MEHTAP AR; ?TURNEYE GİDERKEN PAZAR ESNAFINA HABER VERİRİM!...?
Daha önce annesi Aysel Gürel ile Beşiktaş pazarına giden Mehtap Ar, hâlâ pazarın en sadık müşterilerinden.Pazara geç gidince esnaf ?Hayırdır bir durum mu var?!? diye merak ediyor. Bu yüzden de tiyatro oyunu için Türkiye turnesine giderken pazar esnafına haber bırakıyor; ?Turnem var 25 gün yokum.?
Ne kadar zamandır Türki-ye'yi dolaşarak tiyatro yapıyorsunuz?
2006 yılından beri Sabancı Vakfı ile birlikte yol alıyoruz. Zerrin Hanım'la (Sabancı Vakfı genel müdür yardımcısı) birlikte Türkiye haritasını açıyoruz, Türkiye'nin en ücra yerleri neresiyse seçiyoruz ve oraya gidiyoruz. Bu yıl Mardin'den başlayarak Şırnak, Siirt, Bingöl ve Tunceli'ye gideceğiz.
Oyunu merkezlerde mi oynuyorsunuz?
Kars'a gidip merkezde 5-6 oyun sergilemek yerine ücra yerlere gitmeyi tercih ediyoruz. Bu yıl Şırnak, Siirt, Bingöl, Erzincan, Erzurum gibi şehirlerin ücra köylerine gittik. Sırada Giresun, Gümüşhane, Rize var. Bir gün telefon geldi "Mehtap Hanım ben Asude öğretmen. Nazilli'ye gelir misiniz?" dedi. "Valla gelemem. Geçen yıl Tunceli, Ovacık, Pertek dolaştık. Bu yılki programımız hazır ve gelemem; özür dilerim." dedim. "Kaymakam bey de çok arzu ediyor." dedi. Telefonu kapattık, ama çok pişman oldum. Sonra hemen telefon açtım "Asude Hanım, şu gün geliyorum. Kaymakam beye de selam söyleyin." dedim. "Kaymakam, benim kocam." dedi. (gülüşmeler). Bir gün Digor'a gittik, "Çok güzel kültür merkezimiz var." dediler. Gittik, bahçe içinde küçük bir oda... Koyunlar, kuzular etrafta dolaşıyor. Sonra öğretmenlerle birlikte bir yemekhane bulduk, orayı temizledik ve orada oynadık.
Çocuklarla birlikte büyükler de izliyordur...
Küçük ilçelerde bazı akşamlar halka oynuyoruz. Çünkü oyunumuz büyükleri de ilgilendiriyor. Ben ilkokul üçe giderken annem beni Atlas Sineması'nda "Dağlar Kızı Heidi"ye götürmüştü. Bütün film hâlâ gözümün önünde. Şimdi bugünün küçükleri yarının büyüklerinin o yüzden tiyatro izlemeleri çok önemli. Mardin'de polis balosu oluyor "Hadi tiyatro da yapalım." diyorum. Oraya gittiğim zaman anında bölgeye hakim olabiliyorum.
O zaman size kapılar kolay açılıyor...
Belki beni Mehtap Ar olarak tanımayabilirler, ama Sabancı Vakfı çok büyük kapılar açıyor. Elimizden geleni yapmaya çalışıyoruz.
Siz tercihinizi tiyatrodan yana kullandınız. Dilediğiniz gibi yapabildiniz mi?
4 yıldır Sabancı Vakfı'nın desteğiyle evet. Fakat ondan önce hayır.
Tiyatro oyununda sürekli popülerlik eleştirisi var. Popülerlik, bir salgın hastalık gibi herkesi kuşatıyor mu?
İstanbul'da tiyatro yapıyorsam bile kırsal kesimin bulunduğu yerlere gidiyorum. Oralarda benim adımı duyup "Benim çocuğumu şarkıcı yapsana!" diye getiren anneler var. İnsanların kız çocuklarını şarkıcı, erkek çocuklarını futbolcu yapmak gibi bir dertleri var. Onun için biz hep okuyalım okuyabildiğimiz kadar, diyoruz. Emek vermeden bir şey olmaya çalışma hali insanları sarıp sarmalamış. Biz kendimizi bildik bileli çalışıyoruz.
Tiyatro yapıyorsunuz, televizyonda yoksunuz. Dolayısıyla da popülerliğe mesafelisiniz.
Televizyonda yer almayı hiç düşünmedim. Eğer yaptığım işi anlatacaksam tabii ki çıkıp onları anlatırım ama çıkıp da özelimle ilgili konuşacaksam benim televizyonla işim olmaz. Annemi televizyon kanalları kapardı, o çıktığı zaman reytingler tepelere sıçrardı. Anneme soru sorarlardı, genç aşkınız falan diye, ama o okumak derdi. Yani o kendi istediği cevapları verirdi. Ben hastanede anneme, "Bu mini etekler, peruklar bu çılgın hâl niye ki?" diye sordum. Bana şunu söyledi: "Eğer ben döpiyes giyip, gözlük takıp ortalıkta dolaşsaydım benim lafımı çok az kişi dinlerdi. Ben bu kostümlerimle bütün Türkiye'ye laflarımı dinlettim."
Yani rol yaptı...
Yaşam da bir tiyatro değil mi!
Müjde Ar, Mehtap Ar, Aysel Gürel... Reytingi en yüksek olan kimdi?
Annemdi.
Annenizin yokluğuna alışabildiniz mi?
