MAGAZİN GAZETECİLERİ DERNEĞİ, GÜNDEMDEKİ TARTIŞMAYI MASAYA YATIRDI... HÜLYA AVŞAR-SEYHAN ERDAĞ TARTIŞMASINDA KİM HAKLI? KİM HAKSIZ!
2007 yılının ilk günlerine yine sanatçı medya ilişkileri damgasını vurdu? Antalya?de beğenmediği bir soruya tepki vererek toplantıyı yarıda kesen Hülya Avşar gündeme damgasını vurdu? ?Grup? sorusunun yarattığı tartışmanın ikinci etabı yani havaalınında Hülya Avşar ile magazin muhabiri Seyhan Erdağ arasındaki tartışmanın yankıları tartışılmaya, konuşulmaya devam ediyor? Magazin Gazetecileri Derneği, tarışmaya konuyu ele aldı... Magazin gazetecilerinin önemli isimlerinin bir bölümü, Taksim Green Park Hotel?de yapılan toplantıda, olayı enine boyuna tartıştı. MGD?nin resmi internet sitesi www.mgdmagazin.com olayın, magazin dünyasındaki yansımalarını olduğu gibi aktarıyor? Magazin dünyası, bu tartışma ile ilk kez ikiye ayrılmış durumda? İşte, olayla ilgili görüşler ve açıklamalar?
Nurettin Soydan: MGD Başkanı ve Radyo Klas Magazin Müdürü- Programcı: (Taksim Green Park'da yapılan Magazin Zirvesi Toplantısı konuşması) Yaşanan tartışma, gazeteci- sanatçı arasındaki ilişkileri göstermesi açısından düşündürücü, ibret verici? Magazinle var olduğunun hep altını çizen Hülya Avşar'ın, sorunlu ve kavgalı olduğu bir muhabirle, olayı hassas şekilde düşünüp bu noktaya getirmemesi gerekirdi. Gazetecinin soru sormaya, karşıdaki kişinin de cevap verme veya vermeme hakkı var. Ama hassas durumlarda bazı soruların tartılarak sorulmasında, her zaman insani bir boyut vardır? Hülya Avşar'ın, ikinci etap tartışmalardaki hışmını yadırgadım? Görmemezlikten gelip gidebilirdi. Tartışma anında gerek Seyhan'ın gerekse Hülya Avşar'ın kişilik haklarına yönelik değerlendirmeleri kabul edilemez. Gazeteci, muhatabıyla aynı davranışı sergileyemez. Öte yandan, sanatçının, "yasaklama", "çalıştığı kurumun patronuna şikayet etme" ve "tehditkar" usluplar da, asla kabul edilemez. Bu tartışma, bireysel gibi görünse de, iki taraf açısından haklı ve haksız olsa da gazetecilik mesleğimize de, "sanatçı tavrı"na da gölge düşürmüştür. Bu tartışma, et-tırnak misali iletişim içinde olduğumuz gazeteci-sanatçı ilişkilerinin yeniden gözden geçirilmesini, masaya yatırılarak tartışılmasını ve haber kaynağı ile gazeteci arasındaki seviyenin mutlaka korunması gerektiğini, magazin yöneticisi arkadaşlarımızın oto-kontrolü elinden bırakmamasınını da zorunlu ve zaruri hale getirmiştir?
Fikret Ercan: Hürriyet Gazetesi yayın Koordinatörü: (www.mgdmagazin.com sordu) Gazeteci taraf olamaz. Görev yapan muhabirlere yumruk atılıyor. Ama gazeteci, karşı tarafa yumruk atamaz. Yapacağı tek şey var, yasalara sığınmak. Yaşanan tartışma, mesleki açıdan hoş bir manzara değil. Toplumda, basın mesleğine karşı artan gerginliğin artmasına sebebiyet vermişlerdir. Bundan, iki tarafın da özenle kaçınması gerek.
