Bir sanatçı olarak çevreye ve dünyaya karşı sorumluluk hisseden ve bunu yaptığı projelerde sık sık dile getiren Aydilge şunları söyledi:

"Bu yola ilk baş koyduğumda Dünyanın Kalbi Durmasın parçasını söyleyerek  insanların çoraklaşmış yüreklerine dokunmaya çalışmıştım. O zamandan beri de "duyarsız insanların çorak yüreklerine inat" bağıra bağıra şarkılarımı söylemeye devam ediyorum. Bazen kelimeler o kadar yüz üstü bırakıyor ki insanı,  o zaman müziğe sığınıyorum. Ama şimdi konuşma zamanı.  Hani TV'lere çıkıp büyük büyük laflar ediyor bazıları, hani "aman suyu az tüketin, naylon poşet kullanmayın" gibi bireysel çözümler öneriyorlar. Ben buna öyle öfkeleniyorum ki... Çünkü bunlar, asıl gerçeği perdeliyor. Asıl gerçek, sistemin, enerji gereksinimini karşılamak üzere, kirletici ve tehlikeli projelere baş vurması... Bireylere sorumluluk yükleyip, az su kullanın demek kolay! Ama bu ülke fosil yakıt bağımlığından bitap düşmüş durumda.  İstediğiniz kadar az su tüketin neye yarar!  Dünyayı ağır hasta ettik. Kalbi tekliyor, nefes darlığı çekiyor. Nükleer enerji tek çözüm değil! Daha yeni, daha güvenli ve daha temiz enerji kaynakları var. İşin belki de en duygusal yanı ne biliyor musunuz?  Hani annelerimizi ne kadar kırıp üzsek de onlar yine bizi affeder, kollar ya, doğa da ona yaptığımız tüm kötülüklere rağmen, hala tüm anaçlığıyla bizi kurtarmak için bekliyor çünkü rüzgar, su ve güneş gibi yenilenebilir enerji kaynaklarını kullanarak ancak düzlüğe çıkabiliriz. Yani yine doğanın sayesinde.

Lütfen yüreğinizin derinlerine bir damla olsun inmeye çalışın... Bir deneyin lütfen... Orada eminim ki dünyanın hakimi değil, onun bir parçası olduğumuzu söyleyen temiz bir iç sesin türküsünü duyacaksınız."