İşte o yazı...

Pazartesi günü Yılmaz Erdoğan’ın merakla beklenen filmi “Organize İşler 2: Sazan Sarmalı”nın vizyon tarihinin ertelendiği haber oldu gazetelere...

Bu hafta sonu vizyona girecekti film apar topar ertelendi...

Olacak iş mi?

Her sene 10’a yakın film yapan BKM’nin daha önce son dakikada böyle bir şey yaptığını gördünüz mü?

Filmde teknik bir problem mi var, Yılmaz’ın içine mi sinmedi, merak eden de yok...

Ben söyleyeyim, bunların hiçbiri değil...

Erteleme gerekçesinin altında sinema sektöründe yaşanan büyük bir kaos yatıyor: Film yapımcılarıyla salon işletmecileri, özellikle de Mars Grubu birbirine girdi...

Film yapımcıları haklarının verilmediğini, promosyonlarla bilet fiyatlarının sürekli yükseltildiğini söylüyor.

Türkiye’nin en büyük sinema işletmecisi Mars Grubu sattığı biletin yanına mısır-meşrubat promosyonları ekliyor.

Hatta yüksek seyircinin olduğu seanslarda zaman zaman bunu zorunlu kılıyor...

Kart sistemleri, üyelik sistemleri, toplu satışlarla kendi kârlılığını artırıyor...

Uzunca bir süredir film yapımcıları bu uygulamadan rahatsızdı.

Sonunda salı günü TESİYAP (Televizyon ve Sinema Filmi Yapımcıları Derneği) çatısı altında bir araya geldiler.

SİSAY’la (Sinema Salonu Yatırımcıları Derneği) masaya karşılıklı oturup meseleyi tartıştılar...

Toplantı sonrasında da bir uzlaşmaya varılamadı.

Bunun üzerine yapımcı kanadında radikal bir eğilim belirdi. Mars grubu anlaşmaya yanaşmazsa bu sezon filmlerini vizyona sokmayacaklar.

Bu bir boykot değil, bütün yapımcılar bireysel karar verecek ama toplantıya katılan ve konuştuğum 4 yapımcı da anlaşma sağlanmazsa filmlerini çekeceklerini söylediler.

Türk sinema sektöründe yapımcılarla salon işletmecileri arasında ilk kez bu boyutta bir restleşme yaşanıyor.

Yapımcılar ne istiyor?

Yapımcılar sinema salonu işletmecilerden bilet başı paylarının artırılmasını istiyor...

Seyircinin salona mısır yemeye değil, film izlemeye geldiğini söylüyor. Kendilerinden habersiz mısır-meşrubat promosyonu yapılmasını istemiyorlar...

“Bizim ürettiğimiz iş üzerinden, promosyonlarla artı değer yaratarak haksız kazanç sağlanıyor” diyorlar...

Son 5 yılda film yapımcıların 4,5-5 lira arasında değişen bilet başı paylarının değişmediğini ancak sinema bileti fiyatlarının sürekli arttığını söylüyorlar...

Bilete mısır-meşrubat fiyatı eklenmesine ve bunun hafta sonu seanslarında zorunlu hale getirilmesine karşı çıkıyorlar.

Daha küçük salon zincirleri ve işletmeler, yapımcıların bu isteğine sıcak bakarken, Türkiye’nin en büyük sinema işletmecisi Koreli Mars grubu anlaşmaya yanaşmıyor.

Yapımcılar da buna karşılık filmlerini vizyona sokmama seçeneğini gündeme getirdiler, bir nevi “biz olmazsak sat bakalım mısırı nasıl satacaksın” dediler.

Konuştuğum bir yapımcı, “Sakın yanlış anlaşılmasın biz bilet fiyatlarının artmasını istemiyoruz. Var olan fiyatlardan hakkımız olan pay verilsin diyoruz.

2 milyon da izlensen film

zarar ediyor artık. Otopark 15 lira, mısır 10 lira, yapımcının kazandığı 5 lira... Film çekemez duruma geldik” dedi...

Mars ne yapıyor?

2001 yılında Muzaffer Yıldırım ve Menderes Utku’nun kurduğu Mars Grubu, 2016 yılında Güney Koreli CJ CGV şirketine satıldı.

Şu an 884 salon ve 121 bin 348 koltukla Türkiye’nin en büyük sinema salonu işletmecisi durumundalar...

2018’de Türkiye’de 200 milyon dolar ciro hedefliyorlar.

Önümüzdeki 5 yılda özellikle Anadolu’ya 200 milyon dolarlık yatırım yapacaklar...

Özel koltuklar, biletle birlikte sattıkları mısır, meşrubat gibi promosyonlarla sinema bileti fiyatını yükseltiyorlar...

Hafta sonu bazı seanslarda promosyonsuz sinema bileti bulmak imkansız gibi bir şey...

Bu kârı da yapımcılarla bölüşmüyorlar.

Yapımcıya 4,5 lira verdiği bileti, mısır meşrubat promosyonuyla 17-20 liraya kadar çıkartıyor...

Bu sistemlerini Kore, Vietnam, Endonezya ve Rusya’ya da uygulamaya hazırlanıyorlar.

Toplantıya katılan şirketler

Eğer Mars’la bir anlaşma olmazsa bu sezon filmlerini vizyona sokmama kararı alan yapım şirketleri Türk sinemasının en güçlü oyuncularından oluşuyor.

Yılda film sayısı olarak yarıdan fazlasını, gişe olarak sektörün yüzde 80’inden fazlasına üretiyorlar...

Dolayısıyla bu yapım şirketlerinin filmlerini vizyona sokmaması en iddialı filmlerin seyirciye ulaşamaması anlamına geliyor...

İşte salı günü yapılan toplantıya katılan film şirketleri....

◊ BKM (Necati Akpınar ve Yılmaz Erdoğan)

◊ Boyut Film (Mahsun Kırmızıgül)

◊ Çamaşırhane Film (Şahan Gökbakar)

◊ Fikir Sanat (Cem Yılmaz)

◊ Madd Entertainment (Vizyondaki Bizim İçin Şampiyon filmini de yapan Ay Yapım ve Med Yapım’ın ortak film şirketi)

◊ Mustafa Uslu (Ayla ve Müslüm filmlerinin yapımcısı)

◊ NuLook (Kara Komik Filmler de dahil olmak üzere Cem Yılmaz filmlerinin yapım ortağı olan Muzaffer Yıldırım’ın şirketi)

◊ TAFF (Timur Savcı ve FONO Film’in sahibi Cemal Okan’ın yapım şirketi)

Anlaşma sağlanamazsa vizyona girmeyecek filmler

◊ Organize İşler 2: Sazan Sarmalı

(Yılmaz Erdoğan)

◊ Kara Komik Filmler (Cem Yılmaz)

◊ Recep İvedik 6 (Şahan Gökbakar)

◊ Mucize 2: Aşk (Mahsun Kırmızıgül)

◊ Çiçero

(Erdal Beşikçioğlu)

◊ Öldür Beni Sevgilim (Murat Boz, Seda Bakan)

◊ Bir Aşk İki Hayat (Bergüzar Korel, Engin Akyürek)

◊ Can Dostlar

(Güldüy Güldüy ekibi)