Hayatımda tiyatro aşığı çok insan tanıdım ama onun gibisini asla..Tiyatro ile ilgili konuşurken sesi gür,sözcükler net birbiri ardına çıkıyor.

 Gözleri doluyor gözleri.Abartmıyorum,gayet ciddiyim..Adeta tüm bedenini kullanarak coşkuyla konuşuyor.

 Bu haftaki konuğum çoğunun özendiği,özlediği hayatını,kariyerini tiyatro için bir kalemde silen,doğru bildikleri uğruna savaşan ve hatta bu sebeple hocalığı elinden alınan oyuncu Levent Ülgen..

 Yel değirmenleriyle savaşan bir cesur yürek..

 ?En Son Babalar Duyar? dizisinin üç kağıtçı Kadir?i ya da ?Hallederiz Kadir?ini tanıdıkça daha da şaşıracaksınız.

 Onu tanıdığım için kendimi ayrıcalıklı hissediyorum..Büyük saygı duyuyorum..Keşke kendi deyimiyle onun gibi ?deliler?daha da çoğalsa diyorum..ve keyifli bir sohbetle sizi baş başa bırakıyorum..İyi pazarlar..

 ?Levent bey,2005 in parlayan yıldızlarındansınız..Türkiye?de jön yok denildiği bir sırada ortaya çıktınız,bana göre son noktayı koydunuz,katılıyor musunuz??

Teşekkür ederim.Ama niye jön olmasın ki,buna hiç katılmıyorum.Hem ayrıca önemli olan jön olmak değil,oyuncu olmaktır.Benim kendi adıma en büyük şansım hala tiyatro yapıyor olmam.Tiyatrodan beslenmezsek hiçbir şeyin anlamı yok.Konuşuluyor olmak,bir anda herkes tarafından tanınmış olmak benim için çok da fazla bir şey ifade etmiyor.Önemli olan tiyatroya devam edebilmek.Bu anlamda da kendime örnek aldığım tek bir isim var ki o da Haluk Bilginer..Çünkü,hem sinema,hem dizi,hem reklam hem tiyatro yapıyor.

 ?Oyunculuk doğuştan mı gelen bir özellik size göre,yoksa sonradan da kazanılabilir mi??

Geçenlerde oyunculuk yapıyor diye,manken bir kızı tartışıyorlardı.Hiç kimsenin hakkını elinden alamazsınız..Herkesin her şeyi yapmaya hakkı vardır,başkalarına zarar vermediği sürece..Oyunculuk da kimsenin tekelinde değildir.Ben Önce ODTÜ de fizik  okudum daha sonra konservatuara girdim..Ancak diploma insanı oyuncu yapmaz.Bu bir yetenek işidir.Tiyatroya gelince çok meşakkatli bir iştir.Bir oyunda oynayıp tiyatrocuyum diyemezsiniz.Ben bu işe 25 yılımı verdim,şimdi kendime oyuncuyum,tiyatrocuyum diyebiliyorum.

?Tiyatro aşkı mutlaka çok büyük..Ama parasal olarak ne kadar tatmin edici?Dayanamayanlar,kaçan gidenler olmuyor mu??

Bir kere bu iş deli işidir.Tanıdığım en son deli de Selahattin Taşdöğen?dir.İnsanlar bu ekonomik ortamda tiyatrolarını kapatırken Selahattin Taşdöğen evini satıp tiyatro açar.Bu delilerden birisi de benim.3 sene Ankara Sanat Tiyatrosu?nda sanat yönetmenliği yaptım.3 sene uyku uyuyamadım.

 ?Siz tiyatro oyunculuğu kararını alırken zorlandınız mı??

Odtü Fizik bölümünü bitirdikten sonra yüksek lisansa kadar geldim..Devam etseydim şu anda profesör de olmuştum.Ama şapkamı önüme alıp düşündüm ve beni sadece tiyatro mesleğinin mutlu edeceğine karar verdim.Fizik hocalarımla hala görüşüyorum.Ama şunu biliyorum ki ben asla onlar gibi yaşayamam.Bir işi severek yapmadığınız sürece bir yere gelemezsiniz.Kamyon şoförlüğü için de garsonluk,cumhurbaşkanlığı ,oyunculuk için de olsa  bu değişmez..

?Peki ne kadarını halledebildi Hallederiz Kadir??

Bir kere benim hiçbir zaman çok popüler olmak,tanınmış olmak gibi hedeflerim olmadı.Bu tip fırsatlar daha önce de karşıma çıktı.Ama bunları hiçbir zaman dikkate almadım.

?Türkiye?de popüler olmak kolay mı?Elinizin tersiyle ittiğiniz fırsatlar nelerdi??

