HERKES ONU İŞARET EDİYOR, TİMUÇİN ARANAN JÖN OLDUĞUNU KABUL ETMİYOR!
Gurbet Kadını, Çemberimde Gül Oya gibi dizilerdeki oyunculuğuyla herkese yarmak ısırtan Timuçin Esen?i otoriteler, geleceğin jönü olarak gösteriyor. Genç oyuncu ise aranan jönün kendisi olmadığı inancında...
ARANAN JÖN BEN DEĞİLİM
Ortaokul yıllarında müziğe karşı ilgi duyan Timuçin Esen, oyunculuk serüvenine nasıl başladığını söyle anlattı...
?Mimar Sinan Üniversitesi Devlet Konservatuvarı?nı bitirdikten sonra yurtdışına sinema master?ı için gitmek istiyordum. Master yapmak bir yana; başka bir yere gitmek, başka bir dil öğrenmek istiyordum. Önce İtalya, ardından Los Angeles?ta California Instute of the Arts?a gittim. Para kazanmak için çeşitli işlerde çalıştım tabii bir süre.?
Sabah Gazetesi muhabiri Şirin Sever?in, ?Aranan Jön?, Timuçin Esen ile ilgili tespitleri oldukça ilginç...
?Gurbet Kadını?nda bir adam oynuyor, adı Timuçin. Onunla mutlaka konuş? diyordu gazetedeki kızlar. ?Hiç izlemedim, kimmiş o? diyordum ben de. ?Bak yakında yıldızı çok parlayacak, müthiş bir adam? dediklerinde oralı bile olmuyordum. Gönül Yarası?nda izledim sonra... Evet, pişman oldum! Şener Şen-Yavuz Turgul ikilisini tekrar buluşturan ?Gönül Yarası?nı izleyenlerin yere göğe sığdıramadığı adamdı bahsettikleri: Timuçin Esen. İşin kötüsü o kendisinden bahsetmeyi hiç sevmiyor. Herkes onu konuşuyor, ?İşte Türk Sineması?nın aradığı jön? diyor.
Ama o, ?Kim jönlüğü kaybetmiş ki ben bulayım? tavrında duruyor. Adam resmen bakışlarıyla, vücuduyla oynuyor; harikalar yaratıyor. Eleştirmenler hayatlarında ilk kez görüş birliği yapıp ona ?Müthiş? diyor. Ama o, sadece oynadım? demekle yetiniyor. Zor bir röportaj oldu anlayacağınız. ?Acı çektirdiğim için üzgünüm? dedi röportaj bittiğinde. Evet resmen acı çektim, o da farketti! Her soruya ?Bilmiyorum ki? kelimesiyle başladı. ?Kendimi nasıl anlatabilirim ki? diye sordu. Cevap vermek için çabalıyor da, doğru cevabı bulamıyormuş gibi baktı yüzüme.
Sıkılgan, utangaç, hatta tutuk! Nasıl oluyor da bu kadar tutuk bir adam bu kadar müthiş rol kesebiliyor, kendini aşabiliyor diye düşündüm röportaj boyunca.
Okumamak mümkün değil. Çünkü her dakika birisi ?Şurada da bir şey çıkmış? diyor, okumasanız bile birileri söylüyor. Zaten gazete okuyan biriyseniz, görüyorsunuz. Ama mümkün olduğu kadar kendimi eleştirmeye devam etmeye çalışıyorum. Ne yazılırsa yazılsın, mühim olan şey insanın kendi kendini bilmesi, kendini eleştirmesi, yaptığını ya da yapamadığını görmesi olduğuna inanıyorum. Daha iyisini yapabileceğine ya da neden yapamadığına inanması, onu düşünmesi...
Kaynak:Şirin Sever-Sabah