MELİSA ÖZMEN İLE TANJU BABACAN’DAN MODA SOHBETİ
Başarılı modacı Tanju Babacan, cemiyet hayatının ünlü ismi ayrıca moda editörü olan Melisa Özmen ile yaptığı röportajda "Modacılar eğer esinlenmeyi kopyacılığa çevirmek istedikleri takdirde içlerinde var çizgiyi yansıtmamış olurlar" dedi.
Bize öncelikle kendinizden bahseder misiniz?
1968 Almanya doğumluyum. 30 yıldır mesleğimi icra ediyorum. Seninle röportaj yapmak beni fevkalade heyecanlandırıyor. Hoş geldin.
Geleceğin tasarımcılarına tarzlarını bulmaları ve gerçek bir tasarımcı olmaları adına ne önerirsiniz?
Başarı insanı kuvvetlendirir ve besler. Başkalarına karşı olan bir iletişim yolculuğudur aslında başarı yolculuğu... Çünkü başarıyı elde edipte bunu üzerinize giydiğiniz bir ceket gibi tek başınıza taşımazsınız. Başardığınız şeyde çok büyük alanlarda etki uyandırmış olursunuz. Başarı bir meslekte, bir görevde misyon edinerek en iyi şekilde en iyi şekilde sunum yaparak elde edebileceğiniz kısa vadede d eğil, emekle elde edebileceğiniz bir yolculuğun sonucudur başarı... Ben kendi adıma 30 yıldır mesleğimin yolculuğunda yürüyorum daha ne kadar sürem varsa, ne kadar giderse çalışarak bu başarıyı devam ettireceğim. Günümüzde maalesef kısa yoldan, kestirmeden yakalamaya ve başarıyı satın almaya çalışan insanlarının özellikle sosyal medyada görüyoruz, zamanla ne kadar boş olduklarını görmüş oluyoruz. Başarı bir rahmetin karşılığıdır. Şarkıcılık yolculuğunda da durum aynıdır. Örneğin Sezen Aksu, Akın Nur Yengiyi ilk çıkardığında “Sesi ona ne kadar çok benziyor.” dedik. Hatta Sertap Erener’le de ilgili aynı şeyleri konuştuk. Sürekli birlikte çalıştıkları için bir benzerlik olabilir. Ama daha sonra kendi renkleri ortaya çıktı ve her biri kendi şahsına münhasır star oldular. Moda tasarım öğrencilerininde veya tasarımcı adaylarınında kendi stillerini masa üzerine koyabilmeleri için esinlenmek ve kopya arasındaki ince teraziye dikkat etmeleri gerekiyor. Eğer esinlenmeyi kopyacılığa çevirmek istedikleri takdirde kendi içlerinde var olan çizgiyi yansıtamamış olurlar. Zaten düşünsenize, bir kıyafet yapıyorsunuz Dolce Gabbana tarzı ya da Versace tarzı ya da Cengiz Abazoğlu ile Yıldırım Mayruk tarzı... Onlar zaten varlar. Sizin kim olduğunuz önemlidir. Giyimde de, kuşamda da, yaptığınız her işte kopyacılığın ne kadar yanlış bir şey olduğunu ufacık bir testle ortaya çıkarabilirsiniz. Mesela diyelim bir kuru fasulye yemeği yapacaksınız. 5 tane hanım olsa bunu yapan ve hepsi de aynı malzemeyi kullanıp kuru fasulye yapsalar, hepsinin el becerisi farklıdır ve ortaya farklı lezzetler çıkar.
Tarzını en çok beğendiğiniz tasarımcılar kimlerdir?
En çok beğendiğim isimler, Jean Paul Gaultier, Thierry Mugler... Bunun dışında Türkiye’de genç tasarımcıların çalışmalarını çok beğeniyorum. Ayrıca son yıllarda Özlem Kaya’yı ve Özgür Nasur’u beğeniyorum. Yeni isimleri unutuyorum biraz ama beğendiğim çok isim var.
Dizilerde en çok hangi oyuncunun tarzını beğeniyorsunuz?
Ben Türk dizilerini izlemiyorum. Televizyonum yok. Yabancı diziler izliyorum. Dizilerdeki sanatçıların kıyafetlerinden ziyade styling başarısını takip ediyorum. Seyretmem gereken bir dizide, youtube’den de bakıyorum bazen styling ne kadar başarılı, ne kadar başarısız onu takip ediyorum. Zaten orada rol almış karakter kendisine ne veriliyorsa onu giymek zorunda. Rolünün kıyafetini giymek zorunda... Maalesef ülkemizde mikrofonun önündekiler önemlidir. Arkadaki vokaller önemli değildir. Halbuki bir çok elin aynı anda çarpmasıyla yüksek volüm alabilirsiniz. Styling başarısı beni ilgilendiriyor. Bugüne kadar Türkiye’deki dizilerdeki en başarılı ekip “Aşk-ı Memnu” dizisinde çalışmıştır diye düşünüyorum.
Sosyal medyayı oldukça iyi kullanıyorsunuz. Bu anlamda başarılı olmayı neye borçlusunuz?
Ben sosyal medyayı belirli planlar çerçevesinde kullananlardan değilim. Mesela resim koyma saatim, suni takipçiler falan gibi bir ruh halim yok. Sosyal medyada en çok bilinen halim benim aile yaşantım karakterim, rahmetli annemle aramda geçen sohbetler bilinir. Instagram hesabıma baktığınızda doğru düzgün bir elbise bile koymadım. Ancak bir defile dönemi ise, koleksiyon çekimim varsa o zaman bir şeyler koyuyorum. Hiç saatte takip etmiyorum. Sosyal medyayı çok iyi kullanan insanlar var. Sosyal medyacıları var. Şu sıralar sosyal medya ile ilgili benim takip ettiğim bir tek şey var. Aman elinize dikkat edin. Eliniz her an kayabilir ve bütün ve bütün sistem çökebilir.
Bu keyifli röportaj için size çok teşekkür ederim.
Ben de size çok teşekkür eder yeni adım attığınız gazetecilik hayatınızda üstün başarılar dilerim.