MGD BAŞKAN ADAYI MUHARREM ACARTÜRK HAKKINDAKİ İDDİALARA CEVAP VERDİ...
Magazin Gazetecileri Derneği (MGD) Genel Kurul Toplantısı, 15 Haziran Pazar günü Maya Center?daki Şişli Belediyesi Konferans Salonu?nda yapılacak. Yaklaşan seçimler öncesi başkan adayları, bir yandan projelerini anlatırken bir yandan da diğer başkan adayları hakkında iddialarda bulunuyor. Bu iddiaların muhataplarından Muharrem Acartürk, yazılı bir açıklamayla yanıtladı. İşte MGD Başkan Adayı Muharrem Acartürk?ün açıklaması:
Neden adayım?
Sevgili meslektaşlarım, magazin dünyasının duayenleri ve genç kardeşlerim. Bildiğiniz gibi 15 Haziran’da Magazin Gazeteciler Derneği Başkanlığı seçimleri var. Ve bu büyük derneğin her üyesinin hakkı olduğu gibi ben de Magazin Gazeteciler Derneği Başkanlığı’na aday oldum.
Neden aday oldum, amacım ne, bazılarının dediği gibi sinsi planlarım mı var?
Bu yazıyı ve açıklamayı, son günlerde hakkımda yazılan ileri geri, aslı astarı olmayan, gereksiz ve belden aşağı seçim politikası yürüten arkadaşlar için yazıyorum. Belki çoğu üyemiz beni tanımıyor olabilir, tanıyanlar da neden Muharrem bu işe soyundu diye sorabilir diye hakkımda çıkan olumlu olumsuz haberler ve yazılar için açıklama gereği hissettim.
Bu dernek bana göre sivil toplum kuruluşları arasında en güçlü derneklerden birisi. MGD, marka değeri olarak çok yüksek ve gazeteciler arasında çok özel bir yere sahip. Yıllardır dernek üyesi olsun ya da olmasın herkes MGD için ileri geri konuşmakta ama kimse elini taşın altına koymamakta. Biz de 600’e yakın üyesi olan mesleğinde başarılı olmuş, zaman zaman Türkiye’nin gündemini değiştirmiş değerli gazetecilerin oluşturduğu bu derneği, daha iyi yerlere taşımak ve üyelerine çeşitli imkânlar sunmak için adaylığımızı koyduk. Benim amacım, üyelerimize fayda sağlayacak projeler geliştirmek ve uygulamak olacak.
Öncelikle şunu belirtmeliyim ki; Biz ve yola çıktığımız arkadaşlarımızın tek ve ortak hedefi dürüst ve adil bir şekilde MGD seçim yarışmasına girmek. Sadece projelerimizle konuşmak ve anlatmak, derneğimizin değerlerini koruyarak dernek üyesi ve çalışanlarına zarar gelmeyecek şekilde hareket etmek amacımız. Kimsenin ne yaptığı bizi ilgilendirmiyor, şu anki mevcut yönetim ya da diğer adaylar bizim hedefimiz değil, tek derdimiz MGD için neler yapabiliriz, nasıl daha da büyütebiliriz onu anlatmak ve seçildikten sonra biran önce uygulamak. Yalan yanlış gerçek dışı iftiralarla rakipleri karalamak değil, birleştirici kucaklayıcı ve değerlerine sahip çıkan bir politika izlemek. Kim ne derse desin, biz bu politikamızı bozmayacağız, zaten benim şahsımı tanıyanlar bilirler, gerek çalıştığım kurum gerek yapı olarak çamur atma politikası ile değil, yapıcı ve toparlayıcı bir karakterim vardır.
Kendimden biraz bahsetmek gerekirse; 1986 yılında gazeteciliğe Türkiye Gazetesi’nde başladım. Gazeteci olarak çeşitli servislerde görev yaptım. 1994 yılında TGRT Televizyonu’nda görev yaptım. Daha sonra tekrar Türkiye Gazetesi’nde göreve başladım ve 2000 yılında Sarı Basın Kartı sahibi oldum. Halen Türkiye Gazeteciler Cemiyeti üyesiyim de. Kimseye gazeteciliğimi sorgulatmam. 2001-2010 yılları arasında Türkiye Gazetesi’nde TV Sayfası editörü ve Magazin Müdürü olarak görev yaptım. Birçok köşe yazısı ve habere imza attım.
