GÜLBEN ERGEN SON NOKTAYI KOYDU
Gülben Ergen, Radyo Trafik Marmara stüdyolarında, deneyimli program yapımcısı Emel Yalçın’ın sunduğu "Ünlüler Trafikte" programının konuğu oldu. Programda öne çıkan başlıklar şöyle
“Kendini sayan insan kendini kolay beğenmez”
“İşimizin en iyisi olmak istiyorsak ülkede ve dünyada ne oluyor bakmamız lazım. Artık kabul etmeliyiz ki dijital mecra diye bir gerçek var. Ben ‘Kandıramazsın Beni’ albümümde 700 bin tiraj ile ödül almıştım, şimdi 50 bin tirajla ödül alınıyor. Ben bu tıklanmalarda klip gelmeden salt şarkıyla yüksekte olmayı önemsiyorum. Klip gelince rol çalacağımı biliyorum. Klip yoksa sadece şarkı varsa ve şarkı iyi bir yerdeyse o bana zevk veriyor. Ben şarkıcılığı sonradan öğrendim ve müziğe çok saygı duyuyorum. Mankenlik yapıyordum ve o zamanlar sahneye çıkmak modaydı. Ben bu işe karar vermedim, benim adıma karar verdiler. Mankenlikten sahneye geçmek için sadece güzel olmak ve dizilerde oynamak yeterliydi. Şarkı söylediğim zaman ne kadar rezil olduğumu gördüm. Kazandığım parayı hakketmemek en sevmediğim şey. Bunun için çok uzun yıllar ders aldım. Kendini sayan insan kendini kolay beğenmez.”
“Taksi plakası sahibi değilim”
“Taksi plakası sahibi değilim. Meslek hayatımda bu kadar ihtarname yolladığım başka şey yoktur. Benim taksi plakasına yatırım yapacak kadar bir zekam yok. Mesleğime çok para harcadım. Sponsorluklarla ilgili çok saçma sapan ukalalıklar yaptım. Sosyal medyada, instagramda reklam kabul etmedim. Ben çalışmadan yaşayamam, üç tane çocuk bakıyorum. Yatırım konusunda çok başarısızım. Sanatçı da böyle şeyleri çok bilmemeli. Müziğe aklı eren birisinin 88 tane tapusu olmamalı. Bu iş kalbini koymuş bir kadınım ben.”
“Dadı dizisi meslek hayatımda bir devirdir”
“Dadı dizisine başta hiç inanmıyordum. Marziye’de Kadir İnanır ile yer gök inledi, iki buçuk sene zirveden inmeyen bir iş oldu. Dadı dizisinde evin çocuğuna bakacaksın dediklerinde ufkum yetmedi. Hiç inanmadan yaptım. Dadı dizisi meslek hayatımda bir devirdir. Çok neşeli bir işti. Bir büyüydü bence. Şu an üç tane çocuğun dadısıyım. Bu yaptıklarımın hepsi toplandı, Çocuklar Gülsün Diye derneğini kurmama, o derneğin başkanlığını yapmama ve ülkeme 37 tane anaokulu hediye etmeme vesile oldu. Yaşadığım ülkenin kadınları çok yanımda duruyorlar, ayaklarım çok yere basıyor. Benim kadın izleyicim dinleyicim çok fazla var. Çocuklarım şu an Dadı’yı internetten izliyorlar. Benim çiçekli bornozum yok ama evdeki çocuklar gülsün diye komik pijamalarım var.”