena hesaplarımıza göre ayda 8000 Euro kazanıyor, kusursuz İngilizce konuşuyor ve hiç de Türk filmlerindeki "düşmüş" kadınlara benzemiyor... -Ne zamandır burada çalışıyorsun? 8 yıldır, yani 18 yaşımdan beri. -Hep aynı odada mı? Evet. Başladığımdan beri aynı yerdeyim. Ben burayı akşamları kiralıyorum. Saat 7'de geliyorum, sabaha karşı 3'e 4'e kadar kalıyorum. -Nasıl başladın? Yanlış bir sevgili beni yönlendirdi. 18 yaşındayken bir adamla çıkıyordum. Adamın yaşı büyüktü. Ben ona deli gibi aşıktım ve her söylediğinden etkileniyordum. Bana "çok para kazanmak istemez misin? Sana Red Light'ta bir oda tutalım" dedi. Ben de bir seneliğine başladım. Gecede 12 erkek -Sonra? Sonra devam ettim. O adamla ayrıldık, ben başka biriyle çıkmaya başladım ve ondan hamile kaldım. -Peki ya çocuk? Doğdu. Bir oğlum var, 4 yaşında. -Ne iş yaptığını biliyor mu? Hayır, anlamıyor, çok küçük. -İşini seviyor musun? Genellikle seviyorum. Parası iyi. -Ne kadar kazanıyorsun? Değişiyor. Gecede ortalama 400 Euro. -Bu oda için ne kadar veriyorsun? Gecelik 110 Euro. Bir de aynı odayı gündüz kiralayan var, o da 80 Euro ödüyor. -Gecede kaç erkekle beraber oluyorsun? Ortalama 12. -Genelde kimler geliyor? En çok İngiliz, Fransız ve İtalyanlar. -Peki ya Türkler? Türkler de geliyor, hem burada yaşayanlar hem Türkiye'den tatile gelenler. -Bu güne kadar kaç kişiyle beraber oldun? (epey düşünüyor) 15 000'den fazla sanırım. -Bunca deneyimden sonra erkekleri milletlerine göre ayırabiliyor musun? Tabii. Genelde karakteristik özellikleri oluyor. Sanırım kültürden ve sekse yaklaşımdan kaynaklanan özellikler bunlar. -Sence yatakta kimler en iyi? Koyu tenliler. Surinamlılar, Vietnamlılar ve Jamaikalılar. -Neden? Ritm duyguları var. Kendilerini veriyorlar ve olaya bir dans, bir seremoni gibi bakıyorlar. -Peki ya Türkler? Onlar da mükemmel tabii (kahkahalar...) Şaka bir yana Türkler çok aceleci. Hemen her şey olsun, bitsin istiyorlar. Zaten çok kısa seks yapıyorlar. Bir de acaip pazarlık ediyorlar. Bizim burada aldığımız para belli. Ama Türkler ısrarla indirim istiyorlar. Ve de bana çok mekanik yaklaşıyorlar. -Haftada kaç gün çalışıyorsun? 6 gün. Genelde pazarları çalışmıyorum. -En yoğun gün hangisi? Cumartesi. Çünkü cumartesileri çok turist geliyor. Amsterdam'ın yakın çevresinden de gelen çok oluyor, hafta sonu turları ile yurtdışından gelen de. -Vizite ücretin olarak biz 50 Euro ödedik. Herkes için aynı fiyat mı? Evet, kimse için değişiklik yok. -Ne kadar süre için istiyorsun bu parayı? 20 dakika. -20 dakikada adam işini bitiremezse? Bitiriyor, bir 5-10 dakika için daha göz yumuyoruz tabii ama normali 20 dakika. Katı kurallarım var -Peki ya 2 kişi birden gelirse? Ben almıyorum. Alan kızlar var. O zaman adam başı 50 Euro oluyor. -Sıra dışı taleplerle gelen olursa ne yapıyorsun? Ben kuralları kapıda konuşuyorum. Öyle talepleri olanları almıyorum. Katı kurallarım var. Öpüşmek ve sarılmak yasak. Yalnızca kollarıma dokunabilirler. Göğüslerime ve cinsel organıma dokunmak da yasak. -Nazi disiplini ile çalışıyorsun yani! Evet, olay tamamen profesyonel. Kendime mümkün olduğu kadar dokundurtmuyorum. -Bulaşıcı hastalıklardan nasıl korunuyorsun? Prezervatif olmadan kesinlikle birlikte olmuyorum. Zaten artık adamları gözünden tanıyorum. Kim pis, kim sapık anlıyorum. Ona göre alıyorum. Hiç orgazm olmadım -Seksten zevk alıyor musun? Hayır, hiçbir şey hissetmiyorum. Şimdiye kadar hiçbir müşterimle orgazm olmadım. Ben bu işe profesyonelce bakıyorum. -Erkek arkadaşın var mı? Hayır. Erkek arkadaş bizim meslekte zor. Ya paranı istiyorlar ya da kıskançlık yapıyorlar. -Ailen burada çalıştığını biliyor mu? Annem önceden biliyordu. Oğlum doğunca bıraktım dedim. Artık bilmiyor. -Ailen nerede yaşıyor? Hollanda'da küçük bir şehirde. -Red Light'ta çalışan çok Hollandalı kız var mı? Hayır, çoğunluk yabancı. Ruslar var, son dönemde AB meseleleri hızlanınca Ukraynalılar arttı. Uzakdoğulu da var. -Transeksüel var mı? Evet ama sayıları fazla değil. Onların ışığı kırmızı değil, mavi. Özel sokakları var. -Hollandalılar bu işe nasıl bakıyor? Gençler normal karşılıyor. Yaşlılar garipsiyor, ayıplıyor. Bu sene bırakıyorum "8 senedir bu işin içindeyim ama asıl parayı son 3 yılda biriktirdim. Ne kadar biriktirdiğimi söyleyemem ama bana gelecek için yetecek bir miktar. Planlarım tutarsa 2007 ocakta işi bırakıyorum. Zaten oğlum da okula başlayacak. Bir süre dinleneceğim ve kendime yeni bir iş arayacağım. Ne iş yaparım bilmiyorum ama fahişelik yapmayacağım artık!" Özel olan öpüşmek 15 000'den fazla erkekle yattım ama şimdiye kadar 3-5 kişiyle öpüştüm. Yalnızca sevgililerimin beni öpmesine izin veriyorum. Bu yüzden öpüşmek çok özel. Hatta keşke özel hayatta sevişme hiç olmasa, sadece öpüşsek!" İşçi fenerleri Red Light District olarak bilinen Amsterdam'ın fuhuş merkezi şehrin merkezinde bulunuyor. İsminin anlamı kırmızı ışık bölgesi. Hollandalılar Rosse Buurt diyorlar bu bölgeye. Eskiden demiryolu işçileri bu bölgedeki genelevlere gelir ve içeri girdiklerinde kapıya kırmızı ışıklı fenerlerini bırakırlarmış. Böylece acil bir iş çıktığında nerede oldukları bilinir, işçiler genelevlerden toplanırmış. Bölge de ismini bu gelenekten alıyor. Red Light'ta yalnızca kırmızı ışıklı odalar yok. Burada striptiz şovların olduğu klüpler, seks shop'lar, marihuana müzesi ve erotizm müzesi de bulunuyor. Gece hayatının kalbi burada atıyor. Turistler büyük gruplar halinde sokakları turluyor. Bölge ciddi polis koruması altında olduğu için yalnız kadınlar için bile güvenli. |
Haber ile ilgili diğer fotoğraflar
Diğer magazin Haberleri
TümüYukarı