Fotoğraf sanatçısı Serdar Önal ile manken Merve İldeniz, evlendikten iki yıl sonra İstanbul'dan kaçıp Bodrum'a yerleşmişlerdi. Mutluluklarını kızları Leyla'nın doğumu ile perçinleyen çift, şimdilerde Bitez'deki evlerinde mütevazı, hatta vahşi yaşam belgesellerini aratmayan bir yaşam sürüyorlar.

Mankenlik yaptığı dönemde de paraya önem vermediğini, hep kalbinin sesini dinlediğini belirten İldeniz, "Hiçbir zaman pahalı arabalarım, takılarım, elbiselerim olsun istemedim. Burada gün geliyor cebimde beş kuruşum olmuyor, ama dert etmiyorum. Uzun yıllar paralı insanların içinde bulundum ve hiçbirinin parayla mutlu olmadığını gördüm. Tam tersi para hırsı insanların mutluluğunu ve sağlığını etkiliyor" diyor.

Yılan fobimi yendim

İldeniz, geçen yıllar içinde bahçesini küçük bir çiftliğe dönüştürmüş. Tam 6 kedi, 2 köpek ve bir de piton yılanı var. Birkaç ay öncesine kadar tavukları da olan ama kuş gribi korkusuyla tavuk beslemekten vazgeçen manken, yılan korkusunu da zaman içinde yendiğini söylüyor: "Hayatımda en çok yılandan korkardım. Bir gün bu korkumu yenmek için dua ettim ve sonunda oldu. Arabayla giderken karşıma bir yılan çıktı, ben de durup uzun uzun seyrettim. Ve asıl onun benden korktuğunu, kaçmak istediğini gördüm. Sonraki günlerde kızımla gittiğim petshop'ta bu pitona rastladım. Mağaza sahibine 'dokunabilir miyim' diye sordum. Onu elime alınca hiç de korkulmayacak bir hayvan olduğunu anladım. Birkaç gün sonra da Serdar'ı zar zor ikna edip yılanı eve getirdim. Şimdi en sevdiğim hayvanım diyebilirim. Onu kendi havuzumuzda yüzdürüyorum."

Ailece bahçede yatıyoruz

Evim iki dönümlük bir arsanın içinde. Her yıl mayıs ayı ortalarından eylül sonuna kadar bahçede yatıyoruz ailece. Tüm zamanım bahçede geçiyor; hele bir de yağmur yağarsa... Islanmak, suların içinde yürümek çok zevkli. Yağmur suyu da saçlarıma çok iyi geliyor ayrıca... Ekip biçiyorum, suluyorum. Kendi sebze ve meyvelerimizi oturup yemenin tadı başka hiçbir şeyde yok.

Haber ile ilgili diğer fotoğraflar