Erdoğan Sevgin: Atv Harika Pazar Yapım Koordinatörü: (www.mgdmagazin.com sordu) "Hoş bir tartışma değil. Soru, soru değil. Hülya Avşar, gazetecilere, Kaya ile olan ilişkilerini anlatıyor. Kaya, kızı ile yılbaşını geçirmek için orada. Kaya'nın derdi Hülya değil yani? İkisi de ebeveyn olarak medeni bir tavır içinde. Soru, aslında maksatlı değil. Bu yüzden, Hülya soruyu yanlış anlamış olabilir. Seyhan, üstüne üstüne gitmiş. O tartışmadan sonra ikinci gün Havaalanına gitmeyebilirdi. İkisinin de olayı tırmandırmaya yönelik konuşmaları yanlış? Genel olarak, Seyhan haklı.
Selim Akçin: Hürriyet Gazetesi Magazin Müdürü: (Taksim Green Park'da yapılan Magazin Zirvesi Toplantısı konuşması) Gazetecinin tavrı, açıkçası beni rahatsız etti. Hülya Avşar da olayın üzerine giderek tahrik etti. Ne olursa olsun, gazeteci, görevini yaparken, insanın kişiliğine yönelik böylesine ağır eleştiri yapamaz. Gazeteci, haberin bir parçası olamaz. Sadece haberin unsurlarını toplamak ve getirmekle yükümlüdür. Hülya Avşar'ın, "Seni istemiyorum, sevmiyorum" yaklaşımı da yanlış. Seyhan, ikinci gün gitmeyebilirdi havaalanına. Bu olaylar, mesleğimizi yaralar.
Benim kafam da net değil, bana göre ikisi de yanlış. Ben gazetecinin ikinci hareketinde iğreti oldum. Biz yargılayan mercii değiliz, biz fincanı çekeceğiz bunu aktaracağız. Ben arkadaşımı suçlamıyorum, aslında grup lafı da yanlış anlaşıldı. Tahrik edici bir unsur var. Her soruyu cevaplayan Hülya Avşar neden bu soruda neden konuşmuyor. Bu tuhaflık yok mu? Gazeteci her türlü soruyu sorar mı? Sormalı mı?
Şengül Balıksırtı: Sabah Gazetesi Magazin Müdürü: (www.mgdmagazin.com sordu) Olay düşündürücü. Muhabir arkadaşın soru sorma şeklini ve röportajdaki tavırları hoş değil. Bunlar, son dönemlerde sürekli yapılmaya başlanan yanlışlar. Sanatçı-gazeteci arasındaki mesafe duvarının yıkılması çok yanlış. Bizler, mesleğimizin ilk yıllarında, Türkiye'nin star sanatçılarından birine, örneğin Türkan Şoray'a böyle bir soru sormaya cesaret edemezdik. Sanatçılarda öyle konuşma ve tavırlarla karşımıza gelmeye asla cesaret edemezlerdi?
Kenan Erçetingöz-Gecce-Uçankuş Yorumcusu: Seni yasakladım. Patronuna şikayet edeceğim. Ne demek bunlar. Hülya Avşar gibi bir sanatçının bu durumlara düşmesine yazık?
Uğur Güneri:Tercüman Gazetesi Magazin Müdürü: (Taksim Green Park'da yapılan Magazin Zirvesi Toplantısı konuşması) Beni rahatsız eden durum Hülya Avşar'ın tutumudur. Seyhan'ı tebrik ediyorum. Ben olsaydım kavga ederdim. Seyhan'ın sorduğu sorunun art niyet taşıması tartışılır. Varsayalım ki öyle. Hülya Avşar orada, "bu biçimsiz sorularını istemiyorum" deyip çekip gidebilirdi. Daha sonraki polemikten bahsediyorum. Bu soruyu soran gazeteciyi taktir de edebilirsin. Ama sorarken de Seyhan'da küstahlık yoktu. Tamamen ölçülü ve saygılı konuşuyordu. Hülya'nın en büyük lafı patronuna söylerim lafıydı. Son 5-6 yıldır, sanatçılar, işlerini, şikayetlerini, gazetelerin Genel Yayın Yönetmenleri ile çözmesine kadar gitmiştir. Muazzez Ersoy olayını biliyoruz. Olayın bir başka boyutu da var, bunlarla çok fazla yalaka olan biziz, seviyesiz röportajları da izliyorum. Bunlara çanak tutan biziz. Gazeteciler, kendi seviyelerini muhafaza ettikçe, araya mesafe koydukları zaman, sanatçılar de o mesafeye saygı duymayı öğreneceklerdir.
