-Gönül Dağı’nda 4 Sezondur Asuman karakterini canlandırıyorsunuz. Asuman, hayallerini gerçekleştirmek için mücadele ederek mutluluğu yakalayan bir Anadolu kadını. Tüm engellere karşı amansızca savaşarak sevdiği gençle evlenen, memuriyeti bırakarak gönül verdiği işe müziğe yönelen Asuman’la benzer yönleriniz var mı?

-Ben de hayallerime ulaşmak için çok zorlu yollardan geçtim. Yanımda menajerim Hasan Güngör’den başka kimse yoktu diyebilirim. Çok yalnız kaldım ama kendime olan inancımı ve oyunculuğa olan aşkımı kimsenin yıpratmasına izin vermedim. Ve şimdi buradayım . Bu yüzden en büyük teşekkürüm kendime ve ona.

-Asuman, dizide Belediye Başkanı Münir bey ve annesi Kamuran Hanımı evliliği ve işi konusunda ikna ederek zorlu sınavlardan geçti. Siz üniversitede İşletme okumuşsunuz. Sanatçı olmak istediğinizde aileniz nasıl tepki gösterdi? Destek oldular mı?

-Asuman ve benim baba figürlerimiz çok benziyor. Hatta ben ilk sezonlarda sahneleri çekerken bazen Ege abiye dönüp “Ben bunu daha önce yaşamıştım Ege abi“ derdim. Benim babam da oyuncu olmamı istemiyordu. Daha normal bir işim ve hayatım olmasını istiyordu. Ama benim hayallerim vardı. Çok uzun yıllar bu savaşı verdim ve kazandım. Şimdi o da en büyük destekçilerimden biri…

-Gönül Dağı Sivrihisar’da çekiliyor. Zor iklim şartları altında yoğun bir tempoda çalışıyorsunuz. Çok zorlandığınız ve hüzünlendiğiniz sahneler oldu mu?

-Sivrihisar, yazıyla kışıyla çok zorlu iklim yapısına sahip bir kasaba gerçekten. Tüm ekibi en çok zorlayan konuların başında geliyor diyebilirim. Ama zamanla buna da alıştık. Sanırım artık daha az etkileniyoruz. Ramazan ve Asuman’ın kavuşmak için savaş verdiği bölümler benim için hüzün doluydu gerçekten…  

-Gönül Dağı’nda Asuman karakteri olmasaydı en çok hangi karakteri canlandırmak isterdiniz?

-Keriman olurdu. Deli dolu, çok fazla sınırı olmayan, özgür, komik bir karakter. Onu oynamak isterdim sanırım. Erkek olsaydım kesinlikle Hüseyin olurdum Erdal abiye o kadar çok gülüyorum ki bazen onunla olan sahneleri çekerken çok zorlanıyorum…

-Hazal Çağlar’ın sanat dünyasında idolü var mı? Yurt içinde ya da yurt dışında?

-Beğendiğim, saygı duyduğum yurt içinde ve yurt dışında oyuncular tabii ki var ancak spesifik bir isim yok sanırım…

-Hayallerinizi süsleyen oyunculuğa kavuştunuz. Peki kariyerinizle ilgili hedefleriniz nelerdir? Yurt dışına açılmak, dünya çapında bir projede yer almak ister misiniz?

-Ülkemde ses getirecek kaliteli işler yapmak istiyorum. Yurt dışına açılmak, yabancı mecralarda ülkemi temsil etmek tabii ki hayallerimin arasında…

-Gönül Dağı, samimi, sıcak Anadolu insanının hikayelerini çok güzel, dantel gibi işliyor. Ailelerin hiç kaçırmadığı bu dizi, birçok insanın unuttuğu, gençlerin ise bilmediği değerlerimizi, gelenek ve göreneklerimizi hatırlattı… Siz bu gelenekleri kendi ailenizde uyguluyor muydunuz? Dizide işlenen ve size çok ilginç gelenler hangileri?

