KENAN IŞIK: 40 YILLIK SANAT ÖMRÜ BİR HAYALİN PEŞİNDE GEÇTİ?
40 yıllık sanat yaşamı boyunca tek bir hayalin peşinde koşan ünlü tiyatrocu, bu büyük idealini ilk kez Klass Magazin?e açıkladı? İşte ünlü tiyatrocunun yıllardır gerçekleşmesini istediği büyük düşü: O Türk kültürünün bütün dünyaya yayıldığını gözleriyle görmek istiyor?
Town Center'daki Gözlükevi'ne konuk olan Kenan Işık, gözlük alışverişi yaparken Klass'a bomba gibi açıklamalar yaptı.
Karizmatik ve ağır bir yapıya sahipsiniz ama şimdiye kadar rol aldığınız diziler hep sit-com tarzı oldu. Niçin dram ağırlıklı rolleri tercih etmiyorsunuz?
Doğru benim tarzım o, yani sizin dediğiniz gibi ağır bir yapım var şimdiye kadar tiyatroda da hep ağır roller oynadım. Ben komedi oyuncusu değilim, televizyona ilk başladığım sene Medyapım'la Dadı'yı yaptık. Orada oynadıktan sonra sanki bir sit-com oyuncusuymuşum gibi o kalıba sokuldum. Bu benim işime geldi, çünkü dizilerde haftada 5 ya da 6 gün sette oluyorsunuz. Ama benim hayatım sadece diziden ibaret değil ki. Tiyatrom var, yarışma programı var. Sitcom fazla vakit almadığı için tercih ediyorum. Aslında birkaç dizi önerisi var ve onlardan birinde oynamak istiyorum ama zamanımı çok fazla alacak bir rol gerçekten istemiyorum. A. yorum amaasıl olaşık, yakın dostu Hikmet Doruk'an Işık Akşam saati 20:00 de iş bitecek diyorlar sabah 08:00 de bitiyor. Onu da artık kaldıramıyorum.
Ama oldukça dinç görünüyorsunuz?
Tabii ki hayatımda tek dizi olsa altından rahatlıkla kalkarım. Ama başka işlerimde var. Daha önce üniversitede ders veriyordum, işlerim yoğun olduğu için onu bile bıraktım. Şimdi yeni bir oyunumuz var devlet tiyatrosunda. Ondan da vazgeçemiyorum ve bu sebeple de bölünebiliyorsam eğer makul ölçüde bölünmek istiyorum. Sit-com daha az vaktimi aldığı için tercih ediyorum.
Peki sizin tam olarak tarzınız nedir?
Benim tarzım dram. Yeter ki öykü iyi olsun, sağlam olsun benim için ölçü seyirci. Öykü sağlam olmazsa seyirci yadırgayabilir. Bir sit-com'da rol size uyabilir fakat diğerine uyacak diye bir şey yok. Bu yüzden çok dikkat etmek gerekir en son oynadığım dizide neredeyse bulaşık yıkayacak erkek. Tabiî ki bunlar Amerikan menşeili öyküler netice itibariyle? Amerikan erkeği ile Türk erkeği pek benzemiyor. Seyirci beni böyle görse yadırgar, bu yüzden işe yaramıyor o sahneyi çıkartıyorsun. Özellikle son oynadığım dizide seyirciden eleştiri aldım. "Sayın Bakanım" isimli sit-com çok güzeldi ama o da seyirciye ağır geldi galiba yayından kalktı.
Kenan Işık, Emret Bakan dizisinde...
"Yalansız Konuşursanız Karşınızdaki Etkilenir"
Ses tonunuzun etkileyici olmasının sizin için artıları ya da eksileri olmuş mudur?
Dünyanın en güzel sesleri tenor seslerdir. Eğer sesinizi doğru kullanırsanız, inanarak konuşursanız, yalansız ve düzgün konuşursanız karşınızdakini mutlaka etkileyecektir. Ruhunuzdan, içinizden samimi iseniz bence herkes sesinizin tonu ne olursa olsun konuşmanızı beğenecektir. Ama bu da biraz çaba ister. Türkçe çok güzel bir dil hakkını vermek gerekir.
Şu sıralar neler yapıyorsunuz yeni bir proje var mı?
Milyoner diye bir yarışma programımız var. ATV'de, bir de sit-com olmayan bir dizimiz var. Orada psikolojiyle ilgilenen bir savcıyı oynayacağım.
"Türk Kültürünün Dünyaya Yayıldığını Görmek İstiyorum"
Peki tiyatro ile ilgili hedefleriniz var mı?
Hedef demeyelim de özlem diyelim. Türk kültürü çok geniş ve güzel bir kültür. Ben istiyorum ki bunu tüm dünyaya yayalım. Çok az sanatçımız bu konuda yurt dışında tanınıyor, ama ben istiyorum ki yapmış olduğumuz tiyatro ve müzikallerin dünya çapında yayılsın. Yok denilemez ama daha fazla olmasını istiyorum. Müzikte bu biraz daha kolay ama dünya bizi sadece darbukamızla, oryantal müziğimizle tanımasın istiyorum. Bizim geniş bir kültürümüz var.
Sinema'da biraz daha açılıyoruz galiba?
Yine az önce dediğimiz yere geliyoruz. Var tabiî ki Nuri Bilge Ceylan ve Fatih Akın gibi yönetmenlerimiz var ve yaptıkları işler çok güzel. Daha sanatsal içerikli filmler yapmamız gerekiyor. Mesela "Uzak" filmi çok güzel ve uzun seneler boyunca kalıcı olacak bir film. Ama mesela bir Vizontele ya da bir Gora böyle değil. İlk başta büyük gişeler elde ediliyor tamam buna bir şey demiyorum ama Uzak filmine de isterim ki aynı ilgi olsun. Yazık oluyor çünkü bunlar çok güzel filmler.
Peki niçin böyle filmleriniz iyi lanse edilemiyor?
Popüler sanat dediğimiz sanat türü herkes tarafından çabuk kabul edilebilir ama çabuk da tüketilir. Ama yüksek sanat dediğimiz bir anlayış vardır bunun duyurulması dünyanın her yerinde zordur. Sizin yaptığınız işi sadece ülkenizde entelektüel kesim bilir. Mesela James Jones çok iyi bir yazardır ama çok iyi olmasına rağmen herkes tarafından bilinmez. Yani lanse edilebilmesi zor bu eserlerin. Ama uzun vadede kalıcı eserler bunlar. Bir kereye mahsus değildirler. Ama popüler sanat değişir. Bana deseler ki Gora mı yoksa Uzak mı, diye ben tabi ki de Uzak filmini tercih ederim. Gora'yı da Cem Yılmaz neler yapmış diye merak ettiğimden dolayı izlerim. Çünkü çok başarılı bir isim?