AŞIK VEYSEL FİLMİNE SUÇ DUYURUSU
Türk halk müziğinin efsane ismi, muhteşem eserlerinin sahibi Aşık Veysel Şatıroğlu’nun yaşadıklarını anlatan bir film için hazırlıklar sürerken, projenin beklenmedik bir hukuki krizle çıkması gündeme geldi. Filmin senaryosunun kendisine ait olduğunu iddia eden yazar Abbas Akbayrak, yapımcı ve yönetmen Gökhan Keskin hakkında suç duyurusunda bulundu.
FİLMİN ÇEKİMLERİ SİVAS'TA BAŞLAYACAK
Aşık Veysel'in 79 yıllık eserleri ve eserlerinin konu alacağı film, halk ozanın doğduğu topraklar olan Sivas'ta çekilecek. Aşık Veysel'in hayatının geniş bir kitleye ulaşmayı başarması, daha çok okunan telif ve emeğin korunması konularıyla tartışmaya yol açtı.
"SENARYOYU YILLAR SÜREN ARAŞTIRMALARLA YAZDIM"
Yazar Abbas Akbayrak, yıllardır Aşık Veysel üzerine araştırma yaptığını, ailesini ve Veysel'i oluşturan kişilerle bir araya gelerek ayrıntılı bir çalışma yürüttüğünü belirtti. Akbayrak, bu araştırma sonucunda bir senaryo yazdığını ve bu senaryoyu yapımcı yönetmen Gökhan Keskin ile paylaştığını söyledi. İddiaya göre, taraflar arasında sözlü bir anlaşma yapıldı ve filmi birlikte yapmak için görüşmeleri birlikte yaptıklarını söyledi.
Ancak Akbayrak'a göre Gökhan Keskin senaryoyu kendisine ait olduğunu ve değişiklikler yaptığını belirterek başına film hazırlıklarına başladı. Bu durum üzerine Akbayrak, eserinin izinsiz ticari faaliyette bulunduğu suçun duyurusunda bulundu.
"EMEĞİMİN ÇALINDIĞINI HİSSETTİM"
Konuya ilişkin açıklama yapan Abbas Akbayrak, “Bu senaryoyu yazmak için yıllarımı verdim. Aşık Veysel'in yaşadığı doğru bir şekilde anlatabilmek için büyük emek harcadım. Ancak emeğim hiçe sayılarak çalındı. Bu durum sadece bana değil, Aşık Veysel'in hatırasına da saygısızlıktır” dedi. Akbayrak, hukuki sürecin takipçisi olduğunu ve haklarını sonuna kadar arayacağını belirtti.
YAPIMCI KESKİN SESSİZLİĞİNİ KORUYOR
Suçların merkezlerindeki yapımcı ve yönetmen Gökhan Keskin henüz bir açıklama yapmadı. Keskin'in bu iddialarının karşısında nasıl bir savunma yapılacağı merak konusu. Öte yandan sinema ve sanat camiası yaşanan bu gerilimin projenin olumsuz bir etkisi olup olmayacağı tartışmaya başladı.
AŞIK VEYSEL'İN ANISI VE EMEĞİN KORUNMASI TALEBİ
Aşık Veysel gibi bir halk ozanının hayatı beyaz perdeye devam ediyor, hem tarihi hem de kültürel bir sorumluluk taşıyor. Ancak hukuki anlaşmazlıkların filmin gecikmesine ya da filmin ruhuna zarar vermesine yönelik endişeler dile getiriliyor. Sanat çevreleri ve Aşık Veysel hayranları, bu süreci bir an önce çözüme kavuşarak yapımın halk ozanına yakışır şekilde çekilmesini umut ediyor.
Bu hukuki mücadelenin nasıl sonuçlanacağı ve filmin gücünün kamuoyunda nasıl etkileneceği büyük bir merakla bekleniyor.
Aşık Veysel Kimdir?
Aşık Veysel Şatıroğlu, 25 Ekim 1884 tarihinde, Ahmet ve Gülizar çiftinin çocuğu olarak, Şarkışla, Sivas'da dünyaya geldi. Veysel'in iki kız kardeşi, yörede yaygınlaşan çiçek hastalığına yakalanarak yaşamlarını yitirdi. Ardından Veysel de yedi yaşında aynı hastalıktan dolayı iki gözünü de kaybetti. Geçirdiği talihsiz bir kaza sonucunda sağ gözünü de kaybeden Veysel, babasının hediyesi olan bir saz sayesinde, henüz genç yaşlarda müziğe başladı.
Önce başka ozanların türkülerini çalmaya başlayan Aşık Veysel, 1933 yılında tanıştığı Ahmet Kutsi Tecer'in teşvikleriyle kendi sözlerini yazıp söylemeye başladı. Aşık Veysel 20 yaşındayken, I. Dünya Savaşı'nın başlaması üzerine kardeşleri ve arkadaşları cepheye gidince, genç ozan yalnız kaldı. Bu süre içerisinde tek arkadaşı sazı olan ama şair, kendisini iyice müziğe verdi. Savaşın sona ermesinin ardından Esma adlı bir kadınla evlendirilen Veysel, bu evlilikten iki çocuk sahibi oldu. Fakat oğlu henüz on günlükken hayata gözerini yumdu. Esma'nın başka bir adama kaçmasının ardından henüz altı aylık kızı ile baş başa kalan Veysel, henüz çok genç yaşlardayken bu kızını da kaybetmenin acısını yaşadı.
Aşık geleneğinin son büyük temsilcilerinden olan Aşık Veysel, bir dönem yurdu dolaşarak Köy Enstitüleri'nde saz hocalığı yaptı. 1965 yılında özel kanunla maaş bağlandı. 1970'li yıllarda Hümeyra, Fikret Kızılok, Esin Afşar gibi bazı müzisyenler Aşık Veysel'in deyişlerini düzenleyerek yaygınlaşmasını sağladı. Şarkışla'da her yıl adına şenlikler yapılır.
Eserlerinde Türkçe'si yalındır. Dili ustalıkla kullanır. Yaşama sevinciyle hüzün, iyimserlikle umutsuzluk şiirlerinde iç içeydi. Doğa, toplumsal olaylar, din ve siyasete ince eleştiriler yönelttiği şiirleri de vardır. 1973 yılında akciğer kanseri sonucunda vefat etti.