GÖKHAN TÜRKMEN: BELKİ DE BU SALGIN SON BİR İHTARDIR
Corona virüsü salgını nedeniyle başlattığımız Karantina Söyleşileri’nin ilk konuğu Gökhan Türkmen oldu... Usta müzisyen, karantina günlerinde neler yaptığını anlattı. Takipçilerine film, albüm ve kitap da öneren Türkmen’in virüs salgını ile ilgili yorumu ise dikkat çekici: "Doğa, bizi çok kez ikaz etti... ’Kesmeyin’ dedi kestik, ’kirletmeyin’ dedi kirlettik, ’bu binaları dikmeyin’ dedi diktik... Belki de bu salgın son bir ihtardır... ’Bir durun!’un evrensel dilidir... Birbirimizi koruyarak yaşamak, bir olmak güzeldi... Yine o günler gelecektir..."
Corona virüsü salgını sebebiyle aldığınız tedbirler nedir?
Aslında herkesin tedbirlerinden çok farklı değil, sağlıklı beslenip, iyi dinlenip, evden dışarı çıkmadan kendimize bir koruma kalkanı oluşturduk. Evi mümkün olduğunca havalandırıp, günlük ev temizliğimizi yapıp, kişisel temizliklere de dikkat ediyoruz. Dışarıdan gelen her şeyi silip, temizleyip, bekletip kullanıma alıyoruz. Çocuklar ve bizler bu anlamda hassas davranmaya gayret gösteriyoruz.
Karantinada günler nasıl geçiyor?
Uykumu iyi alıp sabah erken kalkıyorum. Bu süreç sonunda, bu sürecin bende hantal olmaya dayalı bir tahribat yaratmasına izin vermek istemiyorum. Erken kalkıp, biraz egzersiz yapıyorum evde… Herkes gibi kahvaltı edip haberleri takip ediyorum. Sonra çocuklar için oluşturduğumuz plan dahilinde onlarla vakit geçiriyorum. Gün içinde müzisyen arkadaşlarımla iletişime geçip, ileri dönem projeleri planlıyorum.
Sosyal medyada konser veriyor musunuz? Veriyorsanız insanlar hangi adresten erişebilir?
Esasen biz canlı yayınlarımıza tüm bu durumlardan önce başlamıştık. Günümüz dünyasında projelerimizi tanıtmak için çok az mecra olduğundan kendimizi tanıtabilecek bir mecra oluşturma fikri bize çok sıcak gelmişti… O sebeple canlı yayınlara çok hakimdik. Evde olma durumu olunca tüm konsepti eve taşıdık. @turkmen Instagram hesabından ve GTR Live YouTube kanalından canlı ve yayın sonrası özel içerikleri takip edebilirler.
Birçok sanatçı sosyal medya üzerinden konser/dinleti vermeye başladı. Aslında bu süreç sanattaki dijitalleşme açısından da yeni bir deneyim. Sizce bugünlerin geleceğe etkisi nasıl olacak?
Bu dijitalleşme süreci, özünde yeni değil. Özellikle bizim alanlarımızda, tüm aşamalar dijital koridorlardan geçiyordu. Dijital ağ, CD basımı tüketiciden uzaklaştığında yerini çoktan almıştı. Müzik tüketicisi ürünlere nereden ulaşacağı konusunda tecrübeliydi. Sanatsever neyi nerede bulacağı ile ilgili konuya zaten hakimdi… Dijital dünyayı sadece bir eğlence malzemesi olarak gören tüketici, artık eğitici, öğretici içeriklere de yoğunlaştı. Bu gündemde müzik artık sadece “eğlence kültürünün” bir parçası olmadığını, ana damarda tüm duyguları barındırdığını, kuvveti ile nasıl birleştirici olduğunu gösterdi. Sanatçılar, üreten isimler bu süreçte paylaşımları ile insanlara yol gösterdiler, teşvik ettiler… Biz zaten yapabildiğimizi yapıyorduk, şimdi ise bunu daha çok kişi ile paylaşıyoruz.
‘DOĞA, BİZİ ÇOK KEZ İKAZ ETTİ’
Corona virüsü salgını sebebiyle sanki dünya durdu. Bu süreç size neler düşündürttü? Şu ana kadar hangi dersleri çıkardınız?
Hiç bu kadar evde kalmamıştık. Hiç bu kadar uzak ve bu kadar yakın olmamıştık. Dünyanın sonu mu geliyor sorusu herkes de var sanırım? Hepimiz yaptığımız hataları düşünüyoruz. Doğa, bizi çok kez ikaz etti… ‘Kesmeyin’ dedi kestik, ‘kirletmeyin’ dedi kirlettik, ‘bu binaları dikmeyin’ dedi diktik… Belki de bu salgın son bir ihtardır… ‘Bir durun!’un evrensel dilidir… Birbirimizi koruyarak yaşamak, bir olmak güzeldi… Yine o günler gelecektir…
‘GÜZEL GÜNLER İÇİN SABREDİN’
Takipçilerinize tavsiye edeceğiniz albüm/film/kitap var mı?
Gavin Francis’in İnsan Vücuduna Seyahat kitabını, Gary Clark Jr.’ın This Land albümü ile Ekin Beril’in Dualite albümünü ve Joker filmini öneririm.
Son olarak sevdiklerinize mesajınız nedir?
Evde kalın. Sevdiklerinize ayıramadığınız vakitleri şimdi telafi edin… Yazın, çizin, okuyun, hayal kurun… Güzel günler için sabredin… Kaynak:Sözcü.com.tr