Bu işteyseniz,popülerlikle ilgili bazı fırsatlar gelir.Özel hayatınızı da popülerliğe yönlendirirseniz,biraz da magazincilerle iyi geçinirseniz sizi popüler yaparlar.Benim tek derdim iyi işler yapmak ve bulunduğum yeri hak etmek.Bu dizi evet çok güzel gidiyor,çok memnunuz ama ben hayatımın sonuna kadar bu dizide oynayacak değilim ki?Eninde sonunda bitecek..

?Sizi ilk defa yakından tanıma fırsatım oldu.Bende,komedinin size uzak olduğu duygusu uyandırdınız?Doğru mu düşünüyorum?

Evet,tespitiniz çok yerinde.Aslında komedi bana uzak hakikaten.Ben çok ciddi bir adamım.Daha doğrusu ciddi olduğumu düşünüyordum.Ta ki Ankara Sanat Tiyatrosunda oynadığımız Nazım Hikmet?in ?Yolcu? oyununa kadar.Ne zaman ki yolcu rolünü(kuva-i milliye askeridir)oynadığımda benim aslında çok komik olduğum düşünüldü..Ardından birkaç komedide oynadım ve insanlar bana çok güldü.Aslında ben gülünmesini değil,ciddiye alınmayı istemiştim.(kahkahalar)

?Oysa ki görünümünüz,bıyıklar ve saçlar ciddi duruşunuzu destekler yönde,yanılıyor muyum??(kahkahalar)

Valla ben de aynaya bakınca aynı şeyi söylüyorum?İnsanlar niye bana gülüyor? diye merak ediyorum(kahkahalar)Ama işte bu da bir eğitim süreci.İyi ki bu tarafımı da keşfetmişim.Geçen sene tiyatroda piskopat bir nazi subayını oynuyordum.Oyuna Kadir diye gelenler beni piskopat rolüyle görünce hayli şaşırıyorlardı.Bu da benim çok hoşuma gidiyor.O zaman oyuncu olduğumu ve bu işe emek verdiğimi anlıyor ve çok mutlu oluyorum.

?Bu bir tesadüf mü??

Kesinlikle bir tesadüf..Ben bu diziye başlamadığımız yaz,TRT ye Sait Faik Abasıyanık?ın  ?Havada Bulut? adlı oyununu çekmiştik.Orda Bayram adında dramatik bir karakteri canlandırmıştım.Tam İstanbul?dan Ankara?ya dönecekken ?En Son Babalar Duyar?da oynamam  için teklif geldi.Ben sadece olmaz demek,vaktimin olmadığını söylemek,için gittim.Zamanı bana göre ayarlayacaklarını söylediler.Önerdikleri rol enteresandı.Ama yine de oynamaya çok niyetli değildim.Hatta tanıtım çekimi sırasında ?Benim burada ne işim var..2 ay önce Sait Faik  oynamışım,ne işim var sit-com da?   derken,rolümü sevmeye başladım.Ekipteki herkes arkadaşımdı,bir anda keyifli oluyor yahu ya geldi iş..Sonra da kaptırdım tabii..

 ?Siz Ankara?dan tamamen koptunuz mu??

Hayır,ben hala Ankara?dayım.Devlet tiyatrosu sanatçısıyım.Ama artık İstanbul?da da bir evim var.Haftanın 2 günü İstanbul?dayım,3 gün Ankara?dayım,2 gün de yollardayım.Son 4 yıldır bu böyle..

?Memnun musunuz bu trafikten?? (kahkahalar)

Memnuniyet değil de alıştım diyim. Sadece sabah uyandığımda hangi evde,hangi yataktayım,İstanbul?da mıyım yoksa Ankara?da mı onu karıştırıyorum.(kahkahalar)

?Yalnız yaşıyorsunuz değil mi,evliliğe bakış açınız nedir??

Evet,6 yıl kadar önce boşandım.Evlilik de tiyatro gibi bir şey ..Eğer kan tutmazsa,organik bağ kurulmazsa 2 taraf da yıpranıyor,evlilik bir eziyet haline gelebiliyor.Bir taraf tek başına suçlu veya kabahatli olamaz.Mutlaka iki tarafta da hatalar vardır.Aşk bitebilir ama saygı devam etmeli.Bunun için bir süre evlilikten uzak kalmayı tercih ediyorum.İkinci defa bu yükü taşıyabileceğimi sanmıyorum.Bir süre daha yalnız kalmaya devam edeceğim.

?Zor bir insan mısınız??

Dizide bizi hep eğlenceli görüyorlar ama bir kere ben çok sinirli bir adamım.Her şeye çok çabuk sinirlenirim,kavga ederim.Çok fevriyimdir.Üstelik çok dağınık ve pasaklı bir insanımdır.Yani ben olsam,bana katlanamazdım.(kahkahalar)

?Tekrar diziye gelecek olursak,etrafımızda canlandırdığınız ?Hallederiz Kadir? gibi çok insan var mı??

