Erkek dergilerinden kapak fotoğrafı için teklifler alan NTV?nin başarılı anchorwoman?ı (editör-spiker) Banu Güven, ?Ben haberciyim ve haberciliğimle anılmak istiyorum? diyor. Güven, herkesin anchorwomanlık hevesinde olmasını da anlayamıyor. Bu iş için haberciliği sahada tecrübe etmenin ve belli bir birikim edinmiş olmanın gerektiği görüşünde.

NTV?nin gece haberleri ?24 Saat?in sunucularından Banu Güven ile röportaj yapmadan önce hakkında bilgi toplamak için internette sörf yaptığımızda, Ekşisözlük?te onun için 180?e yakın yorumun yapıldığını, ?banuguvenoloji? teriminin literatürümüze girdiğini, güzelliği için manilerin yazıldığını keşfettik. Sadece haberciliğiyle anılmak isteyen bir insan için durum vahimdi.
Açıkçası sansasyonel olsun diye haber yapmanın doğru olmadığını düşünüyorum. Ana haber bülteni, bana göre mutlaka ulaşılması gereken bir hedef değil. Şu kanalda, şu ana haber bültenini hazırlayayım, sunayım diye bir takıntım hiç olmadı. Unutmayın ki, gece bültenleri de çok ama çok önemli bir iş.
Herkes bu iddiada mı gerçekten? Benim izleyebildiğim ve tanıdığım ?anchor? sıfatını taşıyabilecek kadın sayısı o kadar fazla değil. Bence anchor?luk için, ki biz buna kendi aramızda, editör-spiker diye bir isim verdik, iyi miktarda toz yutmuş olmak, yani haberciliği, sahada ve mutfakta tecrübe etmiş, belli bir birikim edinmiş olmak, bu birikimini güncellemek ve editöryel beceriye sahip olmak, bir bülten, bir akış oluşturabilecek algıda olmak gibi şeyler gerekiyor. Ama şu anda bu konuda net bir şey söyleyebilecek durumda değilim, çünkü her bülteni izleyemiyorum ve nasıl hazırlandıklarını da bilmiyorum. Haber kanallarının kök salmasının ardından, biz kadın haberciler de artık yavaş yavaş, haberleri okuyan hoş kadınlar gibi değil de, kadın haberciler olarak algılanmaya başladık.