TACİZ DAVASINDA FLAŞ GELİŞME! AVUKATLAR ART ARDA AÇIKLAMA YAPTI
Oyuncu Talat Bulut hakkında, dizi setinde kostüm asistanını taciz ettiği iddiasıyla başlatılan soruşturma tamamlandı. Soruşturmada yeterince delil bulunamadığı için ’takipsizlik’ kararı verildi. Karar sonrası açıklama yapan yapımcı Fatih Aksoy: ’Yasak Elma’ dizisinde rol alan Talat Bulut’un yeni sezonda da dizinin kadrosunda yer alacağını söyledi. Ardından önce Talat Bulut’un avukatı yazılı bir açıklama yaparak ’Ortaya atılan suçlamanın delilden yoksun ve mesnetsiz iddia olduğu bir kez daha açığa çıkmıştır’ dedi, ardından ise Özge Ş.’nin avukatı ’taciz kutuda yaşanır’ açıklamasında bulundu.
Oyuncu Talat Bulut'un başrol oynadığı Yasak Elma dizisinin setinde 'kostüm asistanı' olarak görev yapan Özge Ş Talat Bulut'un 31 Mayıs'ta dizi setinde kendisini taciz ettiği iddiasıyla suç duyurusunda bulunmuştu. Soruşturma başlatan savcılık, Özge Ş.'nin iddialarını incelemeye aldı. Soruşturmada yeterince delil bulunamadığı için 'takipsizlik' kararı verildi.
'YASAK ELMA'DA DEVAM EDECEK Mİ? YAPIMCI KARARINI VERDİ
Yasak Elma dizisinde 'Halit Argun' karakterini canlandıran Talat Bulut'un yeni sezonda da dizide yer alacağını yapımcı Fatih Aksoy açıkladı: Talat Bulut'la devam edeceğiz. Savcının kararını bekliyordum. Savcı takipsizlik verdi. Bizim bu konuda başka bir yorum yapmamıza gerek yok.'
AVUKATLARI AÇIKLAMA YAPTI
Mahkemenin kararı sonrası Talat Bulut'un ve Özge Ş.'nin avukatı açıklama yaptı. 'Bulut'un avukatı: 'Talat Bulut hakkındaki asılsız suçlamadan aklanmıştır.' açıklamasını yaparken Özge Ş.'nin avukatı: 'Takipsizlik kararı verildi demek, dosya kapandı demek değildir. İtiraz hakkımız var' dedi.
Talat Bulut'un avukatı karar sonrası şu açıklamayı yaptı:
Bilindiği üzere müvekkilim Talat BULUT hakkında, Özge Ş. isimli kişi tarafından bir takım basın yayın organları üzerinden geçtiğimiz Haziran ayının başında taciz edildiği şeklinde tamamıyla iftira mahiyetinde bir karalama kampanyası başlatılmıştır. Anayasaya göre herkes, meşru vasıta ve yollardan faydalanmak suretiyle yargı mercileri önünde davacı veya davalı olarak iddia ve savunma ile adil yargılanma hakkına sahipken, müvekkilim hakkında asılsız bir suçlama ortaya atarak haysiyet cellatlığı yapanlar, bu hakkı kullanmak suretiyle etkin ve hukuki bir soruşturma talebiyle ortaya çıkmak yerine, adliye önlerinde onlarca kamera önünde ömrünü mesleğine adamış bir sanatçının onuruna ve haysiyetine suikast yapmayı tercih etmişlerdir.
