ZİYNET SALİ: KİLOLU OLDUĞUM İÇİN SEVGİLİM BENİ TERK ETTİ!
Enerjik, her zaman heyecanlı, işini çok seviyor, sevilmeyi daha da çok seviyor Ziynet Sali... Türkiye?deki en popüler temsilcisi olması bir yana, Grek müziğin memleketi olan Yunanistan?da da hatırı sayılır bir dinleyici kitlesi var... İkinci albümü ?Mor Yıllar?ı çıkaran Ziynet Sali, ?Artık daha büyük sahneler istiyorum, tabak kırmak yerine sahneden karanfil atmak istiyorum? diyor ve ekliyor: Sahnede kadınlığın kutsallığını ve tanrısal yanını kullanıyorum. Kiloları yüzünden sevgilisi tarafından terk edilen Ziynet Sali, dobra dobra konuştu...
500 şarkılık Yunanca şarkı repertuvarının birçok Yunanlı şarkıcıda bile olmadığını söylerken son derece gururlu... İkinci albümü 'Mor Yıllar'ın yüzde yüz arkasında olduğunu söyleyen Ziynet Sali, her şeye rağmen sahnede kendini bambaşka hissettiğini söylüyor: "Sahnede tanrısallaşabiliyorum!" 'Bu işi Türkiye'de en iyi kim yapıyor' deyince ise cevap vermiyor ama mimikleri pek bir manalı konuşuyor...
* Yunanca şarkı okuma sevdası 'A Papa' adlı şarkı ile mi başladı?
Öyle diyebiliriz. 1999'da Kıbrıs'a gitmiştim, orada bütün frekanslar Yunan kanallarını çekiyor. Despina Vandi'nin okuduğu bu şarkıyı dinlerken kaydettim. Türkiye'ye geldiğimde bugünkü prodüktörüm Gökay Özkan'a dinlettim. Hemen Türkçe söz yazıldı. Ama ben kulak dolgunluğuyla Yunancasını okuyunca Gökay Bey "Sesin Yunanca'ya daha iyi gidiyor galiba, profesyonel bir hocadan Yunanca ders alalım" dedi ve başladık. Çok beğenildi o çalışma. Ama şimdiki aklım olsaydı yapmazdım, yanlıştı...
* Yanlış olan neydi?
Tek şarkı olarak başladığımız bir projenin 15 gün içinde albüme dönmesiydi yanlış olan. Konservatuvar mezunuydum, şarkı okuyabiliyordum ama stüdyo deneyimi olmadan şarkı söylemeye çalışan bir insana 15 günde albüm okutmak yanlış bir şey! Ardından dört yıl hiç albüm arzulamadan yorumculuğumu geliştirmeye çalıştım. Türkçe- Yunanca-İngilizce repertuvar hazırlayıp 4-5 yıl Yunan müziğinde sahne aldım.
* Türk Müziği eğitimi aldınız ama galiba Grek müziği kendinize daha çok yakıştırıyor, daha çok zevk alıyorsunuz...
İstanbul Teknik Üniversitesi'nde Klasik Türk Müziği eğitimi aldım. Ben çok farklı kişilikler yaşıyorum içimde... TSM okurken kendimi Emel Sayın gibi; o narin el hareketleriyle hayal edebiliyorum. Yunanca okurken helenistik bir duruşa bürünebiliyorum. Ayla Algan bana der ki, "Sahnede seyirci ol, önce kendini izle, fotoğraf ver". Der ki; 'Allah'tan al, kuluna ver'. (Bir el yukarıda kıvrılıyor, diğer el aşağıda) 'Kadınlığını, cinselliğini kullanma sahnede; kadınlığın anaçlığını, kutsallığını ve tanrısal yapısını kullan' der. Onun bu öğütleri sahne duruşumu çok etkiledi. Onun için şarkı okurken tanrısallaşabilirim ben...
* Seksi bir kadın mısınız sizce?
Seksi görünüyorsam ama erotik olmadan; bu hoş. Çok ince bir çizgi; azıcık yukarısı çirkinleşebilir, ürkerim. Öyle görünmek hayatta en korktuğum şeydir. Ama her yerim kapalıyken göğüs, sırt ya da sadece göbek dekoltesi vermeyi seviyorum.
