Yaklaşık bir haftadır süren Gezi Parkı olayları ile ilgili görüşüm net ve kesindir. 

Haklı ve barışcıl taleplerini dile getiren halkın tüm kalbim ve aklımla yanlarında olduğumu, onları desteklediğimi ve barışcıl masum taleplerini dile getirmek isteyen bu değerli insanlara gösterilen şiddete karşı olduğumu ve bir an önce son bulması gerektiğini daha önce defalarca belirttim ve bu görüşüm asla değişmedi, değişmeyecek.  

Doğanın yanında olduğum tüm projeler ve bu konuya olan hassasiyetim elbette ki Gezi Parkı'nda kesilmek istenen asırlık ağaçlar için de geçerlidir. 

Ben sanatçı kimliğimin ötesinde bir insanım ve insanlığın, doğanın zararına olan her türlü eylem ve icraatın karşısındayım. Fiziğimdi, arabamdı derken olay benim "İnsanımıza yapılan olumsuz müdahalelere duyarsizlığıma" kadar dayandı. 

Sessizliğimi kabulleniş olarak yorumlayan ve beni tanıyan tanımayan onca insanımıza duyarsız sanatçı gibi servis eden bir takım basın kuruluşlarının iyi niyetle bağdaşmayan davranışlarına mahal vermeyeceğim. 

Böyle hassas dönemlerde daha itidalli ve sağduyulu olmamız gerekirken "Söylemediğim şeyleri" söylemişim gibi yansıtan ve bu olaylarla ilgili alenen ve sorumsuzca "ilgilenmiyormuşum" gibi yansıtmaya calışan yine bu bir kısım basın ve bu üzücü olayları fırsat bilip beni hedef gösteren bir takım insanlara itibar etmemenizi rica ediyorum. 

Önemle belirtmek isterim ki; her zaman ve her daim halkın yanında olan bir sanatçı olarak barışçıl isteklerini dile getirmek isteyen insanlara uygulanan şiddete karşı duruşum nettir. 

Şiddet nereden gelirse gelsin ve bu şiddeti uygulayan kim olursa olsun, şiddetin  her türlüsüne karşı tutumum açıktır.  Bu vesile ve aracılığınızla herkesi bir kez daha sağduyulu olmaya, sorumluluğa ve aklı selimliğe davet ediyorum.