Hem müziği hem de video klipleriyle ilgi çeken genç sanatçı, 2019’a ilk albümüyle giriş yapıyor; kendi hayatından öyküleri, özgün müzikal evreninde birer renk ve ses tablosuna dönüştürüyor. Türler ve zamanlar arası geçişleri, Anadolu ezgileri ve enstrümanlarıyla ‘karmakader’ 80’ ve 90’lardan hafızamıza kazınan büyüleyici albüm deneyimlerini Damla’nın diliyle dinleyicisine sunuyor.

Pinhani’den tanıdığımız gitarist Eray Polat’ın prodüktörlüğündeki albümde düzenlemeler Eray Polat, Sabi Saltiel ve Gürkan Kömürcü'ye ait. Kayıtlarda Çağrı Sertel, Volkan Öktem, Turgut Alp Bekoğlu, Burak Irmak gibi önemli müzisyenlerin yanında yurtdışında da ses getiren yerel müzisyenler Hasan Gözetlik, Cafer Nazlıbaş ve Tamer Karaoğlu da Damla’ya eşlik ediyor.

Etnik tınılarla süslü, isyankâr ama kadife vokalleri, kabak kemane, asma davul ve darbuka baharatlandırırken; akustik alt yapılar deneysel elektronik ambiyans sesleri ile buluşarak günümüzde yükselen bağımsız Türk popuna yeni bir soluk getiriyor. 80’lerden synth sesler sizi zamanda yolculuğa çıkarırken, Damla’nın sözlerinde, genç bir kadından tutku, yalnızlık, itiraf, ayrılık ve umut. Yani karmakarışık aşıklara karmakader şarkılar var.

Mastering'i Pieter Snapper tarafından Babajim İstanbul Stüdyolarında yapılan albümün görselleri, New York'ta yaşayan fotoğraf ve video sanatçıları Sinan Tuncay ve Rehan Miskci tarafından gerçekleştirildi. Sanat yönetmenliğini ve kostümleri ise Damla ile birlikte tasarladılar.