ÜNLÜ SANATÇILAR "YETER Kİ AŞISIZ OLMASIN AŞK!" DİYOR
MAGAZİNCİ VİDEO HABER- Pembe İzler Derneği Genciz ekibi, dünyada görülme oranı gittikçe artan rahim ağzı kanserine karşı yepyeni bir kampanya başlattı. Edis’ten Aslı Bekiroğlu’na Furkan Palalı’dan Simin Bıçakçıoğlu’a pek çok genç ünlünün "Yeter ki aşısız olmasın aşk!" sloganıyla destek verdiği kampanyaya, ilk olarak sosyal medyada start verildi. Rahim ağzı kanserinden nasıl korunabileceğine dair bilgiler verilen kampanya, gençler arasında büyük ilgi görüyor
Kadın kanserlerinin farkındalığını artırmak üzere faaliyet yürüten Pembe İzler Derneği’nin Genciz ekibi, yeni bir kampanya ile rahim ağzı kanseri konusuna dikkat çekiyor. Ünlü pop şarkıcıları Edis, Simge Sağın, Derya Uluğ ile oyuncular Aslı Bekiroğlu, Furkan Palalı ve Dilara Öztunç, Türkiye Ralli eski Şampiyonu Simin Bıçakçıoğlu ve iş dünyasının genç simalarından Hakan Sabancı gibi pek çok ünlünün de desteklediği kampanyanın sloganı; “Yeter ki aşısız olmasın aşk!”.
Kampanyayı başlatan Genciz Ekip Başkanı Begüm Kayum “Bu kampanya projemiz ile gençlerin dikkatini rahim ağzı kanserine çekmek istiyoruz. Dünyada gittikçe görülme oranı artan ve genellikle cinsel yolla bulaşan virüsün neden olduğu bu önemli kansere karşı güçlü bir silahımız var; aşı… Üstelik kanser türleri arasında, korunabileceğimiz tek kanser türü, rahim ağzı kanseri. O nedenle farkındalık yaratarak en başından önlem almanın mümkün olduğunu vurgulamak istiyoruz” dedi. Gençlere bu mesajı vermek için yola çıktıklarını söyleyen Begüm Kayum, özellikle doktorlarla birlikte üniversitelere giderek yüz yüze bu mesajları vermeye devam edeceklerini belirtti.
Baş sorumlu HPV virüsü
Kampanyanın bilimsel danışmanlığını yapan Acıbadem Taksim Hastanesi Jinekolojik Onkoloji Uzmanı Prof. Dr. İlkkan Dünder, bu kanserden sorumlu olan virüsün HPV (Human Papilloma Virüs) olduğunu vurguladı. 100'den fazla farklı HPV türünün bulunduğunu ve bunlardan yalnızca 15 tanesinin kansere yol açma özelliği bulunduğunu belirten Prof. Dr. Dünder, özellikle 2 HPV türünün (16 ve 18) rahim ağzı kanserinin yüzde 70’inden sorumlu olduğunu söyledi. HPV’nin genç kadınlara bulaşarak sinsice ilerlediğini ve kansere dönüşerek hayatı tehdit eden önemli bir hastalık haline geldiğini belirten Prof. Dr. Dünder sözlerine şöyle devam etti:
“Kanser yapan HPV türleri hem kadına hem de erkeğe bulaşıyor. Ancak erkeklerde büyük bir oranla kısa zamanda etkisiz hale gelebiliyor. Kadınlar ise bu kadar şanslı değil. Dünyada her yıl 500 bin kadında rahim ağzı kanserine rastlanıyor. Kanser öncüsü lezyonlara sahip hastaların sayısı ise bu rakamın kat be kat üzerinde. Bu sayı Türkiye’de ise yıllık 1600 yeni olgu olarak tespit edilmiş durumda. Ancak dünyada ve ülkemizde gittikçe artıyor. Jinekolojik kanserler arasında en sık görülen türlerden biridir. Genellikle cinsel yolla bulaşan HPV virüsü, yıllarca belirti vermeden ilerleyebiliyor ve sonunda kansere yol açıyor. Genellikle de 30-55 yaş arası kadınlarda bu kanser, sinsice ilerlediğinden ileri evrelerde ortaya çıkıyor. Cinsel hayat ne kadar erken başlarsa ve birden fazla partner olursa, bulaşma ihtimali o kadar yükseliyor.
Bu risk faktörlerine dikkat!
Rahim ağzı kanserinde baş sorumlu HPV virüsü olsa da, başka faktörler de etkili oluyor. İlişki sırasında kondom gibi koruyucu tedbir almamak, erken yaşta cinsel ilişki kurmak, birden fazla kişiyle ilişkiye girmek, özellikle sigara içmek, genital bölgeyi yeterince temiz tutmamak, sağlıksız beslenmek gibi faktörler de riski artırıyor. Ancak ailesinde jinekolojik kökenli kanser yaşamış kişilerde de bu riskin yükseldiği başka bir gerçek olarak karşımıza çıkıyor.
En etkili korunma yöntemi, aşı!
Rahim ağzı kanserine karşı aşı, büyük oranda koruma sağlıyor. Dünya Sağlık Örgütü’ne göre, aşı başlama yaşı 9-13 yaş arası. Bu yaştan büyüklerin ise 45 yaşına kadarki süreçte de aşı yaptırmaları öneriliyor. Zira cinsel ilişkiye girmiş olsalar bile, kanser yapabilen ve kişinin henüz karşılaşmadığı türüne karşı korunma sağlayabiliyor.
Ama aşı yapılsa bile erken teşhis için kadınların düzenli aralıklarla smear ya da HPV testi yaptırmaları önemli. Cinsel hayatı aktif, 21-30 yaşındaki kadınların en geç 3 yılda bir pap smear testi yaptırmaları gerekiyor. 30 yaşından sonra cinsel hayatının durumuna göre bu kararı doktoruyla birlikte vermesinde yarar var. Düzenli tarama yaptırmak, HPV virüsünün kanser yapmadan önce erken dönemde tespit edilmesini sağlıyor.