Cengiz Semercioğlu: Hürriyet-Kelebek Yazarı: (Taksim Green Park'da yapılan Magazin Zirvesi Toplantısı konuşması) Son olayda da ben bu işte de Hülya Avşar kavgasında da, oradaki magazinci arkadaşların da eksik yanları olduğunu düşünüyorum. Hülya Avşar'ın eksik yanları olduğunu düşünüyorum. Birebir olayın öznesi olarak tartışmanın içinde yer almasıyla yetersiz olduğunu düşünüyorum. Özellikle ikinci buluşmada bizim arkadaşımızın, oraya hazırlık ve kavga etmeye gittiğine tanık oldum. Orada Hülya Avşar'ın el hareketleri de doğru değil. Tartışmayı kameralar önünde kavgaya döküyorsak bu doğru değil.
Cebrail Mungan Canlı Canlı-Kanal D: (www.mgdmagazin.com sordu) Hülya Avşar hassas biri. Gazetecilerin de bunu bilerek, dikkate alarak konuşması lazım. Hülya Avşar'da, kendi özel hayatının bu kadar gözler önüne sermek konusunda, kendi kendine bir tavır almalı. Seyhan arkadaşımız o soruyu daha usturuplu sorabilirdi. Lastikli kelimelere, sözcüklere dikkat etmek gerek. Seyhan, ikinci Hülya'nın karşısına çıkmayabilirdi. Bu hataydı. Hülya Avşar'da, işi uzatmayabilirdi. Bundan hareketle, bir kişinin yaptığı yüzünden tüm camia sorumlu tutulmamalı.
Barış Kocaoğlu- Akşam Gazetesi Magazin Müdürü: (www.mgdmagazin.com sordu)Hülya Avşar'ın bu aralar sorunları var. Bu nedenle sorulara tepkili yaklaşıyor?
Ali Eyüboğlu- Milliyet Gazetesi Magazin Müdürü: Hülya Avşar'ın sahne aldığı otelde yılbaşı ve bayram tatilini geçirenler arasında sadece annesi Emral, kız kardeşi Helin ve kızı Zehra yoktu. Kaya Çilingiroğlu, Feraye Tanyolaç ve çocukları Hüseyin Kaya da tatil için aynı oteldeydi. Programdan sonra kameralar karşısına geçen Avşar, yukarıdaki isimlerle aynı otelde kaldıklarını söyleyince bir TV muhabiri şu soruyu yöneltti kendisine:
"Sadettin Saran da katılacak mı bu gruba?"
Çünkü tek eksik o görünüyordu. Ama "grup" lafı Avşar'ın çok ağrına gitti. Önce muhabiri tersledi, sonra "Git buradan" dedi. O gitmeyince Avşar kendi gitti. Avşar'ın öfkesi geçmemiş olacak ki dönüşte havaalanında "grup" sorusunu yönelten muhabire karşı tavrını daha da sertleştirdi. Avşar'ın yerinde olsam soruya değil, o soruyu doğuran sebep ya da sebeplere bakardım... O "aile fotoğrafı"ma bir kez daha göz atardım. Medyanın sürekli gündeminde olmanın yaptığım TV projelerine olumlu ya da olumsuz etkilerini tahlil ederdim... Bu açıklamadan sonra sorulan bu soruya tepki göstermesi haksız. Seyhan haklı. Duruşu düzgün.
Caner Budak: MGD Başkan Vekili- Atv Harika Pazar: (Taksim Green Park'da yapılan Magazin Zirvesi Toplantısı konuşması) Hülya Avşr'a bu türde bir soruyla yaklaşılınca yanlış anlamış olabilir. Kendi aramızda konuşurken bile söylüyoruz. Ben 23 senedir şunu gördüm. Karşımızda bir grup var biz de gazeteci grubuyuz. Buradaki tartışılacak mesele sanatçı ve gazeteci arasındaki ilişki. Seyhan'ı tanıyorum. kötü insan değil. Ben her soruyu her yerde sormam. Bizim belli ölçülerin dışında soru sormaya hakkımız yok. Seyhan'ın şu anki mevzusu münferit bir olay gibi ama arkası var. Burada iki taraf da haklı, sanatçı, o kadar gazetecinin arkasında hırpalamamalı idi. İki taraf da olayı tahrik etti. Bence bu olay bir kez daha gösterdi ki, gazeteci ile sanatçı arasındaki ilişki saygı ve sevgi içerisinde olmalı. Aramızdaki ilişkilerin kesinlikle mesafeli ve saygı çerçevesi içinde yürümesi gerektiğini düşünüyorum.
