DÜNYA HALİ
Deprem, savaş, göçmenler, terör, virüs ve çekirgeler...
Sırada ne var merak ediyorum.
Aslında şöyle bir bakarsak. Dünya tarihinde bunların hepsi zaman zaman yaşanmış ve milyonlarca insan ölmüş.
Bu tabiatın kurduğu bir denge ise, insanoğlunun doğurganlığına o bile yetişememiş.
Dünya nüfusunun en fazla 1 ila 2.5 milyar arası olması gerekirken, (dünyanın kapasitesi bu.) Şu anda, ortalama 7.8 milyar, 2050 yılında, 9 milyara ulaşılacağı düşünülüyor.
Her geçen gün artan bu nüfus yoğunluğuyla nasıl başa çıkılacak?
İşte burada, hastalıklar, savaş ve birçok şey ortaya çıkıyor.
Dünya genelinde, yüz yıllardır pek çok virüs salgını olmuş, milyonlarca insan ölmüştür. Bunların en sonuncusu da, Corona yani şu an başımızda olan bela.
Türkiye dışında, binlerce insanda görülmesine rağmen, Corona bizde hiç yoktu, dünya panikte, biz Türkler Corona’ya şarkılar yapıp göbekler atıyorduk. (Bayılıyorum şu her şeyi tiye almamıza)
Veee bir kişide çıktı. İşte o zaman inanılmaz bir korunma başladı.
Herkes bilinçlendi, devlet ve belediyeler önlemleri arttırdı.
Milyonlarca insan bu virüse yakalanırken, bizde sadece bugün itibari ile 6 kişide çıktı. O da, yurt dışından gelenlerde.
Şimdi ne olacak. Önlemler alındı.
Belki sokağa çıkma yasağı gelecek.
İşte o zaman evde insanların canı sıkılacak.
Al takke ver külah, “bizim garıda bir şey yoktur” deyip, yine nüfus patlaması olacak.
Bu virüsler her şekilde zararlı.
İşin şakası bir yana, ben de biyolojik savaş yaşadığımıza inananlardanım.
Ama bu konuya girmek istemiyorum.
Dilerim en az zararla atlatırız bu günleri.
Sevgiyle kalın.
Dünyada toplu ölümlerin sebep olduğu virüsler.
Okumak isteyene...
Antoninus Vebası. Milattan sonra 165-180 yılları arasında, Roma imparatorluğunda ortaya çıkan ve günde 2 bin kişinin ölmesine sebep olan ilk büyük salgındır.
Jüstinyen Vebası. Milattan sonra 541 yılında ortaya çıkmış ve 25 milyon insanın ölmesine neden olmuş.
Kara Veba. 1346-1353 yıllarında ortaya çıkan salgında, 75-200 milyon insan hayatını kaybetmiş. Avrupa nüfusunun bu salgında % 30 ile %60 oranında azaldığı belirtilmiş, bundan dolayı dinde reform ve hayatta da Rönesans’ın başlama nedenlerinden biri olarak gösterilmiştir.
Su çiçeği. 15. Yüzyılda Avrupalıların, Amerika’yı keşfederek bu kıtaya gelmeleri sırasında taşıdıkları virüsü Amerika kıtasındaki yerlilere bulaştırarak nüfusun %90 nın ölümüne sebep olmuşlardır.
Cocoliztli salgınları. 16. Yüzyılda, Meksika’da birkaç farklı hastalığın aynı dönemde ortaya çıkmasıyla 15 milyona yakın insan ölmüştür.
Kolera salgınları. Dünya genelinde yedi farklı kolera salgını yaşansa da, en ölümcül olanı üçüncü salgın 1852-1860 yılları arasında içme sularının kirlenmesinden dolayı ortaya çıkmıştır. İnsanlar dışkı ve atıklarını içme suyu kaynaklarına dökünce, Hindistan’da ortaya çıkmış. Yüz mililitresinde, 1.1 milyar dışkı bakterisi barındıran Ganj nehrini Hindular kutsal gördükleri için burada sürekli yıkanıyorlar ve kolera oluyorlar.
Üçüncü Veba salgını. 1855-1859 yılları arasında Çin’de başlamış dünyaya yayılmıştır. Sadece Çin ve Hindistan’da 12 milyon insanın hayatını kaybetmesine sebep olmuştur.
Tifüs salgını. 1914-1918 yılları arasında, birinci dünya savaşı sırasında, Tifüs bakterisini taşıyan bitlerden dolayı Avrupa ve Asya’da toplam 25 milyon insana bulaşmıştır.
İspanyol Gribi. Tarihte en büyük salgınlardan biri olarak kayıtlara geçmiştir. 500 milyon insana bulaşan H1N1 İnfluenza virüsü 50 ila 100 milyon arasında ölümlere neden olmuştur.
Asya Gribi. 1957 yılında Çin’de başlayan İnfluenza-4 virüsü ördeklerde mutasyona uğrayarak insanlara bulaşması sonucu 4 milyona yakın insan ölmüştür.
Hiv (Aids). İlk örneği 1959 yılında Kongo’da ortaya çıkan, teşhisi ve adı 1980 lerde konulan Hiv virüsünün kesin tedavisi bulunamamış, sadece önlemleri biliniyor. 36 milyonun canını alan bu virüse yakalananların, ömür boyu ilaç kullanmaları gerekiyor.
Corona Virüsü. 2019 sonlarında, Çin’in Wuhan kentinde ortaya çıkan ve 4 ayda dünyaya yayılan bu virüs 127 binden fazla kişiye bulaştı. Ölü sayısı 5 bine yaklaştı. Henüz nereden yayıldığı ve tedavisi bulunamadı.