* Yeni albümünüz için çektiğiniz klipte erotik görünmüyor musunuz sizce?
Öyle bir kare beni rahatsız ederse o kare oradan kalkar! Bir şeye inanıyorum; dikkat çekici bir klip bir şarkıyı ön plana çıkarabilir. Gülşen'in 'Of of'unda olduğu gibi. Jennifer Lopez'i, Beyonce'yi, Madonna'yı ve Kylie Minogue'u ağzımız açık izliyoruz. Ama bizler o tarz bir şey yaptığımız zaman, avamlık oluyor, kendini öne çıkarma oluyor, erotizm oluyor!
* Albümleriniz değil de sahneniz daha çok tutuluyor sanki, doğru mu?
Sahnede kendimi daha iyi ifade edebiliyorum. En çok mutlu olduğum yer birincisi sahne, ikincisi yatak. Uyumak yani... (Kahkahalar) Bir de yemek yemek! Ama bu albümün yüzde yüz arkasındayım. İçim rahat, huzurlu, kafam dik... Ramazan'da mekanlar kapalı ama sonra dört yıldır devam ettiğim Zorba'da sahne alır mıyım bilmiyorum. Artık daha büyük sahnelerde şov amaçlı bir şeyler yapmak istiyorum. Tabak kırmak değil de karanfil atmak istiyorum!
'TÜRKİYE'DE EN İYİ BENİM!'
* Yunan müziğini siz mi sevdirdiniz Türkiye'de; yoksa Yunan müziği sizinle popülerlik mi kazandı?
Sevdirdim evet. Popüler söylüyorum, Türk müziği ve halk müziği okuyor, rembetiko, sirtaki, zeybek yapıyorum... Bunları övünmek için anlatmıyorum...
* 'Grek müziğin kraliçesi' sıfatıyla övünmüyor musunuz?
Ne güzel bu sıfat. Yunanistan'dan bile teklif aldıysam... 'Buradaki çalışmayı orada yapsanız firma (marka) olursunuz' diyorlar.
* Size bu sıfat Türkiye'de tek olduğunuz için mi verildi sizce?
Hayır, bunu başarıya bağlıyorum. 'Çok mütevazı olmayınız; gerçek sanırlar' derler. Bu işi Türkiye'de en iyi ben yapıyorum!
* Bunu kadın sanatçı-erkek sanatçı ayrımı yapmadan mı söylüyorsunuz?
Evet...
* Fedon, Hayko?
(Gülümsüyor ve nazik bir el sallama hareketi yapıyor... Ardından kahkahalar...)
* Nasıl buluyorsunuz peki bu isimleri?
Fedon'u seviyorum. Bir gerçek var ki, daha zor bir dönemde Yunan müziğini popüler anlamda Türkiye'de sevdirdi Fedon. Ondan sonra birçok solistin de işi kolaylaştı. Dişi bir grekçi gerekiyordu o boşluğu da dişiliğimle ben doldurdum! (Kahkahalar...)
* Yunan halkı tanıyor mu sizi?
'Yunancası çok iyi' diyorlar. Dinleyenler şaşıyor. Akıllarını alıyorum! (Gülüyor...)
* Bunca beğeni, size bir teklif getirmiştir oradan herhalde... Geldi evet. Bu Ramazan'da düşünüyoruz. Uzaktan konuşması kolay. Orada da denemek istiyorum. Belki sevmeyeceğim, belki iyi bir tecrübe olacak bilmiyorum.
* Repertuvarınız orada sahne almak için yeterli olacak mı?
İstekler gelecek mesela... 500 şarkılık repertuvarım var. Yunanlı bir şarkıcı bile benim okuduğum şarkıları bilip okumuyor. Hem eski hem de yeni şarkıları biliyor ve okuyorum ben...
'Kiloluyken erkek arkadaşım beni terk etmişti!'
* Eskiden çok kiloluymuşsunuz. Zor bir dönem miydi kilo verme dönemi?
