MODACILAR İSYAN ETTİ ?NİŞANTAŞI?NDA MAĞAZA AÇMAKLA MODACI OLUNMAZ?
Modacı Şebnem Çapa, Helin Avşar, Siren Ertan derken, son olarak eski manken Emel Acar?ın da ?modacılar? listesine adını yazdırması, Arzu Kaprol?ü sinirlendirdi.
Ünlü modacı, "Çok emek gerektiren ve belirli bir eğitim sürecinden geçilmesi gereken bir meslektir modacılık. Benim tasarımlarım London Fashion Week'te sergileniyor. Öyle Nişantaşı'nda mağaza açmakla olacak iş değil bu" dedi. Şebnem Çapa, Helin Avşar, Siren Ertan derken, son olarak eski manken Emel Acar'ın da 'modacılar' listesine adını yazdırması, akıllara "Modacı olmak için sadece para yeterli mi?" sorusunu getirdi. Bu işi yıllardır profesyonel olarak yapanlar, işte bu soruya kesin bir dille "Hayır" diyor ve Nişantaşı'nda butik açmakla modacı olunamayacağını savunuyorlar.
Nur Yerlitaş: Başlangıca değil, sonuca bakarım
Nasıl her sabah televizyonda farklı bir popçu ile karşılaşıyorsak; yine her sabah moda dünyasına da yeni bir isim eklenmiş oluyor! Tabii ki hepsi başarılı olmak istiyor. Ama ben başlangıca değil, sonuca bakarım. Mesela o kadar popçu içinden bir Tarkan, Kenan Doğulu, Mustafa Sandal sıyrıldı diyelim. Modada da sonuç aynı olacak. Sıyrılanlar işi götürecek!
Hakan Yıldırım: Gülünç buluyorum
Sürekli yeni modacıların ortaya çıkması beni sadece eğlendiriyor, çünkü insanların iki günde modacı olması imkansız! Yaşanılan ülkeye göre modacıların kalıcılığı değişiyor. Biz kimi alkışladığını bilmeyen bir toplumuz ve benim insanlardan tek istediğim, kimleri alkışlayacaklarını iyi belirlemeleri... "Ben modacı oldum" diye elini kolunu sallayarak ortaya çıkmaları çok gülünç oluyor.
Arzu Kaprol: Eğlenceli bir işmiş gibi göründüğü için tercih ediliyor
Dışardan bakıldığında eğlenceli bir iş gibi göründüğü için sosyetik gençler bu mesleği tercih etmiş olabilirler. Oysa çok emek gerektiren ve belirli bir eğitim sürecinden geçilmesi gereken bir meslektir modacılık... Bizler moda tasarımcıları olarak uzun yıllar bu işe emek verdik, çünkü sadece kendi çevremize değil, dünyaya iş yapmak üzere çalışıyoruz. En önemlisi Türkiye'yi tanıtmak için... Mesela şu anda benim tasarımlarım London Fashion Week'te sergileniyor. Öyle Nişantaşı'nda mağaza açmakla olacak iş değil bu!
İŞTE SOSYETİK MODACILAR
Emel Acar
Bir dönem İbrahim Tatlıses'le ilişkisi ve Erdal Acar'la olaylı birlikteliği nedeniyle magazin gündeminin değişmez simasıydı. Acar'la beraberliği sürecinde magazin dünyasından yavaş yavaş koptu ve sonunda işadamıyla nikah masasına oturdu. Derken modacılığa el attı ve ilk defilesini geçtiğimiz günlerde Çırağan Sarayı'nda düzenledi. Bazı ustalar, "Uzun süredir üzerinde çalışıyordum" dediği koleksiyonunu başkalarından esinlenerek hazırladığını söyledi. Hatta koleksiyonu başkalarına çizdirdiği bile iddia ediliyor.
Helin Avşar
İsviçre'de işletme okuyan Helin Avşar, bu sosyetik modaya ayak uydurarak "modacı" olmaya karar verdi. Ablası Hülya Avşar'ı giydirerek ve hayır işleri için tişörtler tasarlayarak kısa sürede adını duyurdu. Ancak son dönemlerde tasarımlarından çok yine özel hayatı konuşuluyor; işi ise ikinci planda...
Enci Teker
Süzer ailesinin kızları Enci Teker de Süzer Plaza'da açtığı butikle moda dünyasına "merhaba" demişti. Ancak adı daha çok Alinur Velidedeoğlu ile yaz aylarında yaşadığı aşkla duyuldu. Moda eğitimine Paris'te başlayan, ardından Beyoğlu Terzilik Yüksekokulu'nda tasarım eğitimini tamamlayan Teker, 'sosyetik' modacıların en iddialılarından biri...
Şebnem Çapa
Geçen yıl Chez-bo adlı markası ile moda dünyasına adım atan Şebnem Çapa, takdir görmek için büyük çaba harcıyor. Kıyafetlerinin kumaşlarını Hindistan'dan alan Çapa'nın koleksiyonunda, kendi çizgisini yansıtan etnik kıyafetler ön planda...
Siren Ertan
İzmir Dokuz Eylül Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Tekstil Tasarım Bölümü'nde okudu. İlk olarak Mudo'nun kafesinde çalıştı, ardından modacılığa soyundu. Önce takı tasarladı, sonra da houte couture (kişiye özel) tasarımlarını Nişantaşı'nda açtığı butikte satmaya başladı. Tasarımları genelde beğeni toplayan Ertan, işine emek harcayan biri olarak tanınıyor.