AKCİĞER KANSERİNDE KİŞİYE ÖZEL TEDAVİ NEDİR?
Dünyada en sık görülen kanser türleri arasında yer alan akciğer kanseri, kişiye özel uygulanan tedavi yöntemleri ile artık korkulan bir hastalık olmaktan çıkıyor. Hastalığın evresi ve tümörün tipine bağlı olarak uygulanan cerrahi ve cerrahi dışı uygulamalar tedavide başarılı sonuçlar alınmasına yardımcı oluyor
Kemoterapi ve radyoterapi gibi klasik yöntemlerin yanı sıra ‘immünoterapi’ ve aşı tedavilerinin de son birkaç yıldır rutin olarak akciğer kanseri tedavisinde uygulandığını söyleyen Türkiye İş Bankası İştiraki Bayındır İçerenköy Hastanesi Göğüs Hastalıkları Uzmanı Dr. Muharrem Tokmak, akciğer kanserinde uygulanan tedavi yöntemleri ile ilgili çok önemli bilgiler verdi.
Kanser türleri arasında en sık görülen hastalıklardan biri olan akciğer kanseri yenilikçi buluşlarla artık korkulan bir hastalık olmaktan çıkıyor. Her geçen gün tedaviye eklenen yeni yöntemler hastalığın evrelerine ilişkin olumlu sonuçlar veriyor.
Tüm dünyada en sık görülen kanser türleri arasında yer alan akciğer kanseri, çoğunlukla sigaranın ya da genetik yatkınlığın neden olduğu ölümcül bir hastalık… Akciğer kanseri, küçük hücreli akciğer kanseri ve küçük hücreli olmayan akciğer kanseri olmak üzere temelde ikiye ayrılıyor. Yapılan araştırmalar, küçük hücreli olmayan akciğer kanserinin de kendi içinde “epidermoid”, “adeno” ve “büyük hücreli” olmak üzere üçe ayrıldığını gösteriyor. Tüm bu türlerin dışında “karsinom tümör” ve “nöroendokrin kaynaklı akciğer tümörü” adı verilen türleri de söz konusu.
Türkiye İş Bankası İştiraki Bayındır İçerenköy Hastanesi Göğüs Hastalıkları Uzmanı Dr. Muharrem Tokmak kanser türleri arasında kendi içinde “kompleks” tedavi yöntemlerine başvurulan akciğer kanserine ilişkin şu önemli bilgileri paylaştı:
TEDAVİ YÖNTEMİNİ KANSERİN EVRESİ BELİRLER
Akciğer kanseri tedavisi diğer tüm kanser türlerinde olduğu gibi hastanın genel sağlık durumu, hastalığın evresi ve kanserin tipi gibi pek çok faktöre bağlı olarak değişir. Farklı tedavi kombinasyonları uygulandığı gibi kişiye özel tedaviler de uygulanır. Bu nedenle akciğer kanseri tedavisi tam donanımlı bir hastane ve uzman doktor kadrosu kontrolünde yapılmalıdır.
Akciğer Kanserinde tedaviyi belirlemek için tümör tip ve evresi en önemli aşamayı oluşturur. Genel olarak hastalığı erken evrelerde (Evre 1-2-3A) cerrahiyle tedavi etmek mümkünken, geç evrelerde (Evre 3b ve Evre 4 ) cerrahi dışı tedavi yöntemleri uygundur. Akciğer kanserinin türü de tedaviye yanıt anlamında önemlidir. Genel olarak küçük hücreli dışı akciğer kanserlerinde tedaviye daha iyi yanıt alınır.
AKCİĞER KANSERİNİ YENMEK İÇİN UYGULANAN TEDAVİ YÖNTEMLERİ
· ERKEN AŞAMADA CERRAHİ HAYAT KURTARIR: Akciğer kanseri ameliyatı tedavi yöntemlerinden biridir. Cerrahi müdahalenin tipi kanserin akciğerdeki yerleşimine bağlıdır. Akciğerlerdeki küçük bir parçayı almak için yapılan bir operasyondur. Eğer cerrahi olarak akciğerden sadece bir lob alınırsa lobektomi, sağ veya sol akciğerlerin biri alınırsa pnömonektomi olarak adlandırılır. Bazı tümörler yerleşimi, büyüklüğü, evresi ve hastanın genel sağlık durumu nedeniyle ameliyat edilemez.