Biraz önce Aysel buradan bana gülüp geçti! Ruhunun özgür olduğunu ve benimle birlikte dolaştığını düşünüyorum. Bir şeylere inanmamız lazım. Benim bir çocuğum var. Çok özlüyorum.
Dışarıdaki çılgın Aysel Gürel evde nasıldı?
Çok katı kuralları olan, prensipli biriydi. Başarısızlığa asla tahammülü yoktu. Evdeki Aysel bambaşkaydı, o kostümlerle dolaşan Aysel başka.
Müjde Ar'ı hiç kıskandınız mı?
Yok, biz üç kızdık. Annem, Müjde Hanım ve ben. Biz karnımızı doyurmanın peşindeydik, yoksa star olayım, şu bu, onları hiç düşünmedik. Annem, dengeyi her zaman çok güzel korurdu. Ama annem beni hep kollardı. Ben ablama göre daha şanslıyım, annemle daha fazla vakit geçirebildim. Özellikle son yıllarda. Ben ablamı çok beğeniyorum. Bizde ailece kıskançlık diye bir şey yok. Ben kendimi çok başarılı buluyorum, biz iki kardeş, birbirimizi hiç kıskanmayız.
Müjde Hanım, son dönemde ha bire güzelleşmek için estetik oluyor...
Ben de biraz gerdirdim (gülüşmeler).
Sizde de estetik var mı?
Evet, yeni yaptırdım. Kendinizi gerdirebilirsiniz ama içiniz yaşlıysa bu gerdirmenin hiçbir faydası olmaz. Beden yaşlanabilir, önemli olan ruh. O zaman niye gerdirdiniz diyeceksiniz, ablam istediği için (gülüşmeler).
Estetik olmanızı Müjde Hanım mı istedi?
Sabah geldi "Haydi gidiyoruz." dedi. Hastaneye yattım, kalktım böyle çıktım. Kendimi çok beğeniyorum. Ablam "Şuranı da yaptıralım." diyor ama 10-15 yıl bu bana yeter.
Zeytin alalım der gibi estetik olalım demek kolay mı?
Valla bu artistler böyle konuşuyor. Ben konuşmuyorum (gülüşmeler).
Siz artist misiniz?
Değilim ama benim bankacı arkadaşlarım da öğlen arası gidip ameliyat olup geliyorlar (gülüşmeler).
Selahattin Duman, Müjde Ar'ın estetik operasyonlarını yazdı ve "Ajda'nın yerini mi alacak?" dedi.
Yok, kimse Ajda Hanım'a yetişemez, ben Ajda Hanım'ı çok beğeniyorum.
Siz de herkesi çok beğeniyorsunuz. Çok mu politiksiniz ne?
Ben herkesi çok beğeniyorum, herkesi çok başarılı buluyorum. Biz çok hoşgörülüyüz, böyle yetiştik.
Başbakan, sanatçı buluşmaları yapıyor. Davet edildiniz mi, edilseniz katılır mıydınız?
Bu çalışmaları gayet olumlu değerlendiriyorum. Davet edilmedim ama edilsem giderim.
Ama kızdığınız şeyler de vardır mutlaka.
Onları evimde yaşıyorum.
Kızınca ne yapıyorsunuz evde?
Evimde karanlık perdelerim vardır. Kızgınsam iki gün evimde kalırım, perdeleri açmam.
Terapi yöntemleriniz var mı?
Cumartesi günleri Beşiktaş pazarına giderim. Peynircim, rokacım oradadır. Sabahları 10'da pazara giderim. İşim varsa 2'de gittiğimde bütün esnaf "Abla nerede kaldın?" diye sorar. Turneye giderken bütün esnafıma haber veriyorum "Merak etmeyin, 25 gün turnedeyim." diyorum. En büyük terapim, pazara gitmek.
Allah bilir, iyi de yemek yaparsınız?
Yaparım. Bizim evde her akşam 19.30'da sofra kurulur ve oğlum Söz'le birlikte yemek yeriz. Bunu bütün arkadaşlarım da bilir. Fakat son dönemde çok kilo aldım. Günde üç paket sigara içiyordum, onu bıraktım böyle oldu. Herkese sigarayı bırakmasını da öneriyorum.
Yaşlıları evlendirme programlarından kurtaracağım!
Televizyon dizileri çok tartışılıyor. İzliyor musunuz?
Ben dizi izlemiyorum, evlenme programlarına bakıyorum. İleride zengin olursam bir yaşlılar evi açacağım, yaşlı insanlar o programlara katılmasın diye. İnsanların yalnızlığı çok kötü bir şey. Adamları kurtaracağım ben!
Hiç mi dizi izlemiyorsunuz?
Yaprak Dökümü'ne bakmak istiyorum. Halil Ergün'ün oyunculuğunu çok beğeniyorum. Ben sonu olmayan şeyleri sevmiyorum, bu dizilerin sonu var ama televizyon canavarı bir türlü bu sonu getirmiyor. Yazarlarımıza da haksızlık yapılıyor. Müjde Hanım'ın oynadığı Aşk-ı Memnu 6 bölümdü.
Müjde Hanım'ın programını izliyor musunuz?
Bayılıyorum onların yaptığı işe. Biz ailece birbirimize bayılırız, hep birbirimizi yüreklendiririz.
'Bazen çok sivri sözler sarf ediyor.' dediğiniz olmuyor mu?
Yoo söylesin, daha da söylesin. Zaten "Haftada iki gün mahkemelerden çıkamıyorum." diyor. Söylediklerine kalpten katılıyorum ama ben söylemem. Zaman