Burhan Akdağ: (Pazar Sürprizi programına yaptığı açıklama) Hülya'nın sıkıntıları var. İnsanlar sıkıntıları olduğunda en yakınındaki insana patlarlar. Hülya'nın da etrafında hep gazeteciler olduğu için, o güne denk geldi, patladı?
Demirhan Hararlı: MGD Genel Sekreteri-Hürriyet: (Taksim Green Park'da yapılan Magazin Zirvesi Toplantısı konuşması) Sorular sorarken daha dikkatli olmak zorundayız gazeteci olarak. Arkadaşımızın soruyu soruş şekli yanlış. Sanatçı ilişkilerinde mesafenin korunması lazım. Bir kişinin davranışı yüzünden bütün bir camianın yargılanması, eleştirilmesi çok yanlış?
Salih Keçeci-Uçankuş (İnternetteki kendi köşesinde yazdığı yazı)
Antalya'da Hülya Avşar konuşuyor, "Ben Zehra ile geldim. Kaya, Feraye ve çocukları da geldi. Hep beraber buradayız."
Show TV muhabiri Seyhan Erdağ soruyor, "Guruba Sadettin Saran da dahil olacak mı?"
Avşar Kızı'nın yüzü bir anda değişiyor, şoka giriyor.
Çünkü beklemediği bir soru geldi ve evdeki hesap çarşıya uymadı!..
Amaç medyaya vermek istediği malzemeyi verip, bayram haberlerinde rakiplerinin bir adım önüne geçmek...
Hülya Avşar tatil listesini eksik sayınca, muhabir de sorulması gereken soruyu sorar tabii ki.
Tartışma ertesi gün havaalanında devam ediyor.
Hülya Avşar muhabiri, "Seni sevmiyorum, benim işlerime sen gelme, seni patronlarına şikayet edeceğim." diyerek hem aşağılıyor, hem de tehdit ediyor.
Ne yazık ki orada bulunan muhabirlerin hiçbiri meslektaşlarına sahip çıkıp, "Hülya Hanım, bir gazeteciyi hoşunuza gitmeyen bir soru sordu diye, bu şekilde tehdit edemezsiniz. Biz sorarız siz istemezseniz cevap vermezsiniz." demiyor.
Seyhan'ı kolundan tutup susturmaya çalışıyorlar!..
Çünkü meslek itibarını değil günü kurtarmanın peşindeler.
Unutmayın bugün bana, yarın sana.
Müslüm Demirci- Atv Magazin Müdürü-Özel Hat: (www.mgdmagazin.com sordu) "Bu soruyu Seyhan sormasaydı, Hülya Avşar o tepkiyi göstermezdi. Hülya. Medyaya kapalı biri değil. İsteyen kendisiyle rahatlıkla konuşuyor. Ama bu tartışmanın bu hale gelmesinde, önceki aylarda yaşananların rolü var. Hülya'nın her defasında gazetecileri azarlaması yanlış. Daha önce Seyhan'a, Star'dan Rana ve Kanal D'den Deniz'e aynı davranışları yapmıştı? Seyhan'ı haklı buluyorum.
Arslan Güven- MGD Başkan Yardımcısı ve Radyo İlaç Programcısı: (Taksim Green Park'da yapılan Magazin Zirvesi Toplantısı konuşması) Gazeteciler her türlü soruyu sorabilir. Ama soruş biçimi çok önemli. Hülya Avşar'ın, bugün içinde bulunduğu anlatırken, onun Kaya ile evli olduğunu, ayrılsa da bir anne olduğunu ve çocukları nedeniyle bu ilişkilerin devam etmesi gerektiğini gözardı etmemek lazım. Her ne sebeple olursa olsun, bir kişinin, bir sanatçının da, gazetecinin işiyle, ekmeğiyle oynama cüreti göstermesi hoş karşılanamaz. Hülya Avşar, beğenmediği sorulara yanıt vermeyip, gidebilirdi. Aramızda sevgi olmak zorunda değil. Gazeteci o sanatçıyı, o sanatçı gazeteciyi sevmek zorunda değil. Ama iki tarafta birbirine saygı duymak zorunda. Gazeteci sanatçı olayının ilişkinin, giderek yıprandığını düşünüyorum.