75 kiloydum! Gümrükte polisler kimliğimi görünce 'resminizi değiştirin' diyorlardı. O kilolar yüzünden bütün üniversite hayatım beter geçti. Olumlu yönünden bakarsak, eve kapanıp ders çalıştım ve okulu dördüncülükle bitirdim. (Gülüyor) 1.62 boy, 75 kilo! Sıkıntıdan, yurtta o hale geldim. İlk geldiğimde alışamamıştım İstanbul'a; hayallerimin şehri olmasına rağmen. Çok zordu Vezneciler Kız Yurdu. Geldiğimde 55 kiloydum. Birkaç kilo daha vereyim derken 20 kilo aldım. Erkek arkadaşım da bırakmıştı beni!
* Nasıl verdiniz o kiloları sonra?
Üniversitenin sonlarına doğru eve çıktım, düzenli yaşamaya başlayınca vermeye başladım. Rejimlerle sürekli çabalıyordum. Okulu 63 kiloyla bitirdim. Şu an 50 kiloyum, 25 kilo vermişim o zamandan beri...
* Şarkıcı Ozan Orhon, kilo vermek için midesine kelepçe taktırmıştı, geçenlerde de çıkarttırdı. Siz yapar mıydınız böyle bir şey? İhtiyaç olsaydı yapardım. Çünkü kilolu insanların psikolojisi çok farklıdır. Ne makinalar, ne diyet içecekleri, hapları... O döneme ait olan her şeyi denedim. O psikoyojiyi Allah kimseye yaşatmasın. Sürekli ağlıyordum. En çok hayal ettiğim şey kot giyip kemer takıp belimi açmaktı! Artık yapabiliyorum.
'Yandım ali'de şarkı söyleyecek
* Asıl çıkış yapacağınızı hissettiğiniz, kabul göreceğinizi düşündüğünüz albüm 'Mor Yıllar' mı?
Kesinlikle! Herkesin bir zamanı var. O zaman, bu zaman benim için. Daha bilinçli, olgun, sağlam. Bunun oluşmasında geçen yılların emeği çok. Allah'a çok şükür; aç kalmam ben! Albümde yedi Türkçe, beş Yunanca, dört tane Yunanca-Türkçe karışık parça var. Müzik direktörlüğünü Mustafa Ceceli yaptı. Altı şarkının da aranjörü. Cem İyibardakçı çok güzel aranjeler yaptı. Burcu Tatlıses, Yasemin Pulat çok güzel sözler yazdı. Müzikalitesi çok yüksek bu albümün; sözler ve müzikler çok içime sindi.
* Bir şarkıda Alişan ile düet yapmışsınız. Neden Alişan'ı seçtiniz?
Alişan okuldan arkadaşım. 'Söyle' adlı şarkı etnik bir şarkıydı. Onun sesini duydum sanki dinlerken. Arayınca koştu geldi sağolsun. Çok da yakıştı sesi. Bir film müziği bu şarkının aslı. Ben Yunanca'sını o Türkçe'sini okudu.
* Başrolünde Kenan İmirzalioğlu'nun rol aldığı 'Yandım Ali' adlı filmde şarkı okuyacaksınız değil mi? (Kenan İmirzalioğlu deyince, elini 'acayip bir şey' der gibi sallıyor!) Bu bir dönem filmi. 1919'da geçiyor. O dönemde bir meyhanede, döneme ait Yunanca bir şarkı okuyacağım. Kalan Müzik'in çıkaracağı filmin soundtrack albümünde de herhalde birkaç şarkı okuyacağım. Aslında karşıyım; her şarkıcı olan film oyuncusu oluyor... Ben şarkıcı olarak var olduğum için bu proje farklı ama.
* Yani oyunculuk teklifi gelse kabul etmez misiniz?
Proje önemli. Bugüne kadar geldi birçok teklif ama ne gerek var? Şarkıcıysam iyi şarkıcı olmak yolunda bir şeyler yapayım. Bu kadar tiyatro oyuncusu, bu kadar konservatuvar öğrencisi varken niye ben oynayayım?
Kaynak:SEZEN BAŞARAN/Günaydın