GENÇ IRMAK?TAN SANATSAL BİR BAŞKALDIRI! "BABAMIN KIZI DEĞİL, ARTIK IRMAK ÜNAL?IM!"
Bilkent Üniversitesi İngiliz Dili ve Edebiyatı mezunu Irmak Ünal, artık sadece kendi adıyla anılmak istiyor. Sanatçı Cihan Ünal?ın oyuncu kızı Irmak Ünal, ?Ünlü birisinin çocuğu olunca, önce onun ismiyle ön plana çıkarsınız. Bunu geride bırakmak, o kişiye kalmış bir şeydir. Ben de bunu başardım? dedi.
Irman Ünal, kariyer hırsını ve biten evlilik öyküsünü ilk kez bu kadar içten anlattı.
Ünlü bir babanın, Cihan Ünal?ın kızısın. Bunun dışında biraz kendinden bahseder misin?
Bilkent Üniversitesi İngiliz Dili ve Edebiyatı mezunuyum. Kendimi bildim bileli oyunculuk ve sinemanın içindeyim. Sessiz, sakin ve her zaman mutlu bir insan olmasam da iyi, dürüst ve onurlu biriyim.
- Baban ünlü olduğu için insanlar seni tanıdı. Bu durum seni hiç rahatsız etti mi?
Hayır, etmedi. Bu çok doğal. Dünya?da da böyle. Ünlü birisinin çocuğu olunca, önce onun ismiyle ön plana çıkarsınız. Bunu geride bırakmak, o kişiye kalmış bir şeydir.
- Sen bunu başardın mı peki?
Başardığıma inanıyorum! Artık insanlar ?Irmak Ünal? demeye başladı. Artık sokakta beni yarattığım karakterlerin adıyla çağırıyorlar. Ancak babamla da gurur duyuyorum. O çok ayrı bir mutluluk. Fakat yaptığım işlerle, insanların aklında kalmak bambaşka bir keyif. Başrol teklifi iki yıl önce gelmişti. Tercih etmedim. Şu an kendimi hazır hissetmiyorum ama hazırlanıyorum da... TV?de başrol oynamak, sabun köpüğü gibi bir şey bence. İnsanlar eline geçen fırsatları, ne yazık ki, değerlendiremiyorlar. Çünkü kendilerini geliştirip, yetiştirmiyorlar. Bir işte başarılı olmak için bu çok önemli. Dediğim gibi, kendimi hazır hissettiğimde başrol de oynayacağım. İşte o zaman, hayatımın dönüm noktası olacak. Çünkü benim güzellik anlamında bir iddiam yok. İyi bir oyuncu olmak istiyorum. En büyük hayalim ise iyi bir sinema projesinde oynamak. Daha sonra yavaş yavaş kamera arkasına geçip, yönetmenlik yapmak istiyorum.
- Kimlerle çalışmak istersin?
Festivallik bir film olsun, yeter! Mesela Ferzan Özpetek, Sinan Çetin ve Fatih Akın ile çok çalışmak istiyorum... Çünkü onların tarzı bana çok uygun... Umarım bu hayalimi günün birinde gerçekleştiririm... Eğer ben yönetmenlik yapacaksam da Melissa Sözen ile mutlaka çalışırım. Çünkü Melissa?nın müthiş bir yüzü var ve iyi bir oyuncu.
- Birkaç yıldır Türkiye?desin. Herkes bir diziyle meşhur olurken, sen daha yeni yeni insanların akıllarında yer etmeye başladın. Zoru mu seçtin?
Bu benim tercihim. Çünkü bu işler yoluyla, yordamıyla yapılırsa hiç de kolay işler değil. Yoldan çıktığınız zaman bir gecede neler oluyor, biliyoruz. Yoldan çıkmak çok kolay. Ama o kolay yolu de ben anlamam. Türkiye?de şu an daha oyunculuğunu bilmediğimiz ama klozeti açsak içinden yüzlerce oyuncu var. Oyunculuğunu görmeden bir insana nasıl başrol verilir, ben bunu anlamıyorum.
- Kariyer ve evlilik konusunda bir tercih yapman gerekti ve sen kariyerini tercih edip Türkiye?ye geldin. Sonrasında neler oldu?
Eşim Taj(Valdespino) ile beş yıl birlikte oldum. İki yılı evlilikle geçti. Hem çok güzel hem de çok acı günlerimiz oldu. Ama günün birinde kariyerim ağır bastı. Birbirimizden uzak kalınca da bitti. Kendisi ilk başlarda buraya gelmek istedi. Ama geç kaldı. İlişkiler, kariyer fedakárlık istiyor. İki sanatçının birlikte olması çok zor. Bana gel dediğinde, benim buradaki işim çok iyi gidiyordu... Oysa o, gelebilirdi. Gelmedi. Çok ara verdi...
Kaynak:Sema Denker/Kelebek