Tarkan Yıldırım- Star TV Magazin Programları Yapımcısı: (Taksim Green Park'da yapılan Magazin Zirvesi Toplantısı konuşması) En son yaşanan olayda Seyhan'ın arkasında durulması gerekiyor. Niye durulması gerek kız hakikaten çok güzel durdu, belki soru cevaplarda kötüydü, bence Seyhan doğrusunu yaptı çok da şık yaptı. Bence kızın arkasında durulması lazım... Gazeteci nerede olduğunu düşünüp her şeyi sormalı. Hülya Avşar'a bir şekilde yaptırım uygulaması gerekir diye düşünüyorum ben. Galiba işin en makul tarafı, iki tarafa da bunun böyle olamayacağını anlatmak.
Bekir Hazar Uçankuş Programı Yorumcusu: Hülya Avşar ile röportaj yapmak için akridite olmak lazım? Seyhan, haksız! Çünkü, Hülya Avşar ile görüşmeden önce form doldurmayıp, Şerefi ve namusu üzerine yemin etmemiş.
Bilal Özcan Bugün Gazetesi Magazin Müdürü: (www.mgdmagazin.com sordu) Hülya Avşar konuşmasında "İlginç bir grup olduk" dedi. Gazeteler bu sözünü yazmadı. Seyhan, bu lafı, soru olarak kendisine yöneltti,. Hülya'nın olayı alıp kişiselleştirmesi çirkin. Ben de olsa o soruyu sorardım. Hülya Avşar, Seyhan Erdağ'dan özür dilemek zorunda? Medya kurumları da meslektaşımıza sahip çıkmalı. Hülya Avşar, her dediğine "evet" diyen muhabir ve gazeteciler istiyor. Bu çok yanlış. Seyhan haklı?
Önder Çorlu- MGD Yönetim Kurulu Üyesi: (Taksim Green Park'da yapılan Magazin Zirvesi Toplantısı konuşması) Sanatçıya saygı göstermek lazım. Sanatçıların da medya mensuplarına saygı duyması lazım. Seyhan, orada vücut diliyle konuşuyor. Bunu da Hülya Avşar anladı. Bizim oturmasını kalkmasını bilen insanlar olmamız lazım. Biz Hülya Avşar'a veya başka bir sanatçı ile mahalle komşumuzmuş gibi konuşmaya hakkımız yok. Soru alaylı sorulmuş. İkinci gün tartışmalarında "Sen sanatçı mısın?" sözleriyle karşılık vermek çok yanlış. Bu tartışma, mahalle kavgası boyutunda sürmemeliydi. Bu davranışlar, mesleğimizi yaralıyor. Seyhan, soru şekli ve konuşmalarında haklı değil.
Fikret Türkyılmaz: www.meggazin.com Genel Yayın Yönetmeni: (Taksim Green Park'da yapılan Magazin Zirvesi Toplantısı konuşması) İzlediğim kadarıyla daha önceden birbirlerine tavır var. Kadın lafı oraya getirdi. Direk bir soru sordu. Başka bir soru sorma şansı yok zaten. Sadece iki taraf da birbirisinden yanlış anladı. Burada kasti bir şey yok. Köşe yazarlarının olayı gündeme getirme şekli yanlış.
Sinan Doker- Gözcü Gazetesi Magazin Muhabiri: (Taksim Green Park'da yapılan Magazin Zirvesi Toplantısı konuşması) Bütün suçun hepsi bize ait. Aramızda inanılmaz kültürsüz muhabirler var. Konuşmasını hitap şeklini ve giyinmesini asla bilmiyorlar. Hitap şekli güzel olunca, karşındaki insana güzel ve saygılı davranınca onlar da bize güzel davranır.
Erdinç Özyurt: Elmax TV Magazin Müdürü: (Taksim Green Park'da yapılan Magazin Zirvesi Toplantısı konuşması) Sibel Kekili olayını niye kimse konuşmuyor. Hülya Avşar'dan daha önemli. Sonuçta Hülya Avşar'ı kimse yasaklayamaz.