2010 yılında gazeteden ayrılıp ticarete atıldım. Organik Sarayı isimli bir şirket kurdum, 3 kişiyle başladığımız şirketimiz, şükürler olsun iki yıl içerisinde 120 kişilik kocaman bir firma oldu. O dönemde Organik Sarayı Post isimli aylık 20 sayfalık gazete bile çıkardık. Tabii ki, bu süreçte inişli çıkışlı zamanlarımız oldu, resmi olarak şirket hesabımıza milyonlarca lira girdi ve çıktı. Ticaretle uğraştığımız için her firmanın olumlu olumsuz iyi kötü günü olduğu gibi tabii ki kötü günlerimiz de oldu. Bugün hangi şirketin borcu yoktur? Önemli olan borcunun olması değil, bu borcu karşılayacak mal varlığı, deposundaki stokları ve yaptığı işlerdir. Biz hala 2011 yılında taşındığımız 800 metrekarelik Sefaköy E5 kenarında bulunan ofisimizdeyiz. Yerimizi değiştirmedik, battı bitti diyenler için ufak ayrıntı hala 50 kişi şirketimde sigortalı olarak çalışmakta. Şu anda belki TV reklamlarında gördüğünüz gibi Tasarruf Gayrimenkul adı altında Çatalca Bölgesi’nde arsa satışlarımız devam etmekte. Halen çağrı merkezi olarak çeşitli kişi ve kuruluşlarla ortak veya şahsi olarak çalışmalarımız devam etmekte. Bu arada iki adet limited şirketimiz devam etmekte. Şükürler olsun ki, bu süreçte birçok magazinci arkadaşımıza hem iş verdik, hem dergileri, internet siteleri olmak üzere katkı amacıyla reklam vererek yardımlarımız oldu. Bunlar söylenecek şeyler değil, ama kuru iftiralardan dolayı bu açıklamaları yapmak zorunda kaldık. Hatta benden mekânımızı kullanmak ve çeşitli imkânlarımızı kullanmak için yardım isteyen üyelerimize destek amaçlı hep yardımımız oldu. Şu anki durumum da ticaret yapan her insan gibi borcum olabilir ama bunu karşılayacak ve bunları aşacak bir sürü işim faaliyetlerim devam etmekte. Tekrar ediyorum şirketimde şu an itibariyle toplam 50 kişi sigortalı olarak çalışmakta. Yakında da tekrar günde ortalama 50 bin TL reklam vererek TV’lerde yine ürün satışlarına devam edeceğiz. Sadece bitkisel ürünler anlamında piyasa lekelendiği için kulvar değiştirip ürün değişikliğine gittik, bu süreçte sıkıntılar her şirkette olduğu gibi bizde de oldu. Ama hala ilk günkü yerimizde ve şartlarda çalışmalarımıza devam ediyoruz. Gelmek görmek isteyenler için kapımız her zaman açık.
Biz neden MGD’ye talip olduk? Söylentiler gibi yok arkasında birileri var, yok sinsi planları var yok borç ödeme merkezi mi görülüyor? Bunlar çirkince atılan iftira ve yalanlar. Bundan üç yıl önceki yapılan MGD seçimlerinde de başkanlığa adaylığımı koymak istemiştim. Ama o zamanki büyüklerim yakın çevrem erken olduğunu, bir dönem daha adaylığımı koymamamı söylediler ve ben de adaylıktan vazgeçerek, iki adaya da saygı gösterip adaylıktan çekildim. Kısmet bugüne imiş.
Bizim şu anda MGD Başkanlığı’na aday olmamızın sebebi, kendimde ve ekibimde o enerjiyi bulmak, projeler üretmek ve uygulamak her üyenin kazanacağı ve fayda sağlayacağı, zamanla itibarının artacağı bir dernek haline getirmektir. 20 yıldan fazla gazetecilik tecrübesi ve beş yıla yakın ticari birikimimle birlikte MGD’yi bir yerlere taşıyacağımıza inanıyoruz. Projelerimizi de zaten sizlerle zaman zaman paylaşıyoruz. Hiçbir art niyet sinsi plan kesinlikle yok.
Artık gazetecilik yapmıyor diyenlere de çok basit ve net bir cevabım var. Bir internet sitesi açıp orada yazı yazmak gazetecilikse, yarından itibaren hemen bir magazin sitesi kurabiliriz. Buna şükürler olsun gücümüz ve kabiliyetimiz var.
Ben şahsım olarak çok net söylüyorum; Magazin Gazeteciler Derneği çok büyük bir kurum ve kuruluş. Bu çatının tekrar bir araya gelip toparlanması için büyük bir sinerji ve iteklemeye ihtiyacı var. Bu da birlik beraberlik ve dayanışmayla olur. Benim MGD Başkanı olup olmamam önemli değil, ekibimde genelde tecrübeli ve usta gazeteciler de var. Biz projelerimizi anlatırız, isteyen istediğini tercih eder. Ama yalanla yanlışla, karalamayla bir politika hiçbir zaman izlemedik ve izlemeyeceğiz. Biz lafa değil icraata bakarız.
Bu arada ufak bir hatırlatma; Sayın Nurettin Soydan yönetimindeki MGD’de yönetim kurulu üyesiydim ve “Ayın Gazetecisi” projesini sundum, sponsorunu o dönem ben buldum, yönetim kurulu sağ olsun kabul etti ve uyguladı. En basit örneği budur. Biz projelerimizle ve icraatlarımızla bu göreve talip olduk.
Son yıllarda hiçbir seçimin bu kadar erken gündeme geldiği de görülmemiştir. Bunda ben ve beni destekleyen gazeteci dostlarımın katkısının büyük olduğuna inanıyorum. Gerek projelerimizi anlatmak ve sizlere mesaj yoluyla bildirmek, gerek sosyal medyadan bildirmek suretiyle MGD Seçimleri’nin ne kadar önemli olduğunu siz değerli üyelere hissettirdik. Bizi karalayan ve iftira atanlara karşı da hep saygımız sonsuz. Sonuçta, biz kavga eden değil, birlik ve beraberlikten yana olma taraftarıyız. Siz değerli üyelere zaman zaman yine projelerimizi anlatacağız ve seçimlerde kim aklınıza yatıyorsa ona oy verin diyeceğiz. Hedef böyle büyük bir kurumun ve kuruluşun 20-30 oyla başkanını seçmesi değil, 200-300 oyla başkanını seçmesi. Bu kim olursa olsun fark etmez. Yeter ki, derneğe faydalı bir başkan ve yönetim gelsin.