-Ben Erzincanlı bir ailenin kızıyım. Bizim ailemizde gelenek görenekler önemli bir yer tutar. Dizide işlediğimiz o değerleri birçok kesim unutmuş olsa da biz aile olarak hala yaşatıyoruz. Bu nedenle bana çok ilginç gelmiyor. Alışık olduğum, yaşatılması gerektiğini düşündüğüm değerler bunlar…

-Dizide evlisiniz ve bir oğlunuz var. Özel hayatınızda ise bekarsınız. Evliliğe nasıl bakıyorsunuz? Ufukta evlilik gözüküyor mu? Sizce evlilik, çocuk bir sanatçının kariyerini etkiler mi?

-Ufukta bir evlilik görünmüyor. Şu an daha çok kariyer odaklıyım diyebilirim. Ama belli mi olur kısmet bu işler. Doğru zamanda doğru kişiyle her şey olur. Çocuk yetiştirmede annenin emeği, sevgisi çok önemli. Bu nedenle kişinin kariyer planlarını biraz zorlayacaktır tabii ki. Ama kadın birçok şeyi aynı anda yürütebilen bir varlık. Birçok kadın bunu başarıyor. Ben de başarabilirim.

-Gönül Dağı’nda amcaoğulları icatlar yaparak büyük işler başarıyorlar. Türkiye’de de böyle zeki, yaratıcı gençlerimiz var. Sizce bu gençlerin yolunu aydınlatmak için neler yapılabilir?

-Bizim ülkemizde gerçekten çok yetenekli, çok zeki gençler var. Tabii ki onlarla ilgili çalışmalar gerekli mecralarda yürütülüyor.

-Siz sevilen ve tanınan bir sanatçısınız. Sosyal sorumluluk projelerinde de yer alıyorsunuz. Sizce ülkemizde hangi konuda bu konuda açık var?

-Sosyal sorumluluk projeleri toplumun yararına olan projelerdir. Açık değil belki ama artırılması gereken birçok alan var tabii ki. Ekolojik sistemin bozulmasıyla ilgili çalışmalara daha çok yer verilebilir günümüzde. Kızlarımızın eğitim hakkını kullanabilmesi, kadınların her alanda daha çok var olabilmesi ile ilgili çalışmalar ülkemizde hız kazandı. Bunların daha çok artırılması ve takip altına alınması gerekiyor.

-Sosyal medyayı çok aktif bir şekilde kullanıyorsunuz. Fanlarınız da var. Bu konuya özel vakit ayırıyor musunuz? Takipçilerinizin size en çok sorduğu soru nedir?

“Türküleri sen mi okuyorsun ?”.  Hem sosyal medyada hem de çevremde sıkça karşılaşıyorum bu soruyla… Buradan tekrar söylüyorum, ‘Evet dizideki türküleri ben okuyorum. Kıymet verip dinleyip, beğendiğiniz için de tekrar teşekkür ediyorum…’

- Gönül Dağı çekimlerinden arta kalan zamanlarınızı nasıl değerlendiriyorsunuz? Sivrihisar’da ve tatil günlerinizde nasıl vakit geçiriyorsunuz? Formunuzu nasıl koruyorsunuz? Spor, diyet yapıyor musunuz? Sağlıklı yaşam için özellikle yaptığınız günlük rutininiz var mı?

-Hayatım boyunca diyet yapabilen biri olmadım. Sanırım genetik olarak şanslıyım çok fazla yememe rağmen kilo almıyorum. Boş günlerimde İstanbul’a gidiyorum. Düzenli spor yapmaya başladım. Bana kendimi daha iyi hissettiriyor. Bunun dışında ailemle, arkadaşlarımla ve köpeğimle zaman geçiriyorum.

-Gönül Dağı yaz tatiline girdiğinde yer almayı planladığınız proje ya da teklifler var mı?

-Açıkçası bütün yaz tatil yapıp dinlenmeyi düşünüyorum. Şu an için planlanan böyle bir proje yok.

-Gönül Dağı’nda türküleri kendiniz seslendiriyor ve büyük beğeni topluyorsunuz. Müzik konusundaki hayalleriniz nelerdir? Albüm yapma, sahneye çıkma vb.

-Ben müziği oyunculuğun içinde kullanmayı seviyorum. Bu tarz fikirlerim yok ancak gerçekten müziğe yönelmemle ilgili oldukça fazla teklif alıyorum. Albüm değil ama bir YouTube kanalı açabilirim, benim için de farklı bir uğraş olur. Ama şu an için bu sadece bir fikir.