HÜCRELER İLAÇLA YOK EDİLİR: Kemoterapi, akciğer kanseri tedavisinde kullanılan bir başka tedavi yöntemidir. Temel amaç, kanser hücrelerinin ilaçla yok edilmesidir. Bir hastanın kemoterapi alıp almayacağı eğer alacaksa kaç gün alacağı hastanın yaşı, genel durumu, tümör evresi ve tipi belirler.
AĞRI VE NEFES DARLIĞI RADYOTERAPİ İLE GİDERİLİR: Radyoterapi, yani ışın tedavileri kanser hücreleri öldürmek için ışınlar kullanılmasıdır. Sınırlı bir alana uygulanır ve bu alandaki kanser hücrelerini etkiler. Radyoterapi bir tümörü küçültmeye yönelik olarak cerrahiden önce veya kanser hücresini yok etmek için yapılan bir müdahaleden sonra uygulanabilir. Genellikle kemoterapiyle birlikte cerrahi yapılamayan kanseri, bölgesel olarak ilerlemiş ancak uzak bölgeye yayılmamış hastalarda birinci alternatif olarak kullanılır. İlerlemiş evrelerde olan hastalarda ise radyoterapi, nefes darlığı ve ağrı gibi belirtilerin giderilmesi için de kullanılır.
· HEDEFE YÖNELİK TEDAVİLER: Hedefe yönelik tedavi olarak adlandırılan immünoterapi ve aşı tedavileri son birkaç yıldır rutin olarak akciğer kanseri tedavisinde kemoterapi ve radyoterapiye eşzamanlı olarak verilebilir. Son yıllarda küçük hücreli olmayan akciğer kanserlerinin ileri evre hastalarda eğer patoloji raporları uygunsa ilk basamak tedavisi olarak da kullanılabilir. Bu hastalarda yapılan ileri patolojik incelemeler EGFR mutasyon testi ve ALK füzyon testi olarak adlandırılır. Bu testlerin sigara içmeyen bireylerde pozitif saptanma oranları daha yüksektir. Ancak sigara içen bireylerde bile her iki testten birinin pozitif çıkma oranı yaklaşık %20 civarındadır. Bu da her beş hastanın bu tedavilerden yarar görme ihtimalidir ki asla göz ardı edilmemesi gerekir.
AŞI İLE YENİ TEDAVİLER: Aşı uygulamaları son 5 yıldır akciğer tedavisinde kullanılıyor. Daha çok küçük hücreli olmayan, 4. Evre akciğer kanser hastalarını ilgilendiren bir tedavi yöntemidir. Diğer tedavilerle birlikte uygulanır.
SİGARA SADECE SİZİ DEĞİL, GELECEK NESİLLERİ DE OLUMSUZ ETKİLER
Akciğer kanserinin bilinen en temel sebebi sigaradır. Bu nedenle sigaraya hiç başlamamak hatta sigara içilen ortamda dahi olmamak büyük önem taşır. Bununla birlikte içimize çekilen her hava akciğerlerin kalitesini etkiler. Kimyasallardan uzak kalmak, radyasyon maruziyetini azaltmak akciğer kanserinin oluşumunu önlemede yardımcı olur.
Fiziksel nedenlerin yanı sıra akciğer kanseri genetik kaynaklı da görülebilir. Akciğer kanserlerinde genetik yatkınlık ve geçiş olması yönünde çalışmalar vardır. Geniş epidemiyolojik çalışmalar, sigara ile kanser ilişkisini ortaya koymakla beraber, akciğer kanserlerinde bazı ailesel geçiş özellikleri tanımlanmıştır. Sigara içen veya çevresel maruziyet altındaki bireylerin metabolik fenotipik özellikleri karsinogeneziste rol oynuyor. Onkogen ürünlerinin dengesi ve hücre içindeki değişimleri hücrelerde genomik değişikliklere ve kansere neden oluyor.
Son yıllarda en önemli genomik değişiklikler Asyalı hastalarda Asyalı olmayanlardan daha sık görülen epidermalgrowth faktör reseptör (EGFR mutasyonu) ve Echinodermomicrotubule protein benzeri 4 anaplastikrinfomakinaze (EML4-ALK ) düzenlemesidir. Bu genetik değişikliklerin etkilediği proteinlerin hedeflenmesi hastalarda prognozu iyileştiriyor.