Deniz Altuntaş: Canlı Canlı Kanal D Magazin Muhabiri: (Taksim Green Park'da yapılan Magazin Zirvesi Toplantısı konuşması) Hatırlanacağı gibi, benim yaşadığım o olayda, Hülya Avşar'ın yanına gittik, 2 saat sonra çıktı ben kızıyla çıktığına dikkat etmedim. Direk soru o Feraye'nin hamile olmasına ne diyorsunuz dedim, kadın direk değişti. Ben Zehra'ya kardeş gelecek ne diyorsunuz dedim. Öyle bir tepki beklemiyordum. Bu soru sorulacağını biliyordu. Sanatçı ile gazetecinin arasındaki mesafe her geçen gün daha çok açılıyor. Bizde de suç oluyor. Her önüne gelen gazeteci oluyor. Eline makine alan gazeteci oluyor. Ben genelde birebir sorular soruyorum.
Metin Coşkun: MGD Genel Sekreter Yardımcısı: (Taksim Green Park'da yapılan Magazin Zirvesi Toplantısı konuşması) Sanatçı ile gazeteci arkadaş olamaz. Arada her zaman mesafe olacak. Biz öncelikle kendimize düzen vereceğiz.
Kenan Doğu: Gezentilki.com Magazin Kameramanı: (Taksim Green Park'da yapılan Magazin Zirvesi Toplantısı konuşması) Seyhan sayılı muhabirlerden birisi. Seyhan'ın yaptığı yerden göğe kadar doğrudur. Hülya Avşar'ın karşısında başka magazin muhabiri olsaydı, Hülya Avşar onu yerin dibine geçirirdi. Oradaki diğer muhabirler de suçlu bence. Tavır koymadılar. Olayın yatışması için herhangi bir müdahalede bulunmadılar. Malzemeyi Seyhan verdi.
Engin Güneş: (Taksim Green Park'da yapılan Magazin Zirvesi Toplantısı konuşması) Gazeteci her soruyu sormalı, yerinde zamanında sorarsan alamayacağın cevap yoktur. Hülya Avşar'ın da bu tuzağa düşmemesi lazımdı.
Muharrem Acartürk:Türkiye Gazetesi Magazin Müdürü-MGD Yönetim Kurulu üyesi: (Taksim Green Park'da yapılan Magazin Zirvesi Toplantısı konuşması) Kesinlikle Seyhan haklı ve kendisini ezdirmedi.
Cenk Şefik:www.kamerazzi.tv.Genel Yayın Yönetmeni: (Taksim Green Park'da yapılan Magazin Zirvesi Toplantısı konuşması) Feraye'nin daha önceden söylemiş olduğu bir laf var. Kaya Çilingiroğlu Hülya ile aynı yatakta yatabilir açıklaması üzerine SEYHAN bu hakkı üzerinde görmüş olabilir.
Burda asıl sorun Hülya Avşar'ın Kaya Çilingiroğlu ve Feraye'nin aynı otelde kalması... Eğer aynı otelde kalmasalardı ve Feraye birkaç gün öncesinde bu beyanatı vermeseydi bu polemik yaşanmazdı...
Bizler kendılerımızı sorguladığımız kadar yanlış ve eksiklerimizi de onlarında kendilerini sorgulamaları gerekli dıye duşunuyorum
Mesut Gengeç: Show Haber muhabiri: (Taksim Green Park'da yapılan Magazin Zirvesi Toplantısı konuşması) Aslında burada gördüğümüz gazeteci ile sanatçı arasındaki ilişkilerin ulaştığı nokta. İkinci gün neden o arkadaş oraya gitti diye soruluyor. Benim televizyonum, beni oraya göndermiş. Ben bugün Hülya hanımla kavga ettim, gidemem diyemem yani. Kimse bunu diyemez. Olayda ilk tepki Hülya hanımdan geliyor. Gece haberlerine veya haber çıktığımızda, karşılaştığımız bazı olaylarda, medya mensuplarının zaman zaman biraz çizgimizi aştığına tanık oluyorum. Ama bu olayda Seyhan tarafındayım, çünkü haklı olduğunu düşünüyorum.
Kaynak: www.mgdmagazin.com