KAYAHAN USTA YİNE DÜMENE GEÇTİ VE KONUŞTU: BU FIRTINADA DENİZE ÇIKAN DELİDİR!
Yeni bir Kayahan albümü daha raflarda. ?Fırtınalı bir deniz?e benzettiği müzik piyasasında albüm çıkarma nedeni ise küçük kızı: Büyük kızım benim bütün müzik serüvenimi izledi, küçük kızımın da buna hakkı vardı.
Kayahan, Sabah Gazetesinin başarılı röpartaj muhabiri Şirin Sever'e konuştu... Evinin kapılarını uzun aradan sonra aralayan açtı...
Uzun, çok uzun telefon konuşmalarının sonrasında buluşuyoruz Kayahan'la. Tek şartı var çünkü; Nilüfer'le ilgili soru sorulmayacak! Acarken'teki evinde karşı karşıya geldiğimizde ısrar ediyorum yeniden, ikna edemiyorum! Duvardaki saate bakıyor, "Madem neler olduğunu merak ediyorsunuz, anlatayım ama teybi açmayın ve yazmayın" diyor. Nilüfer'e ne zaman kırıldığını, ona neden 'şarkılarımı söyleme' dediğini, aralarında geçenleri... Bir bir, sahne sahne anlatıyor. Tam 34 dakika sürüyor! Sonra fotoğraf çekmek için bahçeye! "Ben çim biçme makinesine atlayayım, kızım sen de akülü arabana bin" diyor. İşi biliyor yani. Fotoğraf çekme işlemimiz Kayahan sayesinde rengarenk bir şova dönüşüyor. Konuşmaya devam... Bu kez teybimiz açık; 'en iyi şarkılarım' dediği, son göz ağrısı 'Biriciğim'e' albümünü anlatıyor. İçinde yine klasik olmaya aday 'o' Kayahan şarkıları var. Yıllarca dinlenen, asla eskimeyen, 'Geceler', 'Esmer Günler', 'Odalarda Işıksızım' tadında unutulmayacak şarkılar... Söz ve müzik: Yine Kayahan! Her zaman olduğu gibi noktasından virgülüne onun eseri şarkılar. Tam iki yıl iki ay sancılar çekerek yazdığı, "Benim hala söyleyecek sözüm var" diyerek, fırtınalı denize benzettiği bu piyasa koşulları içinde çıkardığı albümünü ondan iyi kim anlatabilir? Ben aradan çekiliyorum, söz onda: Bu şarkılar, yürürken, ıslık çalarken ya da komşuyla sohbet ederken anlaşılacak şarkılar değil. Bu şarkıların yalnızlığa ihtiyacı var çünkü yalnız yazıldılar. Onlar sizinle arkadaş olabilir ama üçüncü bir arkadaşı hiç kaldıramazlar. Sadece siz ve o şarkılar olursa çok güzel diyalog kurabilirsiniz, çünkü kıskançtırlar. Alanlar helal etsinler, tüm samimiyetimle söylüyorum; kötü olduğunu düşünsem bu albümü piyasaya çıkarmazdım...
Nilüfer Hanım'a hala saygılıyız!
* Piyasayı yakından takip ediyor musunuz?
Hayır, etmiyorum. Ben şarkı oluyorum yazarken, başka şeye dağıtacak vaktim yok. Müzik adına bir şeylere özellikle bakmıyorum çünkü bana kötü elektrik vermesinden korkuyorum. Bana inanmadılar, hakikaten Nilüfer Hanım'ın plağını dinlemedim. 'Dur bakalım, nasıl kötü bir şey yapmış' diye mi dinleyeceğim!
* 'İyi bir şey yapmış mı' diye de dinleyebilirdiniz!
Ama bu ihtimal yoktu! Siz yarın uçak yaptım diye gelseniz, ben sizin uçağınıza bakar mıyım?
Çok basit, yapamazsınız!
* Neden Nilüfer'in söylediklerine cevap vermiyorsunuz?
Saygılıyız hala, böyle izah edelim. Size 34 dakika hikayeyi anlattım. Şu kadarını yazın lütfen; Akdeniz Akdeniz şarkı yarışmasında 'Geceler' adlı şarkıyla kazanılan ödül için Nilüfer mahkemeye 'Ona yardım ettik, ödülü ona verdik' diyor. Bu büyük yalandır, çünkü bu şarkıya verilmiş bir ödüldür.
Kaynak: Şirin Sever/Sabah