YEŞİLÇAMIN YILDIZI SON YOLCULUĞUNA YALNIZ UĞURLANDI
1973 yılında Ses Dergisi?nin Sinema Artisti birincisi olan bir dönem Yeşilçam?da fırtınalar estiren jönü Mesut Engin memleketi Söke?de toprağa verildi.
Geçirdiği kaza nedeniyle yaşama küsüp uzun süre sefalet içinde yaşamını sürdüren ünlü aktör Mesut Engin (Kundak) önceki gün kalp, solunum ve beslenme yetmezliği ile kansızlık nedeniyle İstanbul Kartal Yavuz Selim Devlet Hastanesi'ne kaldırılmıştı. Doktorların müdahalelerine rağmen kurtarılamayan Mesut Engin hayatını kaybetti.
Kimliğinde soyadı olarak Kundak yazan oyuncunun cenazesini İstanbul'dan alıp baba ocağı Söke'ye getirme görevi İsviçre'de yaşayan kardeşi Engin Kundak'a düştü. Sabah saatlerinde Söke'ye gelen cenaze ilk olarak Söke Fehime Kocagöz Devlet Hastanesi'ne getirildi. Devlet Hastanesi'nden başta kardeşi Engin Kundak ve Söke Belediye Başkan Yardımcısı Levent Tuna olmak üzere arkadaşları tarafından alınan cenaze, baba ocağının önüne getirildi. Anne Mediha Kundak burada evinin balkonunda çıkarak feryat etti. Cenaze aracındaki oğluna seslenen anne Mediha Kundak'ın 'Oğlum evine böyle mi gelecektin, seni böyle mi görecektim' feryatları yürek burktu.
Ünlü sanatçı Mesut Engin'in cenazesi daha sonra son yolculuğuna uğurlanacağı Kocacami'ye getirildi. Cenaze töreninde Mesut Engin'in kardeşi Nazan Kundak ve anne Mediha Kundak'ın feryatları yükseldi. Baba Tahsin Kundak güçlükle ayakta durabildi. Törende sinema dünyasından sadece Berhan Şimşek'in çelenginin bulunması dikkat çekti. Cenaze törenine Söke Belediye Başkan Yardımcıları Levent Tuna ve Enver Helvacı, Kuşadası Belediye Başkan Yardımcısı Mehmet Zeki Fidandal, Ailesi, yakınları ve Sökeli vatandaşlar katıldı. Mesut Engin'in cenazesi öğle namazına müteakip kılınan cenaze namazı ile son yolculuğuna uğurlanırken, Granta Mezarlığı'na defnedildi.
Ağabeyi Mesut Engin'in hayatından sanat dünyası içinde yer alan ya da almayan herkesin dersler çıkarması gerektiğini dile getiren kardeşi Engin Kundak; ağabeyinin hayatının adeta film gibi geçtiğini söyledi. Mesut Engin'in zirveye ulaşma, dibe vurma, coşku, dostluk, kardeşlik gibi hayatın içinde olan her şeyi fazlasıyla bir arada yaşadığını ifade eden Engin Kundak, "Bu yüzden hepimizin çıkaracağı dersler var. Hayat acımasız. Bunlar yaşanması gerekiyormuş ve yaşıyoruz. Hepimizin başı sağ olsun" dedi. Sanatçı dostlarından arayanlar olup olmadığı yönündeki soruya karşılık kardeşi Engin Kundak, "Kimse aramadı ama kimseyi de suçlamıyorum. Cenazeden haberleri olmamış olabilir" dedi.
MESUT ENGİN'İN FİLM OLABİLECEK YAŞAM ÖYKÜSÜ
Sökeli Mesut Engin 1973 yılında Ses Dergisi'nin düzenlediği sinema artisti yarışmada erkekler kategorisinde 1. seçilmiş, bayanlar kategorisinde birinci olan Necla Nazır ile birlikte Yeşilçam'a ayak basmıştı. Mesut Kundak, sinema dünyası ile tanıştığında kardeşi Engin'in adını soyadı olarak kullandı ve
seyircinin karşısına Mesut Engin adıyla çıktı. Şöhret basamaklarına çok hızlı tırmanan Mesut Engin, geçirdiği trafik kazasında sağ el bileğinin sinirlerinin kesilmesi sonucu hayattan koptu ve kendisini alkole verdi. 30 yaşında İstanbul'un varlıklı ailelerinden birinin kızıyla nişanlanan Engin güzellik salonu işletmeye başladı. Sinema dünyasındaki hiçbir arkadaşından destek görmedi. Mesut Engin, içine düştüğü bunalım sonucunda tamamen alkole sığındı. İşini de, şöhretini de kaybetti. Bir dönem sokaklarda yattı, hatta bir dilenci çetesi tarafından zorla dilendirildiği bile iddia edildi.DHA