TAŞKENT DOĞA PARKINDAKİ MANASTIR
Güzele Uyanabilmek ve yaşadığınız coğrafyanın güzelliklerini ta içten kalpten görebilmek. Koruyabilmek. Zaman, zaman kaleminizden dökülen duyguları güzel insanlara aktarabilmek, arşivleyebilmek o bir yazarın Ülkesini yürekten sevmesi ile alakalıdır.
Bugün Kalemim TAŞKENT köyüne uğradı.
11.yy. dan kalma Tarihi Ortodoks Manastırı. Taşkent piknik alanının içinde. K.K.T.C Bayrağının sanki gölgesinde bütün ihtişamı ile gelen ziyaretçilere ev sahipliği yaparak içten gülümsüyor. Yıllar boyu sayısız insanlara ev sahipliği yapan. PANACIA APSINTHIOTISSA MANASTIRI
1974 sonrası, şimdilerde Güzel ülkeme gelen turistlere, misafirlere, başta Üniversiteler öğrencilerine ev sahipliği yapmaktadır. Taşkent doğa piknik alanı bütün zarafeti ile içinde barındırdığı ağaçlar, bitkiler, hayvanlar görülmeye değer bir cevher.
Kocaman bir dağ eteğinde ki doğa parkının manzarası insanın içini, ruhunu okşuyor adete. Şairlerin Sanatçıların ilham kaynağı.
Upuzun çıktığınız bu yolculukta yol boyu ağaçlar, tertemiz yollar adını koyamadığınız bitki örtüleri. Ve mis gibi toprak kokusu, karşınızda dağa resmedilen kocaman K.K.T.C DEV Bayrağı.
Lefkoşa'dan yaklaşık 15.dakika sonra Doğa ile Tarihin iççice yaşadığı alandasınız.
Manastırdan bakınca Taşkent ve Lefkoşa ayaklarınızın altında oluyor. Manzara anlatılmaz yaşanır. O güzelliği yazacak, anlatacak henüz öyle bir kalem doğmadı. İnsan Yazmaya kalksa cümleler eksik kalır.
Gittiği her yeri güzelleştiren ve güzellikleri koruyan insanlar gerekli her ülkeye ve Dünyamıza.
Kıbrıs'tan Sevgilerimle
Sizi Seviyorum...