Muhakkak var.80 sonrasında bizim ülkemizde ciddi bir emeksizlik,yozlaşma söz konusu.O dönemin politikası,köşeyi dönün,zengin olun ama nasıl olursanız olundu.Bence bu çok çirkin ve ahlaksızca bir mantık.Çünkü emek vermeden elde edilen hiçbir şeyin değeri olmaz ki..Onu bir anda harcar,tüketirsiniz.Bir ara senaristler Kadir?i bu tarz bir adam yapmak istediler.Dedim ki Kadir tamam bu mantıktan etkilensin ama hain olmasın.Fefaha giden her yol mübahtır derseniz,işin içine hainlik de girer,cinayet de girer,şantaj da girer..Hiçbir zaman benimsemediğim çok çirkin bir felsefe bu.Bu sebeple Kadir?i Türk halkının beyaz sahtekarı olsun istedik.Evet niyeti ailesini iyi geçindirmek olsun,beyaz yalanlar söylesin ama şans hiçbir zaman ondan yana olmasın.Yoksa sahtekarlığa özendirirdik.

?Kadir düzenbaz bir adam ama yine seyirci onu seviyor!!?

Kesinlikle.Dizideki tüm karakterler hayatın içinde var aslında.Örneğin dizideki babam gerçekteki babam örneğin.Benim babam ?da hep bağıran çağıran bir adamdı.Hatta son dayağımı 22 yaşında yedim ben(kahkahalar)Üniversite öğrencisiydi.Annem de hep bizi korumaya çalışırdı,ki dizideki anne de bunu yapıyor.

?Peki ne kadar yol katettiniz??

Çok güzel bir soru bu.Ben 12 yıl hocalık yaptım konservatuarda,bir çok yerde..Ben bu işi maraton koşmaya benzetiyorum.Bir zaman gelip,iyi bir iş yapabilirsiniz,çok popüler olabilirsiniz ama asla maraton koştuğunuzu unutmayın.Ancak maraton koşanlar uzun süre yaşarlar.Genco Erkal,Müşfik Kenter,Rutkay Aziz maraton koşan insanlardır örneğin.Ama ben bu insanlardan biri olmak istiyorum.Kadir olarak tanınmak gururumu okşuyor ama hedefim bu değil.O yüzden nerde olduğumu bilmiyorum,ama son hızla gidiyorum.

?Yalnız yaşayan bir insansınız.Gece kafanızı yastığa koyduğunuzda neler düşünüyorsunuz??

Bir kere kesinlikle iyi ki bu mesleği seçmişim diyorum.Kendime kızdığım da oluyor.Herkese maraton koşmasını söylüyorsun ama ben kendimi hala yetersiz buluyorum,diyorum.Bu konuda kendiyle barışık bir adam değilim.Daha fazla şey yapabilirim,kendimi geliştirebilirim.Örneğin dans etmeyi çok severim,iyi de dans ederim ama uzun zamandır dans etmediğimi fark ettim.Buna da zaman ayırabilirim diyorum.

?Bıyıklarınızı ne zaman keseceksiniz??(kahkahalar)

Bilmiyorum ama bana genelde bıyıklı roller denk geldi.Arada roller için kestiğim oldu tabii ama ben kendime yakıştırıyorum.Ama yine de rol gerektirirse keserim.

? Tiyatroda hocalık yapmış biri olarak genç oyunculara ne gibi tavsiyelerde bulunursunuz??

Türkiye?de tiyatro okulu enflasyonu var.Hepsinin iyi eğitim verdiğini söyleyemeyeceğim.Artık ben hocalık yapmıyorum.Konservatuardan,öğrenciyi isyana teşvik suçundan atıldım.Çok onur duyduğum bir atılma.Yönetim,öğrenciden yana tavır takınmamdan dolayı beni attı.Artık bir çok konservatuarda öğrencileri oyuncu değil,dizi oyuncusu olarak yetiştirmeye başladıklarını düşünüyorum.Adam gibi tiyatro yapmak değil de,dizide bir rol bulup köşeyi dönerime gidiyor hedefler.Daha da vahim

 var,Türkiye?nin yıldızı gibi yarışmalarla insanlara oyuncu oldun damgası vurmaya kalkıyorlar.

?Türkiye?nin Yıldız?ları yarışması oyuncu olmak isteyen gençler için bir şans değil mi??

Olabilir mi böyle bir şey?3 ayda oyuncu olunacaksa neden insanlar senelerce konservatuar okuyor?Hele hele yıllarca tiyatroya emek vermiş insanların kalkıp da bunlara alet olmalarını kınıyorum.Kendi mesleklerine saygısızlık bu.