ZEYTİN YAĞLI YİYEMEM AMAN!
Bugün bir yaşıma daha girdim. Yok, yok doğum günüm değil. Öğrendiğim yeni bir şey karşısında şaşırdım da ondan.
Sabah bizim hanım Kanal D’de “Doktorum” programını izliyor. Bence nefis bir program. Bu sene Magazinci.com’un yılın en iyi sağlık programı ödülünü de aldı hani… Programı izlerken bir kere bilmediğiniz yeni şeyleri öğreniyorsunuz. Sunucuların başarısı ise programı sıkıcılıktan kurtarıp ayrıca eğlendirmeleri. Güler yüzler, espriler vs… Bence de bu sene ödül almayı hak etmişlerdi. Bravo magazinci.com…
Neyse bakın ben bugün ne öğrendim Doktorum’dan… Programın bugünkü konuğu ekranda sık sık gördüğümüz Prof.Dr.Kenan Demirkol. Kenan hoca gıda terörüne karşı açtığı büyük savaş ile yakından tanınıyor. Programda da yine hayatımızı tahdit eden, kanseri tetikleyen gıdalar ile ilgili bilgi veriyor. Ben Zeytinyağı mevzusuna denk geldim. Aman siz siz olun zeytinyağından vazgeçmeyin. Zeytinyağının hası sızma. Sızma zeytinyağını gıda olarak tüketmenin dışında, ilaç gibi elinizdeki yaraya, tıkanmış burnunuza bile damla niyetine damlatın. Şaka değil gerçek. Deneyin faydasını göreceksiniz. Prof. Dr. Kenan Demirkol zeytinyağının faydalarını anlatmakla bitiremiyor. Ancak gelin görün ki, zeytinyağı üteren dünyanın ilk üç ülkesinden biri olmamıza rağmen yıllık kişi başına düşen miktar bir iki litreyi zar zor buluyor.
Neden biliyor musunuz?
Çünkü yıllar önce 1951’ler de filan elin Amerikalısı bize kıyak olsun diye Marshall yardımı yapmış. Süt tozu, birkaç makine, para ve mısırözü yağ vermiş. Bir de demiş ki “aman ha bu zeytinyağını yemeyin kanser yapar”… Amaç, Amerikan mısırından üretilmiş mısır yağına alıştırmak, mısır yağını bize satmak. Eee.. tabi bu arada zeytin ağaçlarına ne gerek var! Bir de kanser yapar dedikodusu çıkarılmış. O, yıllarda 3 milyon zeytin ağacı kesilip atılmış. Bizim millet ağaçları keserken canı sıkılmasın diye de bir türkü yazmış. Hani şu meşhur Bursa türküsü…
“Zeytinyağlı yiyemem aman, basmada fistan giyemem aman, senin gibi cahile, ben efendim diyemem aman…”
Bu türküyü söyleyip, göbek ata ata 3 milyon ağacı çatır çatır kesmişiz.
Vay benim zeytinlerim…
Türküyü çok severim. Hele bir de Zara söylerse of… Ama hiç böyle bir hikayesi olduğunu da bilmem. Şimdi türküyü zeytinyağlı yerken söyleyeceğim. Zeytinyağlıyı çok severim, taze ayşe, enginar, pırasa, biber dolma, bakla… Ancak bu sefer türküyü şöyle söylemek istiyorum “Zeytinyağlıyı yerim aman, basma da fistan giyemem aman…”
Not: Zeytinyağı üreticilerine sesleniyorum; n’olur fiyatları aşağı çekin… stop…
Türk halkına sesleniyorum; her yere zeytin ağacı ekin… stop...