Ne ilginçtir ki, basında boy göstermek yerine aslında yapılması gereken ilk adım olan suç duyurusunda bulunma gibi bir adım için ise günlerce beklenmiş ve nihayetinde bir hafta kadar süre geçtikten sonra, 6 Haziran 2018 günü asılsız bir takım suçlamalarla ve üstüne üstelik de yetkili olmayan bir adliyede suç duyurusunda bulunulmuştur. Suçlamalarla ilgili olarak etkin ve hukuki bir soruşturma yürüten Büyükçekmece Cumhuriyet Başsavalığı’nca konu her yönüyle araştırılmış, tarafların ve tanıkların beyanlanlarına başvurulmuş ve sonuç olarak Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 172.maddesi uyarınca kamu davasının açılması için yeterli şüphe oluşturacak delil elde edilemediği gerekçesiyle dava açılmasına olanak bulunmadığına karar vermiş, bu kararla da müvekkilim Talat BULUT hakkında ortaya atılan suçlamanın delilden yoksun ve mesnetsiz iddia olduğu bir kez daha açığa çıkmıştır.
Toplumun yoğun ilgi gösterdiği bu soruşturma da bu şekilde kapanmış bulunmaktadır. Karar şüphesiz ki itiraza tabidir. Ancak gerçek ortaya çıkmış, müvekkil Talat BULUT hakkındaki asılsız suçlamadan aklanmıştır. Kendisi hakkında insafsızca bir iftirayı ortaya atıp, haysiyet cellatlığı yapanların vicdanlarıyla ne şekilde ibralaşacakları ise açık bir merak konusudur.
Kamuoyunun bilgisine saygıyla duyurulur,
ÖZGE Ş'NİN AVUKATI: "TACİZ KUYTUDA YAŞANIR"
Şüpheli hakkında Takipsizlik Kararı verildiği doğrudur. Ancak ne var ki Takipsizlik kararını verilmesi demek dosyanın karara çıktığı ve kesinlik kazandığı anlamını doğurmamaktadır.
Bugün itibarı ile Takipsizlik kararına İtiraz dilekçemizi göndermiş bulunmaktayım.
Yetersiz ve eksik inceleme nedeni ile verilen kovuşturmaya yer olmadığı kararının kaldırılması ve şüpheli hakkında kamu davası açılmasına karar verilerek, bu hususun yerine getirilmesi için dosyanın ilgili Başsavcılığa geri gönderilmesini istemiş bulunmaktayız.
Bilindiği gibi Taciz kuytuda yeşerir. Birçok Yargıtay kararında Taciz eylemini icraata dökmek isteyen fail mağdurun en savunmasız olduğu zamanı kolladığı ve kimsenin görmediği zamanda harekete geçtiği hususunu göz önünde bulundurmaktadır.
Müvekkilim sessiz kalmayarak bir çok kadının maruz kaldığı taciz ve istismar eylemlerine baş kaldırarak kadınların makus talihini bozmuştur. Dünyanın her yerinde kadınlar cinsiyetleri nedeniyle, sistematik biçimde şiddet, cinsel taciz, aile içi tecavüz vb. gibi insanlık dışı işlemlere maruz kalmaktadır.
Ülkemizde yaşanan taciz ve istismar eylemleri ayyuka çıkmış durumdadır. Bunu sokağa çıkan her kadın bilir. Taciz gündelik hayatın içindedir, her yerde, her an başına gelebilir. Her altı kadından biri, cinsel şiddete maruz kalıyor. İstatistikler ortada.
İşin kötüsü; taciz ve tecavüz edenin belirli bir profili yok. İlla siyah pardösü giyip yüzünü gizleyerek dolaşan, boş ve karanlık binalarda ya da köprü altlarında yaşayan, gözleri deli bakanlar değil; babalar, erkek kardeşler, kocalar, komşular, iş arkadaşları... Hepsi o korkunç profile girebiliyor maalesef.
Taciz eyleminin mağdurları şikayet etmekten çekinmektedirler. Suçlu pozisyona düşürülmek, ciddiye alınmayacağını düşünmek, aşağılanmak duygusu ile baş başadır. Müvekkilimde 19 yaşında olup maruz kaldığı taciz eylemine karşı yasalara sığınmıştır.
Büyükçekmece Cumhuriyet Başsavcısının vermiş olduğu karar itirazımız üzerine üst Mahkemece değerlendirme altına alınmıştır.
Saygılarımla. Av. Sibel ÖNDER