İBO İLE HÜLYA AVŞAR?IN İKİNCİ BULUŞMASI, CANLI CANLI MAGAZİNCİ.COM DA... EKRANDA BİR NİKAH VAR AMA KİMİN?
İbo-Hülya buluşmasında ikinci raund başladı... Bir haftadır Türkiyenini gündeminden inmeyen Hülya Avşar ile İbrahim Tatlıses buluşmasının ikinci raundu az önce başladı... Tatlıses, kendisini eleştirenlere sert yüklendi... Hülya?nın gelip gelmeyeceği konuşulurken gizlice stüdyoya süzülüp sazların arkasına geçti... İşte, büyük buluşmanın tüm ayrıntıları dakika dakika magazinci.com da olacak....İbo, bir ilki gerçekleştirecek mi? Hülya, gelin mi, nikah şahidi mi olacak?
Tatlıses, programda si,nir bir şekilde konuşmaya başladı ve eleştirilere sert cevaplar verdi:
"Hülya Avşar hanımfenediyi davet ettik. Kalktı geldi... Gelen vuruyor...
Size ne...
Sizde varmı böyle bir yürek... Biz ettik. Bırakınd arkasında duralım... Vallahi vaz geçeceğim...
İlk kez 2 hafta üst üste bir sanatçıyı davet ediyoruz... O de Hülya Avşar...
Geçen hafta rating rekorları kırdık... Bizi birinci yaptınız...
Bizde Hülya Hanımı davet ettik gel dedim. Gelemem dedi. Üç gün sonra tekrar davet ettim. Hala sözündemisin dedim:
Bana gelen tepkiler var gelebilirim dedi..
Şimdi...
Diyorlaki gelmiyor... Peki nikah pastası ne olacak...
Saat 20.00 de basın toplantısı yapıyormuş...
Benden Habersiz...
Biz elimizden gelen her şeyi yaptık... Gelmezse de kendi bilir...
Tatlıses, Nankör kedi şarkısını söylerken, Hülya Avşar geizlice gelip sazın arkasına yerleşti...
Tatlıses: Geleceksin bu naz niye...
Hülya Avşar: Tamam anladım birinci olduk. Niye ben buradyım ikinci hafta...
İbo: Pantalonu değiştirmemiş.. Senin tikin mi var?
Hülya: Sanki senin tikin yok... Yamuk duruyorsun...
İbo: Bu tik mi oluyor yani...
Hülya: Geçen hafta her yerde güller vardı. Bugün hiç bir şey yok... Alıştın yani..
İbo: Gül çek...
Hülya: Ben gül dedim kağıt parçaşı değil...
İbo: Sen kaymayasın diye... Bu kalplere bak... Senin için çarpıyor... Nazar çek... Geçen haftadan bu yana
yazılmayan kalmadı. Biz iki deli bir kuyuya taş attık. Kimse çıkaramıyor. Çıkaramazsınızda.. Elinizi ayağınızı
çekin bizim üzerimizden...
Hülya: Gerçekten öyle... Neydi o taşın adı...