HINCAL ULUÇ?TAN, SANEM ÇELİK OLAYINA DAİR İLGİNÇ YORUM...
?Sanem Çelik oynadığı dizi ?Aliye?nin evli yönetmeni Kudret Sabancı?yla çay bahçesinde cipin içinde yakalanınca; magazin dünyası acayip bir balık yakalamış oldu. Kocasını yalnız bırakan kadın aldatılmayı hak eder mi? Adamı baştan çıkaran kadın mı bu işten sorumludur?? İşte, Hıncal Uluç?un Sanem Çelik olayıyla ilgili ilginç yorumu... TIK?layınız...
Evde, işte, beş çaylarında, içki masalarında, kadın programlarında hatta ana haberlerde herkes bu konuyu tartıştı. Kocasını yalnız bırakan kadın aldatılmayı hak eder mi? Adamı baştan çıkaran kadın mı bu işten sorumludur? ?Aliye?nin reytingleri ne olacak? Sanem Çelik diziden ayrılsın mı, kalsın mı? Göz görmeseydi gönül affeder miydi? vs. vs... Topluma mal olmak böyle bir şey herhalde....
*Sanem Çelik olayı malum ama ben esas şunu merak ediyorum; bir oyuncunun özel hayatı ile canlandırdığı karakter paralel gitmek zorunda mıdır? Adı üstünde bu bir oyunculuk; olayları tamamen ayrı ayrı değerlendireceksin. Benim özel yaşama itirazım yok ama bunlar işi özel yaşamdan çıkarmışlar. Herkese açık, insanların aileleriyle gelebileceği bir yerde etrafın dikkatini çekecek şekilde aşk yapmak çok çirkin bir şey.
* Ya kameraların yakalayış biçimine ne diyorsunuz? Arabanın önüne kadar ışık kapalı gelip, aniden ışıkları yakmalarına... Fevkalade iyi bir gazetecilik olayı! Herkesin içinde sen bir halt ediyorsan bunun özel hayat olduğunu iddia edemezsin. Evlerine girse, bahçelerine girse bu özel hayat ama umumi bir yerde sen bir yasak aşkın şovunu yapıyorsan, benim magazin gazeteciliği diye anlattığım şey bu.
SEMPATİ, ANTİPATİ ÖNE ÇIKIYOR?
*Daha önce Pınar Altuğ?un başına bu tarz bir olay gelmiş ve oynadığı diziden çıkartılmıştı. Şimdi aynı şey Sanem Çelik için de konuşuluyor. (Röportajımızı geçtiğimiz pazartesi yaptık. Bu arada dizinin yapımcıları, Sanem Çelik?le çalışacaklarını açıkladı.) Olabilir ve bu doğrudur. Televizyon dizileri herhangi bir sanat değeri olmayan, herkesin oynayabileceği reytinge dayalı diziler. Tam tersine iyi sanatçıların çektiği diziler tutmuyor. Reytingde de halkın sempatileri ve antipatileri ön plana çıkıyor. Sen iyi bir aile annesini her hafta televizyonda seyrederken, birden özel hayatında ters bir tip olduğunu görürsen o diziden soğursun. nn Peki bu doğru mu? Adaletli mi sizce? Tabii doğru, dünyanın her yerinde böyle.
* İngiliz oyuncu Hugh Grant arabada bir hayat kadınıyla sevişirken yakalanmıştı ama kariyerini etkilemedi. Yine romantik komedilerin baş kahramanı... Film başka bir şey. Filmde sanat var, adam sanatçı. Dizide halkın sempatisi önemli. Hugh Grant de bir dizide iyi aile babasını oynasaydı ve bir hayat kadınıyla basılsaydı o dizide Hugh Grant?e teşekkür ederlerdi.
* ?Bu sanatçının özel hayatıdır, dizide oynadığı karakterle karıştırılmamalıdır? diyenler var. Hiçbir sanatçı özelliğin olmadan eşek yüküyle para kazanıyorsan o zaman kurallara uyacaksın. Senin bir senede kazandığını bir bölümde alanlar var. Bunların hangisi sanatçı?
?HÜLYA DERHAL BOŞADI?
* Peki aynı şey bir erkeğin başına gelse bu kadar patırtı koparır mıydı? Haberlerde, halktan yorumlar alınır mıydı? Diziden gitsin mi kalsın mı diye tartışılır mıydı? Hiç zannetmiyorum! Toplumun değerlendirmesi önemlidir. Türk toplumunda kadının aldatması ihanet, erkeğin aldatması çapkınlık olarak görülür. Diziler de tamamen topluma bağlı olduğu için toplumun kurallarına uyuyorsun. Ama toplum bir erkeğe fevkalade büyük bir infial gösterirse o da gider.
* Aaa hiç olur mu dişi köpek kuyruk sallamadan! Tamer Karadağlı için neler söylendi ama bir şey olmadı. Çünkü, Türk toplumunun değer yargısı bu. ?Erkek çapkındır, kadın kocasına sahip olsaydı? derler.
* Çoğu zaman evli kadınlar aldatılmayı sineye çekerler. Acaba Esra Akkaya bu olay televizyonlara dökülmeseydi yine de ?Boşanacağım? der miydi? Bence demezdi; çünkü kadınlar gözleriyle görmedikleri sürece kendilerini teselli etmenin yolunu bulur ve ayrılmazlar. Hülya Avşar olayında yaşamadık mı? Kaya beş yüz kere aldattı Hülya?yı, Hülya sesini çıkartmadı. Ne zamanki bu işi herkesin içinde yaptı, derhal boşadı Hülya.
?DÜNYADA ERKEK KITLIĞI YOK?
*Öyle ya da böyle, ihanet var mı? Var! Ne fark ediyor insanların bilip bilmemesi. Önemli olan benim aldatıldığımı bilmem ve benim duygularım değil mi? İkimizin arasında olan bir olayda ben seni affedebilirim. Ama herkesin içinde yaparsan bu terbiyesizliği affetmem çok zorlaşır. Çünkü benim de toplumda bir yerim var, senin de. Sen benim toplumdaki saygınlığıma gölge düşürüyorsun.
* Ben ?Aliye? fanatiği değilim ama dizide Sanem Çelik?e bakış açımın değişeceğini zannetmiyorum. Siz ?Aliye? izleyicisi olsanız, bu olaydan sonra Sanem Çelik?e bakış açınız değişir miydi? Ben diziyi izlemediğim için bilmem ama evli erkeklerle ilişkiye giren kadınları affedemem. Dünyada erkek kıtlığı yok. Ben aşka saygı duyarım ama burada aşk olmadığı da ortada. Adam; ?Karımla aram açıktı karım Fransa?ya gitmişti ben de yalnızlık hissediyordum, bu yüzden de böyle bir elektriklenme oldu aramızda, ben karımı seviyorum? demiş, anında Sanem Çelik?i satmış. Evli erkekle ilişkiye bu toplum ?yasak aşk? diyor mu? O zaman yasaksa yasaklığını bil, geliyorsun çay bahçesine. Yer mi yok! Bu sadece Esra?yı değil toplumu da hiçe saymak...
AYŞE& HINCAL