SERDAR ORTAÇ?IN SÖZLERİNE KULAK VERİN: SERVET SAHİBİYDİM, BUGÜN KİRADA OTURUYORUM!
Sıradan bir radyo DJ olarak başladı iş hayatına... Ardından ?Karabiberim? şarkısı ile müzik dünyasını sarstı... Şarkıları yıllardır dillerde... Albümleri en çok satanların liste başında... En çok çalışan yine o... Aşkları hep medyatik, kendi ekonomisi ise dramatik... Serdar Ortaç?ın hayatı, sanat hayatına yeni başlayanlar için, okunması gereken ibret dolu bir kitap gibi...
Serdar Ortaç, yıllar önce yaptığı hataları artık tekrarlamamaya kararlı. Armağan Çağlayan?a konuşan Serdar Ortaç, kazandığı paralarla şimdiye kadar 155 daire alabildiğini, ancak şimdi kirada oturduğunu itiraf etti. İşte Serdar Ortaç?ın hayatındaki git-gelleri ve yeni kararlarıyla ilgili itirafları...
Serdar Ortaç, yıllardır sahnelerde çalışmasına rağmen birikim elde etmek için çok çabaladığını belirtiyor...
"Beni 2009 yılına kadar götürecek miktarda param var. 2010?dan sonra rezervem biter. O yüzden çalışmaya devam ediyorum. Ama şimdi beni öldürseniz ihtiyacım olmayan bir parfümü aldıramazsınız. Son damlasına kadar sıkarım. Yenisini, bitince alırım. Eskiden günde 10 parfüm alır, hepsini bir kere sıkar, çöpe atardım. Adrenalinimi ben zamanında kumarda harcadım. Keşke aynı renkten 30 tişört alsaydım, ama aynı renk marka ile 30 bin Euro?luk kumar oynamasaydım. Düşünsenize, ya benim elimde böyle bir yeteneğim olmasaydı. 2000?de bütün malvarlığımı sıfırlamışken, 2005?te tekrar bu kadar sağlam ayakta durabilir miydim?"
Harkesle yarış içinde olmanın kendisini çok hırpaladığını belirten Serdar Ortaç, kendisini en iyi Ebru Gündeş?in tahlil ettiğini söylüyor...
"Ebru beni 2000 senesinden önce analiz etti. O yıllarda daha pişmemiş, oturmamış, daha az olgundum. Haklı olabilir. Bir şey diyemem ona. Şimdi biraz daha kabullendim hayatın gerçeklerini. Arzın ortasında ben varım diye düşünmüyorum. Oraları onardım, geçti. Bu mesleğin getirdiği bir şey. Avukat avukatla, gazeteci gazeteci ile yarışıyor. Sanatla uğraşan hem kendisiyle hem meslektaşı ile yarışıyor. İşin zor yanı bu. Her zaman iki tane Serdar Ortaç, iki tane Ebru Gündeş, iki tane Sibel Can var. Bir tanesi kendimizi yöneten, diğeri de onun kölesi olan sanatçı tarafımız. Bu çift karakterle yaşadığımız için iki misli daha fazla mücadele veriyoruz.
90?lı yıllardan bugüne 15 sene içerisinde belki 155 tane evim vardı. O kadar mülk alabilirdim. Şimdi baktığında kendime ait bir tane bile evim yok, kirada oturuyorum. Erol Büyükburç starlığının zirvesinde iken, bence Büyük Ada?yı satın alabilirdi. Şimdi nesi var diye bakmak lazım. Erol Bey?in 40 yıla sığdırdığı bu tecrübeyi ben 10 senede edindim zaten. Yüzlerce mülküm olabilecekken, 35 yaşıma kirada giriyorum! O gençlik aptallıkları ile kazandığım paranın hepsini yedim.
00.45 Önceki hafta Türkiye?deki neredeyse bütün gazetelerin manşetlerine çıkan La Scala 13?e Serdar Ortaç?ı dinlemeye giderken, o haberlerden sonra bu kadar büyük bir kalabalıkla karşılaşacağımı sanmıyordum doğrusu. Mekanda tek tük masalar boş.
01.00 Neredeyse bir tane bile boş masa kalmadı. İğne atsanız yere düşmeyecek kadar kalabalık... Seyirciler 18 ile 30 yaş arasında değişiyor.
01.30 Serdar Ortaç sahnede. Hit şarkılarını söylemeye başlıyor...
02.30 Kalabalık hem alkolün hem de ritmik şarkıların etkisiyle coştukça coşuyor. Neredeyse herkes ayakta... Ortamda elinizi bile oynatmanız zorlaşıyor. Eğlenmeyen yok gibi.
03.00 Sahneye şampanyalar ?yağmaya? başladı. Şişede durduğu gibi durmuyor!
03.30 İş kontrolden çıktı!
04.00 Serdar Ortaç hálá sahnede. Ama benim dayanacak gücüm kalmadı. Ben, Serdar Ortaç?la daha sonra görüşmek üzere sözleşip mekanı terk ederken, Serdar Ortaç davul çalıyor, müşteriler masaların üzerinde ve bulunan boşluklarda halay çekiyordu...