Öncelikle yeni albümünüz hayırlı olsun... Nasıl, ilgiden memnun musunuz? 

- Teşekkür ederim. Evet, yeni albümle ilgili her şey olağanüstü gidiyor.

Albümün adı "Bambaşka". Neler bambaşka bu albümde?   

- Fotoğraflar, kılık kıyafet ve albümdeki sound bambaşka.

Bir röportajınızda bu albümde daha agresif bir tavır olduğunu söylemişsiniz... 

- Daha agresif çalımlar var albümde. Ama o agresifliğin içinde bir o kadar da duygusal melodiler var. Çalımlardan dolayı "agresiflik var" dedim.

Albümün klip çalışmalarına gelirsek...    

- "Zor Olsa da" ve "Bambaşka" isimli şarkılara klip çektik.

Neden iki şarkıya aynı anda klip çektiniz? 

- Polat Yağcı, işini çok seven bir adam. Beklemeye tahammülü yok. Konseptleri farklı olmasına rağmen, iki klibi aynı gün içinde çekmek istedi. Birde iki şarkıya da çok istek geldi. şarkılarım bir sitede bir haftada 15-20 bin kez tıklanıp dinlendi. Bu bizim için büyük bir ölçüt.

YOĞUN TEMPOYA BÜNYE DAYANMADI

"20'li Yaşlar" diye bir şarkınız var. Hikayesi nedir?

- 30'una giren ancak 20'li yaşlarında yaşadığı aşkı unutamayan bir adamı anlatıyor. Tanzer Gümüş ile yaptık bu şarkıyı. Hikayesi çok güzel.
"Bambaşka", iki yıl aradan sonra çıktı. Müziği geri planda bırakıp, oyunculuğa mı yoğunluk verdiniz?

- Öyle bir şey yok tabii. Ben müzikten asla ayrılmam. Müzik aşığı bir adamım, hayatımı onunla idame ettiriyorum. Ben önce oyuncu sonra müzisyen olmadım ki! Müzik olmasaydı, dizi de olmazdı. Yaklaşık 21 yıldır sahnedeyim.

Bu arada geçmiş olsun, bir sağlık sorunu yaşamışsınız...

- Evet, 1 Nisan'da bir sorun yaşadım. Takatsiz kaldım. O kadar yorgunluğa bünyem dayanamadı, hastaneye yattım. O akşam bir davette konserim vardı, çıkamadım. Sağ olsun benim yerime ızel çıktı. Tam "albüm çıktı, oh" diyecekken, bünye kendini bıraktı.

KIZIMIN AYAKLARI BENİMKİNE BENZİYOR

Dizi vardı, albüm çıktı, ayrıca bir de baba oldunuz. Gerçekten yoğun bir tempo...

- Evet... Bir sorumluluk daha aldım, yedi ay önce kızım dünyaya geldi. Doğduğunda ona bir söz verdim; "Ölene kadar arkandayım, yanındayım". Onun için her şekilde çalışacağım. Baba olmak çok farklı bir duygu. Bu, bana büyük bir çalışma azmi veriyor. Her gün evden çıkarken Allah'a "Bugün beni kimseye mahcup etme. Har vurup harman savurmayalım. Helali ile kazandır" diyorum. Bu mantıkta gitmek gerekiyor. Aslında çok yoruluyorum ama karşı tarafa yorulduğumu pek hissettirmiyorum. Ayakta durmaya çalışıyorum. Zaten durmak zorundayım. Allah kabiliyet vermiş, "al değerlendir" diyor.

Babalık nasıl gidiyor peki?

- Henüz pek bir şey anlayamadım. "Hi, hi" dönemindeyiz şu an. Ama büyüklerimizin "evladın olunca anlarsın" sözlerinin çok doğru olduğunu anladım.

İsmi ne bebeğinizin?

- İki ismi var; Ceylin Ada.

Kime benziyor Ceylin Ada?

- Gamzesi var benim gibi. Ayakları birebir bana benziyor. Bir tane 15 numara, bir tane de 43 numara ayak! Tamamen gen mucizesi. ınanılmaz bir şey. Öyle benzer şeyler oluyor ki; bir bakışı, elinin bir kıvrımı... Hayret ediyorum.

DİZİLERE ARA VERDİM

Yeni projeler var mı?

- Cuma günleri Kanaltürk'te ekrana gelecek bir müzik programımız var. Canlı yayınlanacak. Ben hem sunup, şarkı söyleyeceğim hem de konuklarım olacak.

Peki sizi bir dizide ya da filmde görebilecek miyiz?

- Güzel teklifler geliyor ama bu albümle birlikte dizi olmayacak. Çünkü albüme yoğunluk vermek istiyorum. Sinema oyuncusu olmak için ise bayağı bir çalışmak lazım.

KÜÇÜCÜK KÖPEK ÖDÜMÜ KOPARDI

Bir aşk adamı olan Kutsi, aşk için bir çılgınlık yaptı mı?

- Aslında aşk için çılgınlık yapmaya gerek yok. Çünkü aşk, başlı başına çılgınlık. Ama tabii benim de yaptığım çılgınlıklar oldu. Mesela kız arkadaşım giriş katta oturuyordu. Aramızda bir konu vardı yarım kalan. Ben de gece saat 03:30'da gidip camı çaldım hırsız gibi. Evde Terrier cinsi bir köpek olduğunu da unuttum. Köpek apartmanı ayağa kaldırdı ve ben nasıl kaçacağımı şaşırdım! Küçücük köpek bana o anda çoban köpeği gibi geldi. Ödüm kopmuştu!  Röportaj: Nalan